Atak, Rukiye Irem ErdemIlhan, Büşra Avcılar2024-05-272024-05-272018https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=fS4sqEZr79C_n60Rk6MjFdsfVU933PaInrsn5Myf0j9Yyxs56QZsRLgw8VqP6w45https://hdl.handle.net/20.500.14517/3069Bu araştırma ile erken dönem uyum bozucu şemaların bireyin yetişkinlik dönemindeki ilişkilerinde uyumsuz davranışlara neden olduğu yönünde literatürdeki savdan hareketle kendi kültürel yapımız temelinde erken dönem uyumsuz şemalar, algılanan ebeveynlik stilleri ve kişilerarası şemaların nesiller arasındaki farklılaşma durumunun incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu, 2017 yılı içinde anne, baba, kız çocuk ve erkek çocuktan oluşan 29 aile (4*29=116 kişi) oluşturmuştur. Araştırmaya 18 yaşını doldurmuş en az okuryazar düzeydeki katılımcılar alınmıştır. Araştırmaya katılan ailelerin tümünde 1 kız ve 1 erkek olmak üzere iki çocuk olması ve bu çocukların kendi çocuklarının olmamasına, araştırmaya katılan tüm bireylerin (anne-baba, kız-erkek çocuk) çocukluk ve ergenlik dönemini kendi anne-babasıyla birlikte geçirmiş olmasına dikkat edilmiştir. Katılımcılara, algıladıkları ebeveynlik stillerini belirlemek için Young Ebeveynlik Ölçeği (YEBÖ), erken dönem uyum bozucu şemaları belirlemek için Young Şema Ölçeği-Kısa Form (YŞÖ-KF3) ve Kişilerarası şemalarını belirlemek için Kişilerarası Şema Ölçeği (KŞÖ) uygulanmıştır. Nesiller arası farklılıklara için yapılan analizlerin sonuçları aşağıdaki gibi bulunmuştur; Araştırmaya katılan aile bireylerinin genel olarak yüksek standartlar, cezalandırıcılık, kendini feda, ayrıcalıklılık/yetersiz özdenetim ve onay arayıcılık erken dönem uyumsuz şemalarının kusurluluk, terk edilme ve iç içe geçme/bağımlılık şemalarından daha yüksek ortalama puan alan şemalar oldukları bulunmuştur. Nesiller arası farklara bakıldığında sadece beş şemanın nesiller (arası) tarafından farklı algılandığı bulunmuştur. Genel olarak örneklemde yer alan yetişkin çocuk ve ebeveynlerin erken dönem uyumsuz düzeylerinin oldukça düşük olduğu betimsel istatistikler sonucu görülmüş, sadece Karamsarlık, Onay Arayıcılık, İç İçe Geçme/Bağımlılık, Kendini Feda ve Yüksek Standartlar şemalarında anlamlı fark olduğu bulunmuştur. Nesiller arası farklar açısından bu şemalara bakıldığında; Karamsarlık bakımından babanın özellikle kız çocuğundan daha düşük bir puana sahip olduğu, Onay Arayıcılıkta ise babanın kız ve erkek çocuğundan daha düşük bir puana sahip olduğu, İç İçe Geçme ve Bağımlıkta ise erkek çocuğun anne ve babadan daha yüksek bir puana sahip olduğu ve Kendini Fedada ise anne ve babanın erkek çocuktan daha yüksek bir puana sahip olduğu ve son olarak yetişkin erkek çocuğun diğer aile bireylerinden daha Yüksek Standartlar puanına sahip olduğu görülmektedir. Araştırmaya katılan aile bireylerinin, annelerinin ebeveynlik stillerine ilişkin algılarının genel olarak olumsuz olmadığı görülmüştür. Bireylerin anneye yönelik algılanan ebeveynlik stillerine ilişkin puanlarının anlamlı bir şekilde farklı olup olmadığı incelendiğinde; yetişkin kız çocuğunun annesini, babasından (babanın kendi annesinden) daha çok küçümseyici/kusur bulucu olarak algıladığı, anne ile babanın kendi annelerini, yetişkin kız ve erkek çocuktan daha çok duygusal bakımdan yoksun bırakıcı olarak algıladığı ve anne ile babanın kendi annelerini, yetişkin kız ve erkek çocuktan daha çok değişime kapalı/duygularını bastıran olarak algıladığı bulunmuştur. Araştırmaya katılan aile bireylerinin, babanın ebeveynlik stillerine ilişkin algılarının da genel olarak olumsuz olmadığı görülmüştür. Bireylerin babaya yönelik algılanan ebeveynlik stillerine ilişkin puanları arasında anlamlı fark olup olmadığı incelendiğinde; anne ile babanın kendi babalarını, yetişkin kız ve erkek çocuktan daha çok duygusal bakımdan yoksun bırakıcı, sömürücü/istismar edici, kötümser/endişeli ve değişime kapalı/duygularını bastıran olarak algıladıkları bulunmuştur. Bireylerin kişilerarası şemalarına ilişkin sonuçlara bakıldığında; anneye yönelik kişilerarası şemalardan baskınlık ve düşmanlık boyutları bakımından yetişkin kız ve erkek çocuk lehine fark olduğu (yani yetişkin çocukların ebeveynlerinden daha düşük olumsuz algılara sahip oldukları) görülmüştür. Benzer şekilde, babaya yönelik kişilerarası şemaların değerlendirilmesinde de, baskınlık, dostluk ve düşmanlık boyutları bakımından yetişkin çocuklar lehine bir fark olduğu bulunmuştur. Kız ve erkek çocuk, babalarını anne ve babasından daha az baskıcı, erkek çocuklar babalarını, babalarından daha çok dost olarak algılamaktadır. Ancak farklı olarak, kız çocukları babalarını annelerinden daha düşman olarak algılamaktadır. Son olarak, arkadaşlık formuna göre, sadece dostluk boyutu için nesiller arası bir farklılaşma olduğu ve bu farkın kız çocukları lehine olduğu (kız çocukları arkadaşlarını annelerinden daha çok dost olarak) bulunmuştur. Bu sonuçlar birlikte ele alındığına, kişilerarası şemaların değerlendirilmesinde (özellikle anne ve babaya ilişkin şemalar) yeni neslin ebeveynleriyle olan ilişkilerinin/iletişimlerinin bir önceki nesle göre daha olumlu olduğu anlaşılmaktadır. Anahtar Kelimeler: Erken Dönem Uyumsuz Şemalar, Algılanan Ebeveynlik Stilleri, Kişilerarası ŞemalarWith this research, it was aimed to investigate the intergenerational differentiation of maladaptive schemas, perceived parenting styles and interpersonal schemes on the basis of our own socio-cultural structure in the context of the literature stating that early maladaptive schemes cause incompatible behaviors in the adulthood. The study conducted in 2017 with 29 families (4*29=116 persons) which were composed of a mother, a father, a daughter and a son. Participants were at least literate and the minimum age was 18 years for the daughters and sons. Every each of the family had a daughter and a son and they did not have their own child. It was, also, predetermined that all of the family members had lived their early childhood and puberty with their own parents. A personal/demographic information form, Young Parenting Scale, the Young Schema Questionnaire-Short Form, and the Interpersonal Schema Questionnaire were applied to the study group. The results of the analyzes conducted for intergenerational differences were as follows; Family members who participated in the survey were found to have higher average scores for the high standards, punitiveness, self-sacrifice, exclusivity/inadequate self-esteem and approval seeking sub-scales than for the imperfections, abandonment and dependency schemes sub-scales. When differences considered between generations, it was found that only five schemas were perceived differently by the generations. Descriptive statistics showed that the early maladaptive schemas levels of children and parents in the sample were quite low and significant differences were found only for the pessimism, approval seeking, dependency, self-sacrifice and high standards sub-scales. For pessimism, the father had a lower score than the daughter, for approval seeking, the father had a lower score than the daughter and son, for the dependency, the son had a higher score than the mother and the father, and for the self-sacrifice father and mother had a higher score than the son, and finally the son had a higher score than the other family members for the high-standards. The perceptions of family members who participated in the survey on their mothers' parental styles were not generally negative. When the individual's scores on the perceived parenting styles for the mother were compared; it was found that the daughter perceived her mother more belittling/criticizing than her father (for father's own mother). It was also found that mother and father perceived their mother more emotionally depriving and more restricted/emotionally inhibited than their daughter and son. Family members of the study were also not much negative about their fathers' parenting style. When the family members' scores of perception of the parenting styles compared it was found that mother and father found their own fathers more emotionally depriving, exploitative/abusive, pessimistic/worried and restricted/emotionally inhibited than their daughter and son. When the results of the interpersonal schemas were examined it was found that daughter and son perceived their mother less dominant and hostile than their parents. This was also the case for the father such that daughter and son perceived their father less dominant and hostile and more friendly than their parents. It was also found that daughter and son perceived their father less dominant than their parents; sons found their father friendlier. However daughters found their father more hostile than that their mother found her own father hostile. For the friendship form it was found that only the friendly scores were different among the family members. The daughters perceived their friends friendlier than their mothers found their own friends. In general it can be concluded that the second generation (daughter and son) had better relations and communication than the previous generation. Key Words: Early Maladaptive Schemas, Perceived Parental Styles, Interpersonal SchemastrPsikolojiAlgılanan ebeveynlik biçimleriEbeveynlerPsychologyErken dönem uyum bozucu şemalarPerceived parenting stylesParentsKişiler arası şemalarEarly maladaptive schemasÖlçeklerInterpersonal schemasScalesŞema terapi modeliSchema therapy modelErken dönem uyumsuz şemalar, algılanan ebeveynlik stilleri ve kişilerarası şemaların nesiller arası incelenmesi - şema odaklı bir incelemeAn intergenerational study of early maladaptive schemas, perceived parental styles and interpersonal schemas - a schema focused studyMaster Thesis145https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=fS4sqEZr79C_n60Rk6MjFdsfVU933PaInrsn5Myf0j9Yyxs56QZsRLgw8VqP6w45