Browsing by Author "Azaltun, Murat"
Now showing 1 - 20 of 27
- Results Per Page
- Sort Options
Master Thesis Adli muhasebe Türkiye uygulamasına eleştirel yaklaşım: suçlar ve yetki karmaşası(2016) Gültekin, Halil Erdem; Azaltun, MuratADLİ MUHASEBE TÜRKİYE UYGULAMASINA ELEŞTİREL YAKLAŞIM: SUÇLAR VE YETKİ KARMAŞASI Türkiye'de adli muhasebe üzerine yazılan akademik makaleler tarihi 1990'lı yılların başına kadar gitmektedir. Daha sonra ise 2000'li yıllarda adli muhasebe üzerine çeşitli kurslar ve sertifika programları düzenlenmiştir. Bu kurslar ve programlar; birçok adli muhasebe uzmanını mezun etmiştir. Fakat bu kurslar ne yazık ki çok uzun ömürlü olmamıştır. Çünkü adli muhasebe üzerine piyasada yeterince talep oluşmamıştır. Adli muhasebeye dair talep oluşmamasının başlıca nedenlerinden bir tanesi yasal düzenlemelerin henüz yapılmamış olmasıdır. Türkiye'de adli muhasebeye dair yasal düzenlemelerin olmaması, beraberinde birçok karmaşayı ortaya çıkarmıştır. Bir işletmede hile ve yolsuzluk olup olmadığına dair yapılacak bir denetlemede adli muhasebecinin muhasebe finans dışında evrak ve işlemleri de kontrol etmesi gerekmektedir. Ancak yasal düzenlemeden yoksun oldukları için adli muhasebeci şirket yöneticilerinin ve çalışanların ancak izniyle bu işi yapabilmektedirler. Hile yapması muhtemel olan şirket ortağı ya da çalışanın bu izni vermesi de pek mümkün gözükmemektedir. Bu karmaşayı ortadan kaldırmanın yolu da öncelikle adli muhasebe hizmetini yasal bir statüye kazandırmaktan geçmektedir. Anahtar Kelimeler: Hile, Adli Muhasebe, Denetim,Article Citation Count: 0ARSA PAYI KARŞILIĞI İNŞAAT SÖZLEŞMELERİ KAPSAMINDAKİ İNŞAAT İŞLERİNİN HUKUKİ VE VERGİSEL BOYUTU İLE MUHASEBE UYGULAMALARI(2017) Azaltun, Murat; Altunbaş, Hüseyin TamerTürkiye'de sanayileşme ile birlikte ortaya çıkan sosyoekonomik değişimler, kentleşme olgusu ve kentlere göçün hızlanması, inşaat sektöründe konut yapımcılığına önemli bir boyut kazandırmıştır. Ancak planlı bir üretime geçişe imkân bulamadan ortaya çıkan bu gereksinimin denetimsiz bir biçimde karşılanması, konut üretiminde karlılığı tek amaç haline getirmiş, kentlerde plansız ve kalitesiz konut üretimleri yaygınlaşmıştır. Bu olumsuz görünüme rağmen konut üretiminin bu dönemde ülkemiz ekonomisine, istihdam ve yatırım olarak büyük katkılarda bulunduğu da bir gerçektir. Bu arada olumlu bir gelişme, ticari ve sosyal yapı niteliğinde çok katlı bina yapımında görülmüştür. Gelişme sürecinde olan ülkemizde yaşanan ekonomik ve sosyal değişim, kentleşme ve konut sorunlarının sürekli olarak yeniden tanımlanması, yeni politika ve çözüm önerileri geliştirilmesini gerekli kılmaktadır. Ülkemizde özellikle büyük yerleşim yerlerinde kentleşmenin hızlanmasıyla birlikte sıklıkla karşılaşılan yeni bir hukuki müessese; Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesidir. Bu çalışmanın amacı, uygulamada sıkça karşılaşılan ''Arsa Payı Karşılığı İnşaat'' sözleşmesinin hukuki niteliği ile vergi kanunları karşısındaki durumuna açıklık getirmektir. Son olarak ''Arsa Payı Karşılığı İnşaat'' sözleşmesinin muhasebeleştirilmesini uygulamalı bir örnekle açıklamaktır.Master Thesis Çalışanlara sağlanan faydalar standardı ile ilgili Türkiye'deki yasal düzenlemeler ve mali tablolara etkisi(2016) Kır, Bünyamin; Azaltun, MuratMaliyetin önemli bir bölümünü oluşturan personel maliyetlerinin, tam ve gerçeğe uygun bir şekilde mali tablolara yansıtılması işletme yönetimi ve mali tablolara göre özellikle yatırım yapacak ve borç verecekler için son derece önemlidir. Finansal raporlama standartları şeffaf, ihtiyaca uygun, karşılaştırılabilir, anlaşılabilir gibi niteliklere sahip finansal tablolar hazırlama amacıyla çıkarılmıştır. Bu çerçevede finansal tablolara konu olan tüm işlemlere yönelik birçok ilke ve kural oluşturulmuştur. Söz konusu ilke ve kurallar sadece ulusal nitelikli olmayıp uluslararası uygulamalarla da paralellik arz etmektedir. Ekonomik faaliyetlerin çeşitlenmesi, sermayenin küreselleşmesi tam, gerçeğe uygun ve şeffaf mali tablolara olan ihtiyacı daha çok artırmıştır. Ancak, ülkelerin çalışanlarla ilgili mevzuatları ile muhasebe sistemlerinin farklı olması, bu ihtiyacı daha önemli kılmış ve standartlar konusu gelmiştir. Uluslararası Muhasebe ve Finansal Raporlama Standartları bu ihtiyaç üzerine oluşturulan standartlardır. Bu çerçevede çalışanlara sağlanan faydaların raporlanması ile ilgili UMS 19 geliştirilmiştir. Bu çalışmanın konusunu oluşturan TMS 19 Çalışanlara Sağlanan Faydalar Standardı ise UMS 19' un Türkçeye çevrilmiş halidir. Bu çalışmada TMS 19 Çalışanlara Sağlanan Faydalar Standardındaki düzenlemeler ile Türkiye'deki mevcut yasal düzenlemelerin karşılaştırılmalı olarak incelenerek mali tablolara etkileri açıklanmıştır. Ayrıca, TMS 19 ile Türkiye Cumhuriyeti yasalarının arasında bulunan yöntem ve hesaplamaların farklılıkları ortaya konmuştur. Nitekim bu durum, işçi-işveren ilişkisini ve mali tablo kullanıcılarını etkilemektedir. İşletmelerin çalışanlarına sağladığı tüm olanaklara, TMS 19 standardının tek bir bakış açısı mevcuttur ve uygulanabilirliği bulunmaktadır. İlgili bilgi kullanıcılarına net doğru bilgi verir. Türkiye'de Borçlar Kanunu, Gelir Vergisi Kanunu ve İş Kanunlarında çalışanlar ile ilgili çeşitli düzenlemeleri bulunmaktadır. Yapılan çalışmada yasalarda standartlaşma gerekliliğine değinilmiş ve standartlaşmanın daha doğru sonuçları vereceği açıklanmıştır.Article Citation Count: 0ChatGPT’nin Muhasebe Mesleğine ve Muhasebecilere Yönelik Öngörüleri: Fırsatlar ve Riskler(2024) Azaltun, Murat; Aktaş, Arzu; Tekbaş, İsmail; Genç, Sabiha TurgutDijitalleşme, geleneksel iş süreçlerinin, hizmetlerin veya ürünlerin dijital teknolojiler kullanılarak dönüştürülmesi ve bu süreçlerin dijital ortama uyarlanması anlamına gelir. Dijitalleşme, bilgi depolama ve paylaşımının dijital platformlara taşınmasını, veri analitiği kullanımını, bulut bilişim, yapay zekâ gibi yeni teknolojilerin kullanımını kapsamaktadır. Muhasebe mesleğinin dijitalleşmesi, özellikle ChatGPT gibi yapay zekâ destekli sohbet robotlarının kullanımıyla önemli bir değişim yaşamaktadır. ChatGPT, metin tabanlı sorulara insan benzeri yanıtlar üreten bir yapay zekâ modelidir. Bu teknoloji, muhasebe süreçlerini basitleştirme, verimliliği artırma ve finansal raporların doğruluğunu sağlama potansiyeline sahiptir. Büyük veri setlerini hızlı bir şekilde analiz ederek zaman ve maliyet tasarrufu sağlayabilir, finansal karar alma süreçlerine katkıda bulunabilir. ChatGPT 3.5 versiyonu 2022 yılında piyasaya çıkmıştır ve ücretsiz olarak kullanılabilmektedir. ChatGPT 3.5 2022 sonuna kadar olan veri kümesi kullanılarak eğitilmiştir ve sorulara yanıt verirken 2022 sonuna kadar olan verileri kullanabilmektedir. 2023 yılında ChatGPT’nin muhasebe mesleğine ve muhasebecilere etkisini inceleyen literatürde önemli sayıda çalışmanın olduğu tespit edilmiştir. Bazı çalışmalarda ChatGPT ile yapılan sohbete bağlı olarak elde edilen bulgular kullanılmıştır. Literatür taramasında ChatGPT’in yanıtlarını sorgulayıcı çalışmalara rastlanmamıştır. Çalışmanın ana amacı, yapay zekâ temelli ChatGPT’nin muhasebecilere ve muhasebe mesleğine etkilerini fırsat ve riskler çerçevesinde incelemektir. Çalışmanın diğer amacı ise ChatGPT ile ana amaç doğrultusunda yapılan sohbet sonuçlarının literatürdeki tespitlerle ne derecede örtüştüğünün belirlenmesidir. Bu çerçevede, “2023 yılına ait literatürdeki çalışma içerikleri ChatGPT’nin “ChatGPT muhasebecileri nasıl etkileyecek?” sorusuna verdiği yanıttaki temaları desteklemekte midir?” araştırma sorusu olarak belirlenmiştir. “Belirlenen temalar çerçevesinde ChatGPT’nin muhasebecilere sağladığı fırsat ve tehditler nelerdir?” ise bir diğer araştırma sorusudur. Çalışmanın birinci aşamasında araştırma konusu ile ilgili ChatGPT ile İngilizce söyleşi yapılmış ve ChatGPT’nin konu ile ilgili temaları belirlemesi sağlanmıştır. Çalışmanın ikinci aşamasında “ChatGPT ve muhasebeciler” ile “ChatGPT ve muhasebe” gibi anahtar kelimeler kullanılarak Google Akademik ve Yalova Üniversitesi kütüphanesi veri tabanlarındaki konu ile ilgili yayınlar listelenmiştir. Başlığında yapay zekâ, ChatGPT, muhasebe, denetim, muhasebeci, iç kontrol, maliyet muhasebesi, yönetim muhasebesi gibi terimlerin yer aldığı 2023 yılına ait yayınlar indirilmiştir. Çalışmanın üçüncü aşamasında indirilen makaleler temalara esas anahtar kelimelerle taranarak ChatGPT’nin belirlediği temaları destekleyen ilgili cümleler renklendirilmiştir. Çalışmanın dördüncü aşamasında ise ChatGPT’nin belirlediği temalar ile bu temaları destekleyen çalışmalar eşleştirilmiştir. ChatGPT’nin belirlediği “tekrarlı işlerde otomasyon, veri analizi ve anlam yükleme, finansal raporlama, uygunluk ve denetim desteği, müşteri desteği ve iletişim, staj ve eğitim, maliyet azaltımı, artan oranlı karar desteği, risk yönetimi, sürekli öğrenme” temaların 2023 yılı literatüründeki çalışmalar tarafından desteklendiği görülmüştür. ChatGPT’nin tespitleri ve literatürdeki tespitlerden hareketle yapay zekâ destekli sohbet robotlarının muhasebe mesleğine çeşitli fırsatlar sağlarken bazı riskleri de getirdiği söylenebilir. Özellikle ChatGPT'nin \"tekrarlı işlerde otomasyon\" teması, angaryayı azaltma potansiyelini vurgulamakta ve yeni nesil muhasebecilere daha anlam yüklü işlere odaklanma fırsatını ifade etmektedir. Veri analizi ve finansal raporlama ChatGPT'nin potansiyel kullanım alanları olup, muhasebe meslek mensuplarının işlerine artı değer sağlayacaktır. Muhasebe meslek mensupları müşterilerine danışmanlık yaparak daha fazla destek olacak ve azalan angarya işlemler muhasebecilerin müşterileri ile olan ilişkilerini güçlendirecektir. ChatGPT’nin muhasebe meslek mensuplarına ve meslek mensubu adaylarına sürekli öğrenme olanağı sağlaması diğer önemli bir katkı olarak ortaya çıkmaktadır. Özetle ChatGPT, muhasebe süreçlerini otomatikleştirme, finansal raporlama ve analizlerde gelişme sağlama, denetim ve vergi uygulamalarını iyileştirme potansiyeline sahiptir. Ancak, kullanımında bir dizi zorluk ve risk bulunmaktadır. Veri güvenliği, ChatGPT'nin yanıtlarının doğruluğu, etik kaygılar, siber güvenlik ve hukuki sorunlar, kullanımdaki bazı riskler arasında yer almaktadır. ChatGPT'nin verileri internet kaynaklarından topladığı için güvenilirliği sorgulanmalıdır. Ayrıca, yapay zekâ halüsinasyonları, sınırlı konu anlayışı ve duygusal zekâ eksikliği gibi sorunlar ortaya çıkabilir. Muhasebecilerin ChatGPT'yi kullanırken dikkatli olmaları, verileri doğrulamaları ve uzman insan görüşlerini alarak kullanmaları önemlidir. Ayrıca, işsizlik riski, veri ihlalleri ve önyargı gibi sorunlara karşı da önlemler alınmalıdır.Article Citation Count: 1COVID-19 PANDEMİSİNİN MUHASEBE MESLEĞİ VE\rMUHASEBE MESLEK MENSUPLARINA ETKİLERİ ÜZERİNE BİR\rARAŞTIRMA(2022) Atasoy, Ayşe; Azaltun, Murat; Eskin, İlknur; Tekbaş, İsmail; Aktaş, ArzuCovid-19’la beraber dünya genelinde uygulanan sosyal mesafe, tam\rkapanma gibi uygulamaların ekonomi, çevre ve sosyal yaşam üzerinde\rolumsuz etkileri olmuştur. Covid-19’un ortaya çıkardığı olumsuzluklardan\rmuhasebe meslek mensupları da etkilenmiştir. Covid-19’un muhasebe meslek\rmensuplarına olumsuz etkileri yanında bazı olumlu etkileri de olmuştur.\rCovid-19’un muhasebe mesleğine olan olumlu etkileri, muhasebe meslek\rmensuplarının uzaktan çalışma deneyimi elde etmeleri ve muhasebenin\rdijitalleşme sürecinin hızlanmasıdır. Bu bağlamda en çok merak edilen\rkonuların başında ise, Covid-19 sonrası muhasebe mesleğinin nasıl\rşekilleneceği konusu gelmektedir. Bu çalışmanın amacı, Covid-19 sürecinde\rmuhasebe meslek mensuplarının yaşadıkları sorunlar, çalışma yöntemleri,\rmuhasebe mesleğinin dijital dönüşümü ve muhasebeyle ilgili konuları ele\ralmaktır. Bu çerçevede yapılan nicel araştırmada anket ile veriler toplanmıştır. Demografik verilerden hareketle oluşturulan gruplar arasındaki farklılıklarının\rtespiti için ise T- testi ve Anova analizi yapılmıştır. Yine gruplar arasındaki\rilişki, korelasyon ve gruplar arası etki ise regresyon modeli geliştirilerek\ranaliz edilmiştir. Yapılan faktör analizi sonunda sekiz boyuta ulaşılmıştır.\rBu boyutların başlıkları; Covid-19’un Muhasebenin Dönüşümüne Etkisi,\rCovid-19’un Hizmet Sunumuna Etkisi, Covid-19’un Psikolojik Etkisi,\rCovid-19’un Muhasebe Meslek Mensuplarının Teknolojik Yetkinliklerine\rEtkisi, Covid-19’un Örgütsel Dayanışmaya Etkisi, Covid-19’un Ekonomik\rDuruma Etkisi, Muhasebe Uygulamalarının Covid-19’la Gerçekleşen Yeni\rNormale Uyumudur. Covid-19 pandemisinin belirlenen boyutlar çerçevesinde\rmuhasebe mesleği ve meslek mensuplarını etkilediği sonucuna ulaşılmıştır.Master Thesis Dijitalleşmenin muhasebe mesleğine ve meslek mensuplarına etkileri üzerine bir araştırma ve yeni bir kavram önerisi: Mali mühendislik(2018) Tekbaş, İsmail; Azaltun, MuratGünümüzde hızla değişen teknoloji, eğitim ve düşünce alanlarında ortaya çıkan şartlar ve gereksinimler, mesleklerin değişen dünya düzenine uyum sağlayacak biçimde değişmelerini zorunlu kılmakta ve meslek örgütlerini yeni yaklaşım modelleri arayışına zorlamaktadır. Günümüz dünyasında, muhasebe mesleğinin dijitalleşme sürecinde ortaya çıkacak teknolojik gelişmelere cevap verebilmesi için yeni bir modellemeye ihtiyaç vardır. Bu modelleme teknolojik gelişmeler ışığında muhasebe mesleğini düşünce, eğitim, kültür ve teknoloji gibi alanlarda baştanbaşa yeniden yapılandırarak geleceğe hazırlamalı ve içinde bulunduğumuz asırda geçmişe kıyasla daha etkin bir konuma getirmelidir. Bu çalışmanın amacı, dijitalleşmenin ve teknolojik gelişmelerin muhasebe mesleğine ve meslek mensuplarına etkilerini ortaya koyarak, mali müşavirlik mesleğini yukarıdaki ifade edilen hususlar ışığında geleceğe hazırlayacak olan modellemenin mali mühendislik olduğunu ileri sürmektedir. Bu kapsamda hazırlanan anket formu, Türkiye'de faaliyet gösteren muhasebe meslek mensuplarına internet aracılığıyla, Google Drive sistemi kullanılarak uygulanmış ve elde edilen veriler SPSS yardımıyla analiz edilmiş ve bulgular ışığında ulaşılan sonuçlar değerlendirilmiştir. Sonuç olarak, muhasebe meslek mensuplarının dijitalleşme ve teknolojik değişimlere kendini hazır hissettiği, kolaylıkla uyum sağlayabileceği ve hali hazırda verilen muhasebe yeterlilik eğitimlerinin gelecekte yaşanacak teknolojik gelişmelere uyumlu olmadığı ve muhasebe mesleğinin teknolojik gelişmeler ışığında geleceğe hazırlayacak olan yeni bir modeli destekleyeceği tespit edilmiştir.Master Thesis İş güvenliği tazminatlarının TMS 37'ye göre raporlanması ve perakende sektöründe dipnot analizi(2015) Aydın, Remzi; Azaltun, Murat6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ve ilgili yönetmelik ile diğer kanunlarla iş sağlığı ve güvenliği uygulamaları düzenlenmiştir. İSGK ile işyerlerindeki iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması, mevcut iş sağlığı ve güvenlik şartlarının iyileştirilmesi amaçlanmıştır. Bu kanun işverenlerin ve çalışanların görevlerini, yetkilerini, sorumluluklarını, haklarını ve yükümlülüklerini düzenler. İş kazaları ve meslek hastalıklarından kaynaklanan dava sonuçlarına göre işletmeler tazminat ödemek zorunda kalabilmektedirler. Dipnot, finansal raporlarda yer alan finansal tablo unsurları hakkında açıklamaların yer aldığı metinlerdir. Dipnotlarla finansal tablodaki tutarların, neleri kapsadığı, nasıl hesaplandığı gibi detayların bilgi kullanıcılarının anlayacağı formatta verilmektedir. TMS 37'de dipnotların hangi bilgileri kapsaması gerektiği açıklanmıştır. Bu çalışmada, işletmelerdeki iş güvenliği tazminatlarının TMS 37'ye göre finansal raporlara nasıl yansıtılıp raporlanacağı incelenmiştir. Uzun yıllar sürebilen iş güvenliği kaynaklı tazminatların, finansal tablo dipnot açıklamaları örneklerle anlatılmıştır. SPK'ya tabi halka açık firmalardan örnek firmalar seçilerek finansal tablo dipnot açıklamaları incelenmiştir. Firmaların TMS 37 ile ilgili dipnotları ile dava karşılıkları incelenmiştir. Dava karşılıklarının firmalara göre değişimleri incelenerek firmaların finansal tabloları arasındaki farklılıklar ve benzerlikler ortaya konulmuştur. Anahtar Kelimeler: Karşılıklar, Koşullu Borçlar ve Varlıklar, TMS 37, İş Güvenliği, Tazminatlar.Master Thesis İşletmelerde hile riskinin önlenmesi ve hastane işletmelerinde uygulama(2014) Güneş, Şükran; Azaltun, MuratTüm dünyada hileli finansal raporlama sorun haline gelmiştir. İşletmeler de bu sorunu aşmak için birtakım önlemler almayı gerekli görmüşlerdir. Denetçiler hile riskini ölçüp ve değerleyerek yönetime bilgi vermelidirler. Hilenin olduğu yerde, hilenin unsurları olan baskı, fırsat ve haklı gösterme vardır. Bu unsurlar altında çok çeşitli hile risk faktörleri vardır. Bu unsurların her üçünün de mevcut olması hile riskini artırmaktadır. Hile riski ölçülürken; hile risk faktörlerinin incelenmesini, değerlendirilmesi, önlenmesi bu çalışmada anlatılmıştır. Hastane işletmelerinde iç kontrol politika ve prosedürlerinin uygulanması, ihbar hatlarının kurulması, dürüst çalışanların işe alınması, çalışanlara hile konulu eğitimler verilmesi, işletme etik kurallarının geliştirilmesi, işletmede hile riskinin sürekli gözlenmesi, değerlendirilmesi ve ortaya çıkan hata ve hile risklerinin en aza indirilmesi amaçlanmıştır. Bu çalışmada hastane işletmelerinde hile riskinin ölçülüp değerlendirilmesine gereken önemin verilip verilmediğinin araştırılması yapılmıştır.Master Thesis İşletmelerde hile tespitinin önemi ve ABC Hastanesinde bir uygulama(2015) Koyutürk, Özlem; Azaltun, MuratGloballeşen ve gelişen dünyamızda teknoloji hayatımızı bütünüyle etkisi altına almaktadır. İşletmelerde bu gelişmelerden payını almakta teknolojiyi en iyi ve en etkin biçimde kullanarak işlerini kolaylaştırma yoluna gitmektedir. Firmalar teknolojinin desteğiyle işlerini kolaylaştırırken bir taraftan da insan gücünü orantılı olarak yönetmek durumundadır. İşletmeler her ne kadar teknolojiyi kendi istekleri doğrultusunda yönetebilse de insan faktörünü yönetmek çok da kolay olmamaktadır. İnsanın olduğu her yerde yanlışlıkların olması muhtemeldir. Diğer bir deyişle işletmelerde insan unsuruna bağlı olarak hatanın, hilenin olması ve suistimalin yapılabilmesi olağan bir durumdur. Bu çalışma ile işletme yönetiminin, hata, hile ve suistimal ihtimalini en aza indirmek ve hile denetimi yapmak için hilelerin tür ve özelliklerini bilmeleri gerektiği anlatılmaya çalışılmıştır. Örnek uygulamada hastane işletmesinde yapılan hileler incelenmiştir. Anahtar Kelimeler: Hile incelemesi, Hata incelemesi, Suistimal incelemesi.Master Thesis İstanbul'daki beş yıldızlı otellerde, yiyecek içecek maliyet kontrol sürecinde kullanılan bilgi teknolojilerinin karar vermeye etkileri(2011) Calayoğlu, İlker; Azaltun, Murat; Muhasebe ve Denetim / Accounting and AuditingKonaklama isletmelerinde bulunan yiyecek içecek maliyet kontrollerinin amacı maliyet ve gelirlerin tespiti yoluyla üst yöneticilere karar vermelerinde kolaylıklar sağlamaktır. Isabetli karar verebilmek için bilinmeyenleri olabildiğince bilmeli veya iyi modellemeler yaparak tutarlı tahminlerde bulunmak gereklidir. Tüm bunları en iyi yapabilmek için süphesiz bilgi teknolojilerinden yararlanmak gereklidir. Günümüzde teknolojinin gelismesiyle veritabanı sistemleri, filtreleme, raporlama, uzaktan erisim gibi imkânlar ileri düzeylere gelmistir. Bu imkânlardan dolayı yöneticiler hızlı ve tutarlı kararlar alabilmeleri için sistemlesmeleri gerekmektedir. Otel yönetimi bilgi sistemlerinin bir parçası olan maliyet kontrolü modülleri veya paket programları sunulan her bir ürünün birim maliyetini hesaplayabilir, takibini yapabilir, satıĢ ve gelir kontrolü sağlayarak baĢta muhasebe ve ön büro olmak üzere diğer departmanlara bilgi sağlayabilir. Böyle bir sistem ağı ve nitelikli kullanıcılar ile olumlu sonuçlar almamak imkânsızdır. Teknoloji yatırımlarının geri dönüsleri üzerine yapılan arastırmalar göstermistir ki her bir bilgi teknolojisi yatırımı hızla geri dönüsüm sağlayarak verimlilik ve etkililik yaratmıstır. Konuyu arastırmak için Istanbul‟daki bes yıldızlı otellerin yiyecek içecek departmanındaki karar vericilere yapılmıs olan 45 adet anket vardır. Anket analizinde güvenirlik testi, örneklem uygunluğu testi, faktör analizi, bağımsız t- testi, faktörler arası korelasyon ve çapraz tablolar kullanılarak değerlendirmeler yapılmıĢtır.Master Thesis Kalite maliyetlerinin değerlendirilmesi: Otomotiv sektöründe bir uygulama(2014) Özkan, Arzu; Azaltun, MuratÜlkemizde bulunan işletmelerin, ürettiklerini yurt içi ve yurt dışında pazarlayabilmeleri için, kalite güvencesi standartlarını yerine getirmeleri artık bir zorunluluk haline gelmiştir. Ancak bunları uygularken asıl amaç kalite güvencesi belgesini almak değil, işletmede kalite sistemini kurmak ve sonrasında kaliteli, düşük maliyetli üretim yapmak olmalıdır. Kalite işletmelerin gelir ve giderleri üzerinde çeşitli etkiler yaratmaktadır. Ancak kalite birçok işletme için maliyet olarak görülmektedir. Oysa günümüzde yoğun rekabetin yaşandığı ortamda başarılı olabilmek için işletmeler kalite üzerine yatırım yapmak zorundadırlar. İşletmelerin bir adım öne geçebilmeleri için kullanılan yöntemlerden biri de kalite maliyetleri sisteminin uygulanmasıdır. Kalite maliyetlerinde; kalite ve maliyetin ters ilişki içerisinde olduğu görülür. Çünkü bu yaklaşımda kalite iyileştikçe maliyetler düşecektir. Kısacası kalite maliyetleri, hizmetin, üretimin, satışın, satış sonrası servislerin belirlenmiş standartlara göre zamanında ve yerinde uygulanması sonucu ortadan kalkacak olan maliyetlerdir. Amaç kalite maliyetlerini azaltarak en mükemmele ulaşmaktır. Kalite maliyeti sisteminin bir parçası olarak, işletmeler tüm faaliyetlerin kalite maliyetlerini özetlemeli ve bu maliyetleri bir kalite raporunda biriktirmelidirler. Kalite maliyetleri tek tek toplanmalı, bölümler arasında iletişim sağlanmalı ve bu veriler değerlendirilmelidir. Kalite maliyetleri işletmelerin bütçelerinde belirlediği amaçlar doğrultusunda, faaliyetlerinin gerçekleşip gerçekleşmediğini, ne oranda gerçekleştiğini, ortaya çıkan sapmaları, bunların nedenlerini, alınması gereken önlemleri ve kalite geliştirme çalışmaları hakkında bilgi sağlamaya yönelik araçlardır. Bu çalışmada, Kalite, Kalite Kontrol, Toplam Kalite Yönetimi ve Kalite Maliyetleri ele alınmış, kullanılan teknikler açıklanmıştır. Çalışmanın ana amacı kalite maliyetlerinin analiz edilmesidir. Otomotiv sektöründe bir firmanın kalite maliyeti kalemleri irdelenmiş ve yapılan analiz sonucunda firmada önleme maliyetlerinin kalite maliyetleri içerisinde daha önde geldiği sonucuna varılmıştır.Doctoral Thesis Kamu özel ortaklığı uygulamaları ve havacılık sektörüne yönelik bir model önerisi(2019) Topdemir, Bülent; Azaltun, MuratKamu hizmetlerinin özel sektör eliyle yürütülmesinin sağlanması için geçmişten günümüze kadar birçok metot kullanılmıştır. Devlet bütçelerinin yetersizlikleri ve özel sektörün bir takım avantajları sonrasında gündeme gelen kamu hizmetlerinin özel sektör tarafından yerine getirilebileceği fikri, ilk olarak özelleştirme adı altında ortaya çıkmıştır. Ancak özelleştirilen hizmetlerin tamamen özel teşebbüslerin himayesine bırakılmasına getirilen eleştiriler ve hizmetlerin yürütülmesinde karşılaşılan problemlerden dolayı, kamu ve özel sektörün birlikte işin içinde olduğu daha efektif ve uygulanabilir bir yöntem olan kamu özel sektör ortaklıkları ortaya çıkmıştır. Günümüzde, kamu hizmetinin finansmanında kamunun tek başına bütün riskleri üstlenmesi ve özellikle altyapı yatırımlarının tüm finansmanını sağlaması devlet politikaları gereği istenilen bir durum değildir. Bunun yayında, özel sektöründe kamu hizmeti alanında aktif olarak yer almak istemesi kamu hizmetlerinin birlikte verilmesinin önünü açmıştır. Kamu ve özel sektör ortaklıkları, dünya genelinde özellikle enerji, sağlık, haberleşme ve ulaştırma sektörlerinde yaygın olarak kullanılmaya başlamış, dünyadaki kamu özel sektör ortaklıklarındaki bu gelişmeler Türkiye'ye de paralel olarak yansımış ve birçok sektörde kamu özel sektör ortaklıkları kullanılmaya başlamıştır. Kamu özel ortaklıklarının kullanıldığı önemli alanlardan biri olan ulaşım sektörü, küreselleşme ve uluslararası ticaretin gelişmesi ile önemli bir konum kazanmıştır. Ulaştırma sektörüne olan yoğun talep daha fazla altyapı yatırımlarını ve bununla birlikte ciddi finansman ihtiyaçlarını beraberinde getirmiştir. Oluşan bu talep ile birlikte insanların gün geçtikçe artan güvenlik, konfor ve özellikle hız konusundaki talepleri ulaştırma sektöründeki hava ulaşımını öne çıkarmış ve dünyada ciddi bir talep artışı yaratmıştır. Bu tezin konusunu havacılık sektöründeki, terminal işletmecilik modelleri oluşturmaktadır. Kamu tarafından açılan ihaleler sonrasında terminal işletmecilikleri, yap işlet devret veya kirala işlet devret modelleri ile özel sektöre bırakılmaktadır. Çalışmanın 10 içeriğinde Türkiye'nin en fazla kullanılan beş büyük havalimanlarındaki yap işlet devret ve kirala işlet devret modellerinin analizi yapılarak her bir ihalenin mali durumu incelenmiştir. Çalışmada tamamen özel sektöre bırakılan işletmeciliğin yerine, belirlenecek bir oranda kamunun ortak edilmesi önerilmiş, bu sayede kamu tarafının daha fazla kontrol gücünü elinde tutacağı, ayrıca tahmin edilenin üzerinden oluşacak karlardan ve değerlenen şirketlerin getirilerinden kamunun pay almasının sağlanabileceği ifade edilmiştir. Bu sayede kamunun işletmeciler üzerindeki kontrol gücünün artacağı, ayrıca kırılganlıklarda oluşacak zararların bir kısmına kamunun katılmasının mümkün olabileceği tespiti yapılmıştır. Çalışmanın model önerisi olan kamu ve özel sektörün bir arada yürütecekleri işletmecilik, Analitik Hiyerarşi Prosesi ile test edilmiş, çalışmaya ilişkin detaylara tezin içerisinde yer verilmiştir.Master Thesis Kat karşılığı inşaat muhasebesi ve bir örnek uygulma(2017) Bal, Zeynep; Azaltun, MuratArtan nüfus, barınma ve sosyal ihtiyaçlar kendini sürekli yenileyen bir üretim döngüsünün oluşmasına zemin hazırlamıştır. Bu bağlamda inşaat toplumların gelişim sürecinde her zaman önemli bir yer kaplamaktadır. İnşaat tanımının içine binalar, yollar, direkler, meydanlar, duvarlar, köprüler, metro, havaalanları, spor alanları gibi birçok değişik alan girmektedir. Bunların içinde en yaygın olanları ise bina ve yol yapımıdır. İnsan için barınma ihtiyacı temel ihtiyaçlardan biridir. Türkiye'de insanın temel ihtiyacı olan barınmayı mevcut güvensiz ve eski yapılardan arındırabilmek adına toplum içinde kentsel dönüşüm olarak bilinen bir yasa çıkarılmıştır. Yasanın amacı eski tarihlerde yapılmış, kullanım ömrünü tamamlamış, güvenlik seviyesi düşük yapıların yıkılarak, kentlerin gelişen ve değişen modern yüzlerine uyumlu binaların yapılmasına teşvik etmektir. Yasa kapsamında, kentsel dönüşüm bölgesi belirlenmiş birçok il ve ilçe yeniden yapılanmaya başlamış, insan ihtiyaçları doğrultusunda hareketlilik düzeyi yüksek olan bu sektör daha fazla hareket kazanmıştır. Bu durum inşaat sektörün direkt ve dolaylı olarak etkilediği diğer sektörlerinde canlanmasına, inşaatın Türkiye ekonomisinde oldukça geniş bir yer kaplamasına sebep olmuştur. Yasa kapsamında kredi faiz desteği, kira yardımı, bazı vergi ve harçlara istisnalar getirilmiştir. Bu durum konut sahibi olup binası eskimiş veya yıkılma ihtiyacı içinde olan ya da binası riskli alanda bulunan yapı sahipleri için teşvik niteliği taşımış, insanların güvenli konutlarda yaşamasına sebep olacağı gibi kent yüzlerinin de değişmesine olumlu katkı sağlayacağı düşünülmüştür. Bu çalışmada kat karşılığı inşaat işleri yapan özel bir inşaat işletmesi üzerinde, kat karşılığı sözleşmesi ile anlaşılarak yapılacak bir inşaatın senaryosu kurgulanmış ve bu çerçevede oluşacak muhasebe kayıtları yapılmıştır. Ayrıca kentsel dönüşümün sektöre kattığı canlılık sebebiyle kentsel dönüşüm ve getirdiği istisnalar tez içinde ele alınmıştır. Anahtar Kelimeler: İnşaat Muhasebesi, Kentsel Dönüşüm, Kat Karşılığı İnşaat.Master Thesis Kurumsal kaynak planlamasının işletmelerde hata ve hilelerin önlenmesinde kullanımının etkisi ve örnek uygulama(2016) Alptekin, Müjder; Azaltun, MuratDünya genelinde giderek artan hile olayları, işletmelerin belirledikleri hedeflere ulaşmalarında önlerindeki en büyük engellerden bir tanesi haline gelmiştir. Muhasebe hata ve hileleri, işletmeleri hedeflerinden uzaklaştırmakla kalmayıp, aynı zamanda toplum içerisindeki imajını zedeleyerek güvenin sarsılmasına, işletmelerin iflasına ve yatırımcıların mağdur olmasına da sebebiyet vermiştir. Küreselleşen dünyada teknoloji ve ekonomi alanlarındaki gelişmeler sonucunda işletmeler hızlı bir değişim içerisine girmişlerdir. Bu değişim ile birlikte işletme yapılarında meydana gelen büyümeler faaliyetlerin artmasını sağlamış ve tepe yönetimlerinin bir merkezden işletmenin tüm bölümlerini izlemesi ihtiyacını ortaya çıkarmıştır. Bu da işletmelerin amaçlarını, stratejilerini, varlıklarını ve bunların korunmasıyla ilgili kontrol süreçlerini etkilemiştir. Teknolojik gelişmeler ve ticari işlemlerin çeşitliliğinin artması, muhasebe sistemi içerisinde ortaya çıkan hata ve hileleri çeşit ve sayı olarak daha da artırmıştır. Bu durum hatalı ve hileli işlemler sonucunda oluşturulan finansal tablolara dayanarak karar vermek durumunda olan bilgi kullanıcılarının kararlarında yanılmalarına sebep olabilmektedir. İşletmelerde muhasebe sistemi içerisinde karşılaşılan hata ve hilelerin önlenmesi veya asgariye indirilmesi için etkin bir iç kontrol sisteminin kurulması ve çalıştırılması gerekmektedir Bilgi ve iletişim teknolojilerinde yaşanan hızlı gelişmeler bütünleşik bilgi sistemleri kullanımını işletmeler için her geçen gün daha önemli bir hale getirmektedir. Günümüz bilgi teknolojileri alanında en yaygın kullanılan kurumsal kaynak planlaması (KKP) sistemleri işletmelerin bu ihtiyacını karşılamaktadır. KKP sistemi ile işletmelerdeki tüm entegre iş süreçlerinin bilgisayar sistemleri üzerinde yürütülmesi/kaydedilmesi sağlanmaktadır. KKP sisteminin kullanılması ile birlikte iş süreçlerinin şeffaf bir hale gelmesi, işletmelerde muhasebe hata ve hilelerin önlenmesi için işletilen iç kontrol sisteminin etkinliğini artırmaktadır. Çalışmada literatür incelenerek konu ile ilgili tespitler yapılmış ve kurumsal kaynak planlaması sistemini kullanan bir işletmede uygulama yapılarak KKP'nin hata ve hileleri önlemedeki rolü ortaya konmuştur.Doctoral Thesis Maddi duran varlık satın alma kararlarının işletme değeri ve kârlılığına etkileri üzerine bir araştırma(2022) Aydın, Remzi; Azaltun, MuratBu araştırmanın amacı, maddi duran varlık (MDV) yatırımları yapılırken satın alma kararlarının nasıl verilip finansmanının yapıldığı, finansal tablo göstergelerinin nasıl etkilendiği, işletmenin değerine ve kârlılığına etkilerinin ortaya konulması eğer varsa ilişkilerin derece ve yönünün saptanmasıdır. Ayrıca MDV tutarı değişimleri ile sermaye yapılarının ve borçlanma etkilerinin işletme finansal tablolarına etkileri, işletme kârı ve değeri açısından incelenmiş modeller kurularak hesaplanmış ve modellerin geçerliliği çeşitli faaliyet alanlarında sınanmıştır. Araştırmada 2013-2019 yılları arasında Borsa İstanbul'da imalat sektöründe faaliyet gösteren işletmelerin yayımlanan finansal tablolarından, faaliyet raporlarından ve dipnotlarından faydalanılmıştır. Araştırma hem tüm imalat sektöründe hem de alt faaliyet alanlarında yapılmış, ilişkilerin yaygınlığı ve etki gücü incelenmiştir. Araştırmada MDV tutarı ile işletmenin defter değeri, piyasa değeri, toplam borçlanma, kısa ve uzun vadeli borçlanma, aktifler tutarı değişimleri arasında pozitif yönlü, MDV tutarı ile işletme dönem kârı tutarı değişimleri arasında ise negatif yönlü, istatistik açısından anlamlı ilişkiler saptanmıştır. Ayrıca MDV tutarının aktiflere oranı ile toplam borçlar ve özkaynaklar tutarlarının değişimleri arasında pozitif yönlü ilişkiler, MDV'nin aktiflere oranı ile dönem kârı arasında yönü işletmelerin faaliyet alanlarına göre değişebilen istatistik olarak anlamlı ilişkiler saptanmıştır. MDV tutarının piyasa değerine oranı ile özkaynaklar tutarlarının değişimleri arasında pozitif yönlü, dönem kârı ve borç tutarları değişimleri arasında yönü faaliyet alanlarına göre değişebilen istatistik açısından anlamlı ilişkiler saptanmıştır. Firmalar, MDV yatırımlarını yaparken piyasa değerlerini ve kârlarını arttıracak şekilde finansmanlarını yapmaları için panel veri analizinden elde edilen modelleri kullanabilecekler, ölçümlerini yaparak MDV satın alma ve finansman kararlarını verip planlamalarını yapabileceklerdir. Anahtar Kelimeler: Maddi Duran Varlıklar, Satın Alma Kararları, Uluslararası Muhasebe Standartları, İşletme Değerlemesi, İşletme KârlılığıMaster Thesis Maddi duran varlıklarda ölçüm ve değerlemenin TMS ve VUK açısından incelenmesi ve bir uygulama(2014) Ünal, Hayrettin; Azaltun, MuratKüreselleşme ile birlikte, ekonomik anlamda ülkeler arasındaki sınırlar nispeten ortadan kalkmış, ülkeler ekonomik olarak birbirleriyle daha çok ilişki içerisine girmişlerdir. Dolayısıyla finansal tabloların güvenilirliği ve gerçeğe uygunluğu daha da önem kazanmıştır. Bu tezin amacı maddi duran varlıkların değerlemesinin VUK ve TMS hükümleri çerçevesinde karşılaştırılmasını yapmak ve değerlemenin önemini vurgulamaktır. Bu amaç çerçevesinde; bu iki düzenlemedeki değerleme farklılıklarının ortaya çıkartılarak, bu farkların giderilmeye çalışılması, işletme ve bilgi kullanıcıları için yararlı olacaktır. Tezin ikinci bölümünde konuya ilişkin genel düzenlemeler ele alınmıştır. Üçüncü ve dördüncü bölümlerinde TMS 16 ile Vergi Usul Kanunu açısından maddi duran varlıkların değerleme hükümleri incelenmiştir. Beşinci bölümünde bu hükümlerin karşılaştırılması yapılmıştır. Altıncı bölümde ise, muhasebeleştirme sonrası maddi duran varlıkların değerlemesi yapışmış ve Türkiye Muhasebe Standartları değerleme yöntemlerine göre muhasebeleştirilmesine yönelik bir uygulama yapılmıştır.Master Thesis Maddi olmayan duran varlıklar ile ilgili Türkiye'deki düzenlemelerin incelenmesi ve bir uygulama(2014) Ertem, Bertan; Azaltun, MuratKüreselleşmenin etkisiyle işletmeler finansal tablolarını daha net, anlaşılır ve gerçeği yansıtacak şekilde sunmaya çalışmaktadırlar. Bunu gerçekleştirmek için, işletmeler varlıklarının tespiti ve değerlemesinde TMS/TFRS'ye uygun raporlama yapmak durumundadırlar. Maddi olmayan duran varlıklar fiziki olarak görünmeseler bile günümüzde teknolojik, ekonomik ve ticari gelişmelere bağlı olarak işletmelerin gelişmesi bakımından önemli bir yer tutarlar. Maddi olmayan duran varlıkların finansal tablolarda doğru, güvenilir ve gerçeği yansıtır şekilde yer alması bilgi kullanıcıları için son derece önemlidir. Bu çalışmada, işletmeler için önemli yer tutan maddi olmayan duran varlıkların 'Türkiye Muhasebe Standartları' ve 'Türk Vergi Mevzuatı' karşılaştırmalı olarak incelenmiş, benzerlikleri ve farklılıkları ortaya konmuştur. Aynı zamanda bir anonim şirketteki maddi olmayan duran varlıkların dışarıdan satın alma, devlet teşviği yoluyla elde etme, takas yoluyla elde etme, işletme içinde elde etme, yeniden değerleme ve itfa işlemlerinin Vergi Usul Kanunu ve Uluslararası Finansal Raporlama Standartları açısından muhasebeleştirme uygulamalarına yer verilmiştir.Review Citation Count: 0METAVERSE ÇAĞINDA DİJİTALLEŞME VE MUHASEBE İLİŞKİSİ ÜZERİNE YENİ BİR YAKLAŞIM ÖNERİSİ: HİPER-MUHASEBE(2023) Tekbaş, İsmail; Azaltun, Murat; Aktaş, Arzu; Söylemez, Seda Yavuzaslan; Atasoy, AyşeTarih boyunca ortaya çıkan farklı teknolojiler kültürümüzü, inançlarımızı ve ya- şam tarzımızı değiştirmiş ve dönüştürmüştür. Bugün insanlar, seyahat etmek, oyun oynamak, alışveriş yapmak, kripto para birimleriyle ticaret yapmak gibi birçok günlük aktiviteyi dijital dünyada gerçekleştirebilmektedir. Tüm bu yeni teknolojiler ve yarat- tığı dijital ekonomi, muhasebecileri teknolojiyle ilgili yeni araçlar edinmeye zorla- makta ve böylece dijital sistem bilgisinin ötesinde daha önemli bir yere taşımaktadır. Yeni nesil teknolojilerin, önceki teknolojilerden farklı olarak önümüzdeki yıllarda muhasebenin tanımının, fonksiyonlarının ve temel kavramlarının yeniden belirlen- mesinde radikal bir etkiye sahip olacağı söylenebilir. Bu nedenle muhasebe, sanal dünyayı daha gerçek ve gerçek dünyayı sanal deneyimle daha zengin bir hale getiren bu yeni dünya düzenini desteklemeye hazır olmalıdır. Bu çalışmanın amacı; metaverse, web 3.0, blockchain ve kripto paralar gibi yeni nesil teknolojilerin muhasebe üzerinde yarattığı değişikliklerin yeni bir kavramla ele alınabileceğini tartışmaya açmak ve geleneksel muhasebeden hiper-muhasebe- ye dönüşümü literatürdeki teoriler çerçevesinde açıklamaya çalışmak tır. Bu doğrultuda yeni nesil muhasebe sorunlarına yönelik farklı bir çözüm önerisi olarak hiper-muhasebe kavramının tanımı, gerekliliği ve kapsamı teorik olarak belirlenmeye çalışılmıştır.Master Thesis Otomotiv sektöründe TMS 18 hasılat standardı açısından bilanço dipnot analizi(2018) İsmailoğlu, Öykü Mukaddes; Azaltun, MuratAraştırmanın temel amacı, Türk otomotiv sektöründe faaliyet gösteren üç önemli otomotiv işletmesinin temel finansal tablolarındaki TMS 18 hasılat standardı kapsamında verilen dipnot açıklamalarını karşılaştırmalı bir şekilde değerlendirmektir. Nitel araştırma yöntemi kullanılarak yapılan araştırmanın örneklemini Türkiye'de otomotiv sektöründe faaliyet gösteren Ford Otomotiv Sanayi A.Ş., TOFAŞ Türk Otomobil Fabrikası A.Ş. ve Otokar Otomotiv ve Savunma Sanayi A. Ş. isimli şirketler oluşturmaktadır (Web_24, 2018). Araştırma verileri ise seçilen bu şirketlerin 2013-2017 yıllarında yayınladıkları konsolide finansal tabloları ve bağımsız denetim raporlarıdıer. Söz konusu raporlar 'Kamuoyu Açıklama Platformu' (KAP) ile işletmelerin web sitelerinin 'yatırımcı ilişkileri' sayfasından toplanmıştır. Toplanan veriler doküman incelemesi ve içerik analizi yoluyla incelenerek literatür incelemesi sonucunda ulaşılan bilgiler ışığında değerlendirilmiştir. Araştırma sonucunda üç şirketinde gerek finansal tablolarında gerekse bağımsız mali denetim raporlarında TMS kapsamında uymakla mükellef oldukları dipnot açıklamalarına yer verdikleri; ancak TMS 18 ile düzenlenen 'Hasılatın Muhasebeleştirilmesi' kapsamında verilmesi önerilen dipnot açıklama sistematiğine hem içerik hem de şekil yönünden yeterli düzeyde önem vermedikleri anlaşılmıştır. Bilgi kullanıcıları ve yatırımcılar açısından hayati öneme sahip olan dipnot açıklamalarında yeterince net, kolay anlaşılır ve doyurucu nitelikte bilgi vermekten kaçınan her üç işletmenin bağımsız denetim raporlarında ise bu yetersizliğin ve uyumsuzluğun 'sorun' olarak görülmediği anlaşılmıştır. Son olarak araştırma kapsamında ulaşılan bulgulara göre gerek işletme finansal birimlerine, ulusal muhasebe standartlarını geliştirmekle mükellef olan kamu otoritelerine ve gelecekte bu araştırmayla aynı konuda araştırma yapmayı planlayan araştırmacılara yönelik bazı önerilerde bulunulmuştur. Anahtar Kelimeler: Türkiye Muhasebe Standartları, TMS 18 Hasılat, TFRS Müşteri Hizmetlerinden Hasılat, Finansal Durum Tablosu, Dipnotlar. Tarih : 25.06.2018Article Citation Count: 15Role of information systems in supply chain management and its application on five-star hotels in Istanbul(Emerald Group Publishing Ltd, 2012) Kaya, Ergun; Azaltun, Muratbecause customer satisfaction is dependent on the efficiency of supply chain activities. Hotels are operations where personal guest satisfaction is a major priority. A large and diverse range of supply factors are gathered according to the requirements of guests, and then service is provided. The purpose of this paper is to examine the relationship of SCM and information system (IS) in five-star hotels. Design/methodology/approach - Data were collected from senior management and relevant department authorities of five-star hotels in Istanbul by asking them open-ended questions. The findings were evaluated with descriptive analysis and different conditions of usage information systems in SCM were presented and then issues were determined. Findings - The findings were evaluated in five groups; four of them being: First, purchasing, inventory management, warehousing, customer relationship and service production processes in these enterprises are mainly being carried out by conventional methods. Second, internet is being used instead of fax as a means of communication in the supply chain. Third, respondents say that the use of information systems is reflected in the speed, reliability, easy access, low cost applications and time saving within the supply chain process. Fourth, Netsis program is the most frequently used and the advantage of its ERP applications are also being used. Research limitations/implications - The findings were evaluated by descriptive analysis method. Because of the low number of participants, statistical analysis does not give meaningful results. Consistency of responses given by participants is tested by the investigation of cross relations between the questions. Originality/value - In this paper, the supply chain structure in hotels, and supply chain information systems are being examined through the interactions of the members. To achieve this goal, the relationship between information systems and the supply chain structure has been established and the role of information systems in SCM is determined with the help of corporate information systems.