Bebeklik ve erken çocukluk döneminde gelişimsel risk tespiti için sosyal iletişim alan tarama testi (SİATT) geçerlilik, güvenilirlik ve norm çalışması
No Thumbnail Available
Date
2011
Authors
Journal Title
Journal ISSN
Volume Title
Publisher
Abstract
Bebeklik ve erken çocukluk döneminde gelişimsel sorunlar yeteri kadar tespit edilememekte, bu durum hem bireysel hem de toplumsal düzeyde pek çok soruna yol açmaktadır. Bu dönem içerisinde doğru ölçeklerin kullanılması ile gelişimsel sorunların erken tespiti ve erken müdahale imkanı sağlanmakta, beraberinde birey için daha olumlu bir gelecek imkanı sağlanabilmektedir. Ancak ülkemizde bebeklik ve erken çocukluk döneminde erken tespit imkanı sağlayabilecek teknik özellikleri yüksek gelişim tarama testleri yeteri kadar mevcut değildir. Çalışmanın amacı bebeklik ve erken çocukluk dönemi için yeni bir gelişim tarama testi geliştirmektir. Sosyal İletişim Alan Tarama Testi (SİATT) 6-24 ay arası çocukların sosyal iletişim alan becerilerini ölçmeyi amaçlayan bir testtir. Sosyal İletişim Alan gelişimsel sorunların erken tespit edilebilmesi açısından öngörü değeri yüksek olan becerileri kapsamaktadır. Araştırma Istanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı Enstitüsünde gerçekleşmiştir. Örneklem grubu 6-24 ay arası 432 çocuk ve ailesinden oluşmuştur. 310 çocuk ve ailesi ile norm çalışması, 60 çocuk ve ailesi ile ise ölçüt geçerliliği çalışması yapılmıştır. Denver Gelişim Tarama Testi II (DGTT-II) ve M-CHAT testleri ölçüt geçerliliği çalışması için kullanılan testlerdir.SİATT 43 maddelik ebeveyn bildirimli bir testtir. İç tutarlılık değerleri yüksek olup, tüm test için ? 0.962, birinci ve ikinci faktörler için sırasıyla, 0.961 ve 0.811 olarak belirlenmiştir. 6-24 ay arası çocuklar için test maddelerinin norm değerleri belirlenmiştir. Örneklemin % 28,2' si yani 310 çocuktan 84'ü gelişimsel olarak riskli olarak belirlenmiştir. Bu bulgu literatürde belirtilen bebeklik ve erken çocukluk döneminde her dört çocuktan birinin gelişim sorunu olduğu bulgusu ile paralellik göstermektedir. DDGTT ?II ile karşılaştırıldığında SİATT'ın duyarlılığı 0,6, özgüllüğü 0.71 olarak belirlenmiştir. Bu değerlere göre SİATT orta düzeyde teknik özellikler gösteren bir test olarak belirlenmiştir. Ancak DGTT-II pek çok olumsuz teknik özellikler içermektedir ve çalışmanın varsayımlarından biri de SİATT'ın DGTT-II ile uyum göstermeyeceğidir. Ölçüt geçerliliği çalışmasında kullanılan bir diğer test ise M-CHAT'dir. SİATT, M-CHAT ile karşılaştırıldığında duyarlılığı 1, özgüllüğü ise 0, 84 olarak belirlenmiştir. Bu değerler göre ise SİATT yüksek teknik özelliklere sahip bir test olarak belirlenmiştir. SİATT `ın M-CHAT'e oranla güçlü yanları daha fazla beceriyi kapsaması nedeniyle farklı gelişimsel sorunları da tespit edebilme imkanının olabilmesi ve daha erken yaşlardan itibaren kullanılabilmesidir. SİATT ayrıca çok risk etkeni taşıyan çocukları az risk etkeni taşıyan çocuklardan ayırt edebilmiş ve bir anlamda risk etkenlerinin kümülatif etkisinin gelişimsel durum üzerindeki olumsuz etkisi görüşü desteklenmiştir.Sonuç olarak SİATT, bebeklik ve erken çocukluk döneminde gelişimsel riskin tespit edilebilmesi amacıyla, çocuk doktorları ve çocuk ile ilgilenen diğer uzmanların kullanabileceği güvenilir bir test ve aynı zamanda müdahale programı hedeflerinin planlanmasında kullanılabilecek önemli bir araç olarak kabul edilebilir.
