Doktora Tezleri / Phd Degree Theses
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/20.500.14517/23
Browse
Browsing Doktora Tezleri / Phd Degree Theses by Author "Köklü, Muharrem"
Now showing 1 - 4 of 4
- Results Per Page
- Sort Options
Doctoral Thesis İlkokul müdürlerinin yönetim güvenilirliği davranışları ile öğretmenlerin iş doyumları arasındaki ilişkinin incelenmesi(2024) Becerikli, Esra; Köklü, Muharrem; Eğitim Bilimleri / Educational SciencesBu araştırmada ilkokul müdürlerinin yönetim güvenilirliği davranışları ile öğretmenlerin iş doyumu arasındaki ilişkinin ortaya çıkarılması amaçlanmıştır. Bu doğrultuda ilkokullarda çalışan öğretmenlere yönetim güvenilirliği davranış ölçeği ve iş doyumu ölçeği uygulanmıştır. Araştırmada nicel araştırma yöntemlerinden ilişkisel tarama modeli kullanılmıştır. Araştırmanın evreni 2021-2022 eğitim öğretim yılında Şişli, Beşiktaş, Kağıthane, Beyoğlu, Sarıyer, Beşiktaş ilçelerinde resmi ilkokullarda görev yapan ilkokul öğretmenleridir. Araştırmanın örneklemini basit tesadüfi örnekleme yöntemiyle seçilen 564 ilkokul öğretmeni oluşturmuştur. Araştırmanın verileri; araştırmacı ve danışman tarafından geliştirilen kişisel bilgi formu, yönetim güvenilirliği davranış ölçeği ve Minnesaota iş doyum ölçeği ile toplanmıştır. Veriler betimsel istatistikler (aritmetik ortalama, standart sapma) ve anlam çıkarıcı istatistikler (t-Testi, tek yönlü varyans analizi ve Pearson Korelayon) ile çözümlenmiştir. Araştırma sonucuna göre okul müdürlerinin yönetim güvenilirliği davranışları ile öğretmenlerin iş doyumunu arasında anlamlı ve pozitif yönlü bir ilişki olduğu görülmüştür.Doctoral Thesis Lise müdürleri ve öğretmenlerinin eğitimde yapay zekâ kullanılmasına ilişkin görüşleri(2023) Dülger, Eda Demir; Köklü, Muharrem; Eğitim Bilimleri / Educational SciencesBu araştırmanın amacı, resmi liselerde görev yapan öğretmenlerin eğitimde yapay zekâ kullanımına ilişkin görüşlerinin belirlenmesidir. Bu çalışma, 'Lise okul müdürleri ve öğretmenlerin Eğitimde Yapay Zekâya İlişkin Görüşlerini' incelemeye yönelik nitel ve nicel araştırma yöntemlerinin bir arada kullanıldığı karma yöntem araştırması olarak tasarlanmıştır ve araştırmada açımlayıcı sıralı desen tercih edilmiştir. Bu desende ilk aşamada nicel yöntemle toplanan veriler çözümlenir, ikinci aşamada ise nitel yöntemle toplanan veriler ile desteklenerek açıklanır (Creswell, 2003). Bu desenin genel amacı, nitel veriler ile nicel verilerin arasındaki ilişkileri açıklamaktır. Araştırmanın nicel boyutunda, araştırmanın amacına uygun olarak okul müdürlerinin ve öğretmenlerin 'eğitimde yapay zeka kullanımına ilişkin görüşlerini' incelemek için genel tarama modeli kullanılmıştır. Araştırmanın örneklemi İstanbul, Anadolu yakasında 7 ilçedeki liselerde görev yapan toplamda 503 okul müdürü ve öğretmenden oluşmaktadır. Nicel veriler, okul müdürleri ve öğretmenlerin görüşlerini belirlemek için araştırmacı tarafından geliştirilen 'Eğitimde Yapay Zekâ Görüş Ölçeği' ile elde edilmiştir. Araştırma neticesinde ölçeklerden toplanan verilerin tümü, SPSS 21 paket programı ile çözümlenmiştir. Nitel boyutta ise, nitel araştırma desenlerinden olgu bilim deseni kullanılmıştır. Olgubilim deseni farkında olduğumuz, ancak derinlemesine ve ayrıntılı bir anlayışa sahip olmadığımız olgulara odaklanmaktadır. Bize tümüyle yabancı olmayan, aynı zamanda da tam anlamını kavrayamadığımız olguları araştırmayı amaçlayan çalışmalar için olgubilim uygun bir araştırma zemini oluşturur (Yıldırım ve Şimşek, 2008). Nitel boyut kapsamında yapılan yarı yapılandırılmış görüşmeler, 7 okul müdürü ve 7 öğretmen ile gerçekleştirilmiş ve MAXQDA 22-Hiyerarşik Kod-Alt Kod Modeli kullanılarak metin analizleri yapılmış, 'Görsel Araçlar' ile haritalandırılmıştır. Yapılan analizler sonucunda beş ana tema ve 25 alt tema elde edilmiştir. Araştırmanın nicel bulguları incelendiğinde, okul müdürleri ve öğretmenler yapay zekâ kavramını sıklıkla yüksek seviye teknoloji olarak tanımladıkları sonucuna varılmıştır. Ancak, yapılan görüşmelerde elde edilen veriler, yüksek seviye teknolojiden kasıtlarının insan benzeri robotlar olduğunu ortaya koymuştur. Araştırma sonucuna göre, okul müdürleri ve öğretmenlerin yapay zekâ kavramını tanımlamaları ile cinsiyet, okul türü ve eğitim düzeyi değişkenleri arasında istatistiki açıdan anlamlı bir ilişkiye rastlanmazken, görev, yaş ve kıdem değişkenleri alt boyutlarında anlamlı ilişkiye rastlanmıştır. Yapay zekânın faydaları boyutunda elde edilen sonuçlar okul müdürleri öğretmenlerin yapay zekayı faydalı buldukları yönündedir. Analiz sonuçlarına göre, yapay zekânın faydalı olduğu görüşü yaş, kıdem değişkenleri ile anlamlı bir ilişkiye sahip olduğu sonucuna ulaşılırken, cinsiyet, eğitim düzeyi, okul türü değişkenleri ile anlamlı bir ilişkiye rastlanmamıştır. Okul müdürü ve öğretmenlerin yapay zekânın zararlarına ilişkin görüşleri incelendiğinde, yapay zekânın duygu yoksunu bir eğitim ortamına sebep olabileceği ve eğitimde etik boşluk yaratabileceği görüşünde olduklarını ortaya çıkmaktadır. Ayrıca bulgular sonucunda cinsiyet, görev, okul türü değişkenleri ile yapay zekânın zararları boyutu arasında farklılığa rastlanmamıştır. Ancak, yaş, eğitim düzeyi ve kıdem değişkenleri ile ilişkiye rastlanmıştır. Nitel boyutta elde edilen verilerin analizi sonucunda ise beş ana tema elde edilmiştir. Bunlar: yapay zekânın anlamı, yapay zekanın kişide uyandırdığı duygular, yapay zekanın gerekliliği, yapay zekanın faydaları ve yapay zekanın mesleki riskleridirDoctoral Thesis Öğretmenlerin algılarına göre yönetici söylemleri ile öğretmenlerin örgütsel bağlılıkları arasındaki ilişki(2022) Dinler, Caner; Köklü, Muharrem; Eğitim Bilimleri / Educational SciencesBu araştırmanın amacı, devlet ilkokul, ortaokul ve liselerinde görev yapan öğretmenlerin algılarına göre yönetici söylemleri ile öğretmenlerin örgütsel bağlılıklarının düzeyini, öğretmen algılarının, öğretmenlerin bazı kişisel değişkenlerine göre anlamlı farklılık gösterip göstermediğini belirlemek; yönetici söylemlerine ilişkin algılar ile örgütsel bağlılık arasındaki ilişkiyi ve söylemlerin örgütsel bağlılığı ne kadar yordadığını ortaya koymaktır. Bu çalışma, genel tarama modellerinden tekil ve ilişkisel tarama modelleri olarak tasarlanmıştır. Araştırmanın örneklemi farklı büyüklükteki 60 okulda görev yapan ve tabakalı örnekleme yöntemi ile seçilen 469 öğretmen oluşturmaktadır. Araştırma kapsamında elde edilen veriler, örgütsel bağlılığı ölçmek için Allen ve Meyer (1990) tarafından geliştirilen; Meyer, Allen ve Smith (1993) tarafından yeniden gözden geçirilen, Dağlı, Elçiçek ve Han (2018) tarafından Türkçe'ye uyarlanan 'Örgütsel Bağlılık Ölçeği (ÖBÖ)' kullanılmıştır. Yönetici söylemlerini ölçmek için araştırmacı tarafından geliştirilen 'Yönetici Söylemleri Ölçeği' kullanılmıştır. Araştırma neticesinde ölçeklerden toplanan verilerin tümü, SPSS 21 paket programı ile çözümlenmiştir. Araştırma bulguları incelendiğinde yönetici söylemlerinin örgütsel bağlılığı yordadığı gözlenmiş olup, ilham verici yönetici söylemlerinin istatistiki olarak örgütsel bağımlılığı manidar bir biçimde etkilediği saptanmıştır. Araştırma sonuçlarına göre, yönetici söylemleri ile örgütsel bağlılık ve bu değişkenlerin alt boyutları arasında anlamlı ilişkiler olduğu saptanmıştır. Örgütsel bağlılık ile Yönetici Söylemleri Ölçeğinin ilham verici söylem alt boyutu arasında olumlu yönde orta düzeyde, eleştirel söylem ve ben dili boyutları arasında ise olumsuz yönde düşük düzeyde bir ilişkinin var olduğu saptanmıştır. Öğretmenlerin yönetici söylemlerine ilişkin algıları 'branş, medeni durum ve öğrenim durumu' değişkenlerine göre anlamlı bir farklılık göstermediği saptanmamıştır. Ayrıca çalışmaya katılan kadın katılımcıların eleştirel söylem düzeyleri erkek katılımcılara oranla daha yüksek olduğu görülmüştür. Araştırma sonuçlarına göre öğretmenlerin örgütsel bağlılıklarına ilişkin algıları 'cinsiyet, branş, medeni durum öğrenim durumu' değişkenlerine göre anlamlı bir farklılık göstermediği görülmektedir. Araştırma neticesinde gerçekleştirilen öğretmenlerin mesleki kıdemine göre örgütsel bağlılığa ilişkin betimsel istatistik bulguları sonucunda; 31-40 yaşındaki öğretmenlerin duygusal bağlılık düzeylerinin 41-50 yaş ve 50 yaş üzeri öğretmenlerin duygusal bağlılık düzeylerinden anlamlı bir biçimde daha yüksek olduğu tespit edilmiştir. Örgütsel bağlılığın genelinde ve normatif bağlılık boyutlarında 11-20 yıl kıdeme sahip öğretmenlerin ortalamaları 1-10 yıl kıdeme sahip öğretmenlerin ortalamalarından yüksek olduğu saptanmıştır. Duygusal bağlılