Tekni̇k ve endüstri̇ meslek li̇sesi̇ öğrenci̇leri̇ni̇n i̇ş sağlığı ve güvenli̇ği̇ kültürüne bakış açısı

No Thumbnail Available

Date

2015

Journal Title

Journal ISSN

Volume Title

Publisher

Open Access Color

OpenAIRE Downloads

OpenAIRE Views

Research Projects

Organizational Units

Journal Issue

Abstract

Medeniyet insanla başlar. İnsanı, özelde kişiyi dikkate almadan hiçbir çalışma yapamayız. Baş döndürücü bir hızda ilerleyen değişim ve dönüşüm rüzgarları içerisinde özne yine insandır. Ne kadar yeni üretim veya teknoloji buluşları ve açılımları yapsak ta insan yine olmazsa olmazıdır sistemin. Çünkü en karmaşık yapı aslında insanın kendisidir ve sınırlarını yine insan belirler. İçinde insan olmayan hiçbir sistem başarılı olamaz, yani insan hep öznedir. İnsanlar çoğaldıkça daha çok üretme gereği hissetmiş ve yeni buluşlar, gelişmeler, sanayinin doğuşuna sebebiyet vermiştir. Gelişmişlik diye tabir edebileceğimiz seviyenin göstergelerinden en önemlisi insan yaşam kalitesinin ve insan hayatının ne derece önemsendiğidir aslında. On yıllardır hep söylenen ve daha uzun bir süre daha söylenecek olan gelişmekte olan bir ülkenin insanları için de en önemli öğe yine yaşam kalitesidir. Yaşam kalitesinin arttırılması, bireyin algılarıyla alakalıdır aslında. Bireylerin dünyayı anlama, tanıma, yorumlama, istekte bulunma ve gerçekleştirme çabaları algılamanın en önemli bileşenleridir. Bu bileşenleri geliştirmenin temelinde ise iyi bir eğitim organizasyonu yatmaktadır. Eğitimin çeşitliliği, kalitesi , ulaşılabilir olması, en önemlisi de fırsat eşitliği gibi evrensel ve mantıksal normlarla yürümesi gerekmektedir. Ülkemizin gelişmekte olan bir ülke statüsünden çıkarak gelişmiş bir ülke olabilmesinin en önemli ayaklarından bir tanesi eğitim, diğeri ise sanayileşmedir. Sanayileşme, kalkınmanın en önemli unsurlarından biridir. Bu sebeple, ülkemizde hizmet ve üretim alanlarında teknolojik gelişmelere uyumlu, mesleki ve teknik bilgi ve becerilerle donatılmış insan kaynağına ihtiyaç duyulmaktadır. Bu ihtiyacı karşılamak için, çağdaş teknoloji metotlarını bilen, yorumlayan, kullanan, geliştiren ve yeniliklere uyum sağlayan vasıflı insan gücünün yetiştirilmesi için ülkemizde de mesleki ve teknik eğitim kurumları kurulmuştur. İş hayatının ihtiyaç duyduğu nitelikli insan gücünün işletmelerle iş birliği yapılarak yetiştirilmesi, mesleki ve teknik eğitim sistemi bütünlüğü içerisinde desteklenerek geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması gerekmektedir. Bu sebeple mesleki ve teknik öğretim, kalkınmanın hızlandırılması, istihdamın artırılması ve ülkenin rekabet gücünün yükseltilmesi yönünden kritik öneme sahiptir. Bu önemin, toplumun her kesimine kavratılması gerekmektedir. Son yıllarda özellikle gelişmiş ülkelerin izlediği iş sağlığı ve güvenliği politikaları, çalışanların katılımını sağlayarak bütün ilgili tarafları bir araya getiren, risk önleme kültürünün gelişimi ve risklerin önceden tahmin edilerek kontrol altına alınmasını esas alan, koruyucu yaklaşımlara dayanmaktadır. Bu politikalarda önemle vurgulanan bir diğer husus da, eğitim ve korunma kültürünün, çalışma yaşamında kalite ve verimliliğin sağlanması ve sürdürülmesinde en temel unsur olduğu, bu nedenle küçük yaşlardan itibaren iş sağlığı ve güvenliği konusunda eğitim ve duyarlılığın artırılması gerekliliğidir. Özellikle gençlerin çalışma hayatında eğitim, deneyim, iş sağlığı ve güvenliği bilinci eksikliği, risk almaya meyilli oluşları, dikkatlerinin çabuk dağılması, fiziksel, zihinsel ve ruhsal yönden gelişmelerini tamamlamamış olmaları gibi nedenler göz önüne alınarak, yetişmekte olan nesillere çağdaş düzeyde bir davranış eğitimi ve teknik teknoloji eğitimi verilmelidir. Bu eğitimler çalışanları da kapsayacak şekilde mesleki bilinç eğitimleriyle desteklenerek ortak bir iş sağlığı ve güvenliği kültürü oluşturulmalıdır. Araştırmanın birinci bölümünde; araştırma konusu, araştırma amacı, araştırma problemi, araştırma soruları ve araştırmanın sınırlılıkları açıklanmaktadır. Araştırmanın ikinci kısmında, yapılan literatür taramaları sonucunda elde edilen konu ile ilgili kaynaklar değerlendirilmiştir. Bu bölümünde başlangıç aşamasında oluşturulan araştırma soruları çerçevesinde konunun kavramsal çerçevesi ortaya koyulmuştur. Araştırmanın üçüncü bölümde araştırmanın yöntemine ilişkin açıklamalar yapılmıştır. Bu bölümde konu seçimi, araştırmanın modeli, çalışma gerçekleştirilirken kullanılan yöntem ve teknikler, çalışma grubu ile veri toplama araçları hakkında bilgiler verilmektedir. Dördüncü bölümde ise elde edilen bulgular irdelenmiş, bağımlı ve bağımsız değişkenlerin tek tek analizleri yapılmıştır. Araştırmanın beşinci bölümünde ise sonuç ve önerilere yer verilmiştir. Anahtar Kelimeler: Risk algısı, Meslek liseleri, İş Sağlığı ve Güvenliği, Risk kültürü.