Developmental delays are seriously underidentified in early childhood. Failure to detect developmental problems can cause serious problems both at individual and community levels. Identification of developmental disorders in early childhood can lead to timely intervention and better outcomes. Early diagnosis and referral for intervention is possible with appropriate tools for screening .However there is a lack of sound developmental screening tools for infancy period in Turkey . Aim of this research was to develop a new screening instrument for infancy period (Screening Social-Communicative Area in Infancy - SSCAI) . SSCAI aims to screen social-communicative area skills between 6-24 months of age. Social-communicative area has a very promising predictive value in terms of early identification of deveopmental disorders .The research was carried out in Istanbul University, Istanbul Medical Faculty Hospital, Overall 432 children aged between 6-24 months and their families constituted the study group. Of all 310 children and their families participated the normative study and 60 participated the concurrent validity study. Parents completed the SSCAI test while waiting for their appointment with their pediatricians. M-CHAT and Denver Developmental Screening Test (DDST) were given for concurrent validity study.SSCAI is a parent-reported test with 43 items and 2 factor structure. It has a strong internal consistency , is 0.962 with .961 and .811 for the factor I and II respectively. The normative data of social-communicative area skills were established for children between6-24 months of age. . Overall 84 out of 310 children (% 28.2) of the normative sample was identified as children who have ?risk? status for developmental disorders. This result is in parallel with literature which states that one out of four children has develeopmental problems in early childhood years. When compared with DDST, SSCAI had a sensitivity value of 0.6 and specificity value of 0.71 The validity study of SSCAI with DDST showed low psychometric properties in terms of SSCAI, which was an expected result. Since DDST is known as a test with low pychometric features it was hyphotesized that SSCAI wouldn?t correlate with it. When compared with M-CHAT, SSCAI had a sensitivity value of 1 and specificity value of 0.84. According to the results of concurrent validity study with M-CHAT, SSCAI had a very good psyhometric properties. The advantages of SSCAI over M-CHAT is that it focuses on a wider array of skills hence might cover broader problems and can be used much earlier which can yield earlier identification of risk status. SSCAI was also able to distinguish risk (+) children from risk (-) children which proves that risk factors had a cumulative negative effect on developmental status. It is believed that SSCAI is a promising instrument both for the pediatricians and clinicians to identify children who have risks for developmental disorders in infancy and for further intervention program planning.
Developmental delays are seriously underidentified in early childhood. Failure to detect developmental problems can cause serious problems both at individual and community levels. Identification of developmental disorders in early childhood can lead to timely intervention and better outcomes. Early diagnosis and referral for intervention is possible with appropriate tools for screening .However there is a lack of sound developmental screening tools for infancy period in Turkey . Aim of this research was to develop a new screening instrument for infancy period (Screening Social-Communicative Area in Infancy - SSCAI) . SSCAI aims to screen social-communicative area skills between 6-24 months of age. Social-communicative area has a very promising predictive value in terms of early identification of deveopmental disorders .The research was carried out in Istanbul University, Istanbul Medical Faculty Hospital, Overall 432 children aged between 6-24 months and their families constituted the study group. Of all 310 children and their families participated the normative study and 60 participated the concurrent validity study. Parents completed the SSCAI test while waiting for their appointment with their pediatricians. M-CHAT and Denver Developmental Screening Test (DDST) were given for concurrent validity study.SSCAI is a parent-reported test with 43 items and 2 factor structure. It has a strong internal consistency , is 0.962 with .961 and .811 for the factor I and II respectively. The normative data of social-communicative area skills were established for children between6-24 months of age. . Overall 84 out of 310 children (% 28.2) of the normative sample was identified as children who have ?risk? status for developmental disorders. This result is in parallel with literature which states that one out of four children has develeopmental problems in early childhood years. When compared with DDST, SSCAI had a sensitivity value of 0.6 and specificity value of 0.71 The validity study of SSCAI with DDST showed low psychometric properties in terms of SSCAI, which was an expected result. Since DDST is known as a test with low pychometric features it was hyphotesized that SSCAI wouldn?t correlate with it. When compared with M-CHAT, SSCAI had a sensitivity value of 1 and specificity value of 0.84. According to the results of concurrent validity study with M-CHAT, SSCAI had a very good psyhometric properties. The advantages of SSCAI over M-CHAT is that it focuses on a wider array of skills hence might cover broader problems and can be used much earlier which can yield earlier identification of risk status. SSCAI was also able to distinguish risk (+) children from risk (-) children which proves that risk factors had a cumulative negative effect on developmental status. It is believed that SSCAI is a promising instrument both for the pediatricians and clinicians to identify children who have risks for developmental disorders in infancy and for further intervention program planning.
Description
Keywords
Nöroloji, Psikoloji, Neurology, Psychology, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases