Doktora Tezleri / Phd Degree Theses

Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/20.500.14517/23

Browse

Now showing 1 - 6 of 6

Döviz vadelileri, volatilite ve hisse senedi piyasası ile etkileşimi üzerine üç deneme
(2023) Faısal, Muhammad Alı; Donduran, Murat
Döviz piyasalarının farklı yönlerini incelemek için ampirik yöntemler uyguluyoruz. İlk bölüm, başlıca para birimlerinin vadeli işlemleri arasındaki yayılmaların ayrıntılı bir şekilde araştırılmasını gerektirir. Analizimizi Diebold-Yilmaz (DY) ve Baruník-Krehlík (BK) metodolojileri ile genişleterek, zaman ve frekans alanındaki fiyatların daha yüksek anlarında yayılma etkiler kontrol edilmiştir. Ampirik sonuçlar, zaman alanı içinde oynaklık yayılmalarının çarpıklık ve basıklık yayılmalarından daha yüksek olduğunu göstermektedir. Ancak, kısa vadeli zaman ufuklarında (frekans ayrışımıyla ölçülen), çarpıklık yayılımı daha yüksektir. Genel olarak, euro (EUR) vadeli işlemleri, yüksek anlı yayılmalara göre daha fazla etkiye sahiptir. Bu sonuç her iki dönem için, yani mali kriz öncesi ve sonrası için geçerlidir. Bulgularımız, oynaklığın ani sıçramalar konusunda çarpıklık ve basıklığa göre daha hassas olduğunu göstermektedir. İkinci bölümde Türk Lirası'nın (TL) volatilite davranışı. TL'nin varyansını modellemek için çok çeşitli istatistiksel yaklaşımlar uygulanmıştır. Bu amaçla lira kurunun günlük log getirilerini, gün içi ve range bazında getirileri incelenmiştir. Ayrıca, daha fazla içgörü için oynaklı ayrıştırılmıştır. Tahminler daha sonra farklı spesifikasyonlar altında destek vektör regresyon (SVR) algoritması kullanılarak analiz edilmiştir. Bulgularımıza göre, şişman kuyruk dağılımları TL'nin oynaklığını daha iyi modellemektedir. Varyans ayrıştırmasından sonra, kısa vadeli oynaklık, ekonomik belirsizliğin neden olduğu uzun vadeli oynaklığa göre daha az kalıcılık göstermiştir. SVR analizimiz, lineer dışındaki çekirdeklerin daha iyi R-kare (R^2) tahminleri ürettiğini ortaya çıkarmıştır. Ayrıca, tahmin sırasında belirli bir özelliğin ağırlığı büyük ölçüde bağımlı değişken olarak kullanılan vekil değişkene bağlıdır. Son bölüm, 2005'ten 2022'ye Türkiye verilerini kullanarak döviz ve hisse senedi getirileri arasındaki olası bağlantıları analiz etmek için yeni bir yaklaşım kullanmaktadır. Bu amaçla iki aşamalı bir teknik kullanmaktadır. İlk aşama, uyarlanabilir gürültü (CEEMDAN) algoritması ve eksiksiz bir topluluk ampirik mod ayrışımı ile bireysel zaman serisi sinyallerinin ayrı içsel mod fonksiyonlarına (IMF'ler) ayrıştırılmasıyla başlamaktadır. Ardından, inceden kabaya bir algoritma aracılığıyla yüksek ve düşük frekanslı bileşenler oluşturmak için çıkarılan IMF'leri kullanırız. İkinci aşamada, çapraz-kuantilogram (CQ) yönteminin yardımıyla, orijinal getiri serisinin kuantillerindeki bağımlılığı frekans bileşenleriyle birlikte analiz etmektedir. Sonuçlar, aşağıdaki gibidir: (1) ilgili dönem için hisse senedi getirilerinden döviz kuru getirilerine nispeten daha yüksek bir etki uzanır, (2) getiriler kesin olarak bağlantılı olduğundan kuyruk bağımlılığı açıktır, (3) yüksek frekanslı kompozisyon düşük frekanslı bileşenden daha fazlasını verir (1) ve (2) gibi benzer sonuçlar ve (4) bağımlılık yapısı, analiz edilen örneklem boyunca çoğunlukla sabit kalmıştır.
Irak'ta bankacılık projelerinin performansını işletme karnesi desteği ile iyileştirmek için strateji haritaları tasarlamak
(2022) Abbood, Rasha Harıth; Çengel, Özgür
1990'ların ilk yıllarından itibaren, Robert Kaplan ve David Norton, dünya çapındaki çoğu işletmeyi geleneksel finansal ölçüm göstergelerine bağlı kalmak yerine diğer değerli perspektifleri keşfetmeye ve araştırmaya daha fazla özlem duymaya iten özellikle küreselleşme, müşterilerin bilgi birikiminin artması ve finansal olmayan varlıkların artması vb. sonrasında dünyadaki çoğu işletmenin dinamik değişimleri nedeniyle performansı ölçme ikilemini pek çözmeye çalıştı. Sonunda 1992 yılında, Balanced Scorecard BSC, finans, müşteri, işletmeler arası süreç ve öğrenme ve büyüme altında performansı dört bakış açısıyla ölçmek için bir araç olarak tanıtıldı, ardından Kaplan ve Norton'un birçok çalışması ve araştırmasının ardından, bu bakış açılarının işin doğasına göre artırılabileceğine ve/veya azaltılabileceğine işaret ettiler; bu süre içinde BSC, yüksek düzeyde performans elde etmeye yönelik stratejik bir şekilde planlanırsa bir yönetim aracı haline gelebilir. Bu çalışma, Irak Merkez Bankası'nın (CBI) doğasını ve BSC kullanarak bankacılık proje performansını iyileştirme yeteneğini analiz etmeyi amaçlamıştır; diğer yandan, çalışma, CBI'ın bankacılık proje performansını iyileştirmeye yönelik strateji haritasını tasarlayıp tasarlayamayacağını araştırmaya çalışmıştır. Bunun yanı sıra, bu araca başka bir bakış açısı eklemenin özellikle Irak toplumu için zengin olup olmadığı test edilmiştir; BSC'ye çevresel sosyal sorumluluk perspektifi eklemek, proje performansını hem CBI hem de Irak toplumu için olumlu sonuçlara dönüştürebilir. Son olarak, mevcut çalışma, önerilen birçok hipotezi test ederek CBI çalışanları arasındaki farklılıkları analiz etti ve cinsiyet, yaş ortalaması, medeni durum, eğitim düzeyi, CBI'daki deneyim süreleri ve çalışan düzeyine göre demografik özellikleri test etti, veriler rastgele toplandı ve (249) yanıt verenler de analiz edildi. Burada birçok istatistiksel yöntem benimsendi ve SPSS sürüm 28 kullanılarak analiz edildi. Çalışma, BSC kullanmanın çok yararlı olduğunu ve yanıt verenlerin çoğunun BSC'yi ele almak için yeterince bilgi sahibi olduğunu, ancak aynı zamanda çalışanların, bankacılık proje performansını iyileştirmek için vizyon, misyon ve stratejiye göre harita tasarlama becerileri konusunda eğitilmesi ve geliştirilmesi gerektiğini gösterdi. Anahtar Kelimeler: Balanced Scorecard, Strateji haritaları, finansal perspektif, müşteri perspektifi, işletme içi süreç perspektifi, öğrenme ve büyüme perspektifi, çevresel sosyal sorumluluk perspektifi, bankacılık proje performansı.
İş rolü stresinin devir niyeti üzerindeki etkisi: İş memnuniyetinin aracılık rolü (Türkiye merkezli Arap TV kanalları üzerinde uygulamalı bir araştırma)
(2023) Taleb, Najıb Radman Masood; Çengel, Özgür
Birçok araştırmacı, organizasyonun insan unsurunu kaybetmesine neden olan iş rolü stres etkenlerini incelemekle göstermiştir. Birçok kurumda iş rolü stres etkenleri, işten ayrılma niyeti ve iş tatmini üzerine artan çalışmalara ve ilgiye rağmen, Türkiye'deki Arap TV kanalları sektöründe iş rolü stres etkenleri üzerine yapılan çalışmalar henüz başlangıç aşamasındadır. Dolayısıyla bu araştırmanın amacı, Türkiye'deki Arap TV kanallarında çalışanların işten ayrılma niyetleri üzerindeki iş rolü stresörlerinin etkisini bilmektir. İkincisi, Türkiye'deki Arap TV kanallarında çalışanlar arasında iş rolü stres etkenleri ile işten ayrılma niyeti arasındaki ilişkide iş tatmininin aracı bir rol oynayıp oynamadığını anlamaya çalışmak. Bu çalışmada benimsenen yöntem niceliksel yöntem olup, bu çalışmada 420 anketten oluşan rastgele bir örneklemin katılımıyla birincil veriler toplanıp dağıtılmış ve toplam 342 anket elde edilmiştir. Temizleme aşamasından sonra toplam 34 anket eksik olması ve bir kısmının tutarsız olması nedeniyle değerlendirme dışı bırakıldı. Böylece, veri analizi için toplam 308 anket gönderilmiş ve hipotezleri ve önerilen kavramsal çerçevenin performansını doğrulamak için bu araştırma, moment yapılarının analizini (SmartPLS) versiyon 3 uygulayan Yapısal Eşitlik Modellemesi (SEM) yöntemini benimsemiştir. Ölçme modeli veya doğrulayıcı faktör analizi (CFA) ve yapısal model olarak tanımlanan iki tür modeli içeren bir yapısal eşitlik modeline sahiptir. Çalışmada bir takım sonuçlara ulaşılmış olup bunlardan en önemlisi, Türkiye'deki Arap TV kanallarında iş rolü stres etkenleri ile işten ayrılma niyetinin birbiriyle pozitif bir ilişkiye sahip olduğu ve iş gerekliliklerinin belirlenen limitleri aşması durumunda iş rolü stres etkenlerinin olumsuz sonuçlara yol açtığıdır. çalışanların yetenekleri. Çalışma aynı zamanda, iş rolü stres etkenleri ile işten ayrılma niyeti arasında kısmi bir aracı olarak iş tatmini müdahalesinin etkili ve olumlu bir rol oynadığını ve Türkiye'deki Arap TV kanallarında çalışanlar arasında iş rolü stres etkenleri ile işten ayrılma niyeti arasındaki ilişkide kısmi aracılığın olduğunu göstermiştir. pozitif. Çalışma, yöneticilerin işyeri sorunlarını derhal ele almak için etkili stratejiler ve çözümler belirlemesini önermektedir. Ayrıca üretkenliği teşvik eden, kurumsal desteğe öncelik veren ve bunu verimli bir şekilde yöneten elverişli koşullar yaratmalılar. Bu çabalar, iş tatmini düzeyini arttırırken, iş rolü stres etkenlerini ve işten ayrılma niyetini en aza indirmeyi amaçlamaktadır. Anahtar Sözcükler: İş rolü stresörleri (Rol Belirsizliği, Rol Çatışması, Rol Aşırı Yükü), İş doyumu, Devir Niyeti.
Örgütsel yeniliçiliğin rekabet stratejileri üzerine etkisi: Yaşam bilimleri sektöründe bir uygulama
(2022) Kaya, Meryem; Yozgat, Uğur
Günümüz dünya ekonomisi, yenilikçi sürecin kendine özgü olduğu, teknolojik gelişmelerin çok hızla yaşandığı bir süreci tecrübe etmektedir. Bu nedenle sürdürülebilir bir rekabet gücü elde etmek için organizasyonlarda inovatif yaklaşımlar mecburi bir koşul haline gelmiştir. İlgili literatür incelendiğinde, yenilikçilik ve örgütsel yenilikçilik alanındaki çalışmaların birçoğunun firma performansı üzerindeki etkisinin araştırılması üzerine olduğu görülmüştür. Örgütsel yenilikçilik ve rekabet stratejileri ilişkisini araştıran çalışmalar oldukça azdır. Ayrıca her iki ana değişkenin yaşam bilimleri sektöründe uygulamalı çalışmalarına henüz yer verilmemiştir. Bu çalışma, öncelikle literatürde görülen bu boşluğu doldurmak üzere tasarlanmış ve bu araştırmada örgütsel yenilikçilik değişkenine yönelik yeni bir ölçek geliştirilmiştir. Yaşam bilimleri sektörü baz alınarak örgütsel yenilikçiliğin rekabet stratejileri üzerinde bir etkisinin var olup olmadığını ortaya çıkarmak bu çalışmanın temel amacını taşımaktadır. Bu çerçevede, nicel araştırma yaklaşımına bağlı olarak anket ve derinlemesine mülakat teknikleri ile veriler elde edilmiştir. Araştırmanın modeli ile ortaya çıkan hipotezler ve toplanan verilerin analizi için IBM SPSS Statistics-AMOS 23 programından yararlanılmıştır. Verilerin analizinde, tanımlayıcı istatistiksel yöntemler, korelasyon analizi, regresyon analizi, bağımsız örneklerde t testi ve tek yönlü varyans analizinden yararlanılmıştır. Yapılan tek yönlü varyans analizi sonucuna göre fark bulunan ifadeler için farklılığın nereden kaynaklandığını bulmak için Post Hoc testi kullanılmıştır. Araştırma sonucuna göre, örgütsel yenilikçiliğin rekabet stratejileri üzerinde etkisinin olduğu tespit edilmiştir. Anahtar Kelimeler: Strateji, Rekabetçilik, Rekabet Stratejileri, Örgütsel Yenilikçilik, Yaşam Bilimleri Endüstrisi.
Yemen üniversitelerinde otantik liderliğin etik iklim ve çalışanın ses davranışına etkisi
(2022) Al-thareı, Adnan Mansoor Mohammed; Yozgat, Uğur
Bu çalışma, Yemen Üniversitelerinde otantik liderliğin ve dört boyutunun (öz farkındalık, ilişkisel şeffaflık, dengeli işleme, içselleştirilmiş ahlaki perspektif) etik iklim beş boyutu (bakım, hukuk ve kod, kurallar, araçlar, bağımsızlık) ve çalışanların ses davranışı üzerindeki etkisini araştırmayı amaçlamaktadır. Verilerin analizinde tanımlayıcı istatistik yöntem kullanılmıştır. Araştırmanın örneklemini Yemen üniversitelerinde çalışanlar oluşturmaktadır. Veri toplama aracı olarak anket kullanılmıştır. Yemen üniversitelerindeki akademisyenlere ve çalışanlarına 350 anket dağıtılmış, 300 (%85,71) anket geri dönmüştür. Çalışmanın sonuçları, otantik liderliğin, önceki ve mevcut çalışmalarda da bulunduğu gibi, etik iklim ve çalışan ses davranışı üzerinde olumlu bir etkiye sahip olduğunu ortaya koymuştur. Liderler, çalışanın ses davranışlarından etkilenir. Etik iklim, otantik liderlik ile olumlu çalışan sesi davranışı arasındaki ilişkiye aracılık eder. Böylece üniversitelerde iyi bir ortam oluşturulabilir ve liderler iş hayatında doğru kararlar alabilirler. Bu değişiklik, liderlerin çalışan için etik bir ortam sağlamasından sonra gerçekleşmektedir. Çalışmanın bulguları, otantik liderlerin etik bir iklim yaratmalarına yardımcı olan güçlü bir değerler sistemi ve etik standartlar oluşturduğunu göstermektedir. Çalışma şunları önermektedir: Üniversite çalışanları arasında otantik liderlik davranışlarına duyulan ihtiyacın vurgulanması, otantik değerlerin ve geleneklerin yayılması yoluyla bunları Yemen üniversitelerindeki çalışanlar arasında güçlendirmek, geliştirmek ve yaymak için çalışılması gerekmektedir. Anahtar Kelimeler: otantik liderlik, etik iklim, çalışanların ses davranışı.
Yenilikçi pazarlama ve eğitim hizmetinin kalitesi yoluyla sürdürülebilir rekabet avantajı elde etmedeki etkisi-Irak özel üniversitelerindeki öğretmen örneklerinin analitik çalışması
(2022) Al-owaıdı, Ahmed Rasım Abbas; Çengel, Özgür
Eğitimin küresel bir ürün haline gelmesi ve eğitim kurumlarının daha fazla öğrenci kazanmak için rekabet etmesi ve eğitim hizmetlerini ihracat etmesi, hizmet, ekonomik ve sosyal açılardan özelde eğitim sektörü ve eğitim kurumları ve genel olarak ülke üzerinde olumlu yönde bir etkiye sahip olacak olmasından dolayı, eğitim alanında pazarlama, özellikle özel eğitimde, dikkat edilmesi gereken en önemli alanlardan biri haline gelmiştir. 2003 yılında Irak savaşının sona ermesinden sonra özel Irak üniversiteleri arasındaki rekabet, bu üniversitelerin istikrarlı bir şekilde artması ve öğrenci yetiştirme ve hizmet verme açısından sayı ve rekabet açısından devlet üniversitelerine mukayese edilebilir hale gelmesiyle yoğunlaşmıştır. Bu, sağladıkları eğitim hizmetinin kalitesini artırmak, bilimsel ciddiyete doğru çabalamak ve üniversite yaşam kalitesini yükseltmek gibi birçok yöntemle öğrencileri, öğretim elemanlarını ve istihdamı cezbeden bir rekabet avantajı elde etmek için bu üniversitelerin çeşitli pazarlama yöntemleri tasarlamak için çabalamaya yöneltmiştir. Bu çalışma, yenilikçi pazarlama yöntemlerini ve bunların, çalkantılı rekabet ortamı ışığında işgücü piyasasında gerekli olan sürdürülebilir mükemmelliğe ulaşma üzerindeki etkilerini keşfetmeyi amaçlamıştır. Ayrıca, çalışma incelenen üniversitelerde yenilikçi pazarlama ve sürdürülebilir rekabet avantajı arasında bir aracı olarak eğitim hizmet kalitesinin rolünü de incelemiştir. Çalışmanın amaçlarına ulaşmak için, betimsel-analitik yöntem kullanılmış ve çalışma verilerini toplamak için anket bir araç olarak benimsenmiştir. Özel üniversitelerin işletme ve iktisat bölümlerindeki öğretim elemanları (275) araştırmanın örneklemini oluşturmuştur. Araştırmanın bağımsız ve bağımlı değişkenleri arasındaki etki ve korelasyon ilişkileri hakkında onların algılarını (iç müşteri) ortaya çıkarmak istenmiştir. Analiz için SPSS istatistiksel programına güvenilmiş ve varyans analizi, basit ve çoklu doğrusal regresyon vb. gibi birçok istatistiksel test yapılmıştır. Bu çalışma, pozitivist felsefe ve tümdengelim yaklaşımına odaklandığından nicel yöntemleri izlemiştir. Çalışmanın sonuçları, yenilikçi pazarlamanın dört boyutuyla (sürdürülebilir yaratıcılık, hesaplanmış risk, pazarlama hayal gücü ve organizasyonel yenilik) eğitim hizmetinin kalitesi üzerinde önemli bir etkisinin yanı sıra sürdürülebilir rekabet avantajı elde etmede önemli bir etkiye sahip olduğu sonucuna varmıştır özellikle sürdürülebilir yaratıcılığa ve hesaplanmış riske odaklanan yenilikçi pazarlama. Sonuçlar, ayrıca, eğitim hizmeti kalitesinin, araştırma yapılan üniversiteler için yenilikçi pazarlama ile sürdürülebilir rekabet avantajı elde etme üzerindeki etkisi arasında tesirli bir aracı olduğunu ortaya koymuştur. Bu nedenle, küresel pazarın eğitim hizmetleri açısından aradığı ekonomik ve sosyal kalkınmaya katılmak amacıyla müşterileri ve paydaşları çekmek adına, çalışma kapsamındaki üniversitelere, işgücü piyasasında hızlanan zorlukların üstesinden gelmek için sağlanan eğitim hizmetlerini geliştirerek işgücü piyasasında sürdürülebilir mükemmelliğe ulaşmak maksadıyla bir önlem olarak pazarlama yenilikleri yöntemlerini anlamada bu çalışmanın sonuçları çalışmada bahsi geçen üniversitelere yardımcı olabilir.

Browse

Browsing Doktora Tezleri / Phd Degree Theses by Department "Lisansüstü Eğitim Enstitüsü / İşletme Ana Bilim Dalı / İşletme (İngilizce) Bilim Dalı"