Civilizations starts with the people. If we do not take into account the person as an individual, we cannot accomplish anything. In this changing and developing world, the subject is always the human. No matter how many new inventions we make or how much the tenchnology grows, the essential one for the system is always the human. Because the most complex structure is the human himself, and again he defines his limits. Nothing which does not involve the human can be successful, which means human is always the subject. People have felt the necessity to proliferate and produce more new inventions and developments, and the emergence of industrial era was inevitable, actually the most important indicator of this is how much we care about the quality of human life and life standards. For decades, it has always been said, and will continue to be said that for a developing country the most important element is the quality of life. Improving the quality of life is actually bound to the individual's perception. Individuals understanding of the world, how they see or interpret, and their desire to act are the most important components of the detection. On the basis of the development of these components is a good education organization. The quality of education, diversity, being accessible, most importantly, equal opportunities, such as universal and logical norms need to be provided. One of the most important pillars for eventually becoming a developed country is the education, and the other is industrialization. Industrialization is one of the most important aspects of development . Therefore, people who are consistent with the technological developments and production services, also equipped with professional and technical skills and knowledge are needed. To meet this need, vocational and technical training institutions are founded in order to train students, so that they will be the skilled manpower and able to know the methods of modern technology, review, use, develop and innovate to adapt to our country. To be trained in company with the cooperation of qualified manpower for the bussiness life, vocational and technical education system are needed to develop within the integration and dissemination . This is why vocational and technical education has a critical importance for accelerating the development, in terms of raising the employment and increasing the country's competitiveness. This importance should be realized by every sector of society. In recent years, Occupational health and security policies pursued in particular by developed countries, bringing together all interested parties by ensuring the participation of employees, is based on the preventive approach which risk prevention culture is in the development and controled by anticipating risks basis . Also it emphasized that the other issues in this policy, education and preservation of culture, work life quality and ensuring the efficiency are the most fundamental elements in maintaining, therefore, there is an increasing need for education and awareness of occupational health and safety from an early age. x Especially young people, lacking of working life, education, experience, occupational health and safety awareness deficiency, being inclined to take risks, and quickly distracted, physical, or mentally not being developed must be taken into account a behavioral education in the contemporary level of the generations that are grown and maintenance technology should be taught. These trainings for employees in common occupational health and safety culture should be supported by the awareness of vocational training. In the first part of the research study, research goal, research problem, describes the limitations of the research questions and research are explained. Resources obtained from the literature on the subject made in the second part of the study were evaluated. In the framework of the research questions in this section were created in the initial phase set out the conceptual framework of the subject. Information on the third part of the research method of the study was conducted. In this section, topic selection, research models, methods and techniques used while working, presents information about data collection tools with a working group. In the fourth chapter elaborates the results obtained, the individual analysis of dependent and independent variables were performed. In the fifth part of the research, the discussions and suggestions are included. Keywords: risk perception, vocational schools, Occupational Health and Safety, Risk culture.

Description

Keywords

Eğitim ve Öğretim, Education and Training

Turkish CoHE Thesis Center URL

Fields of Science

Citation

WoS Q

Scopus Q

Source

Volume

Issue

Start Page

End Page

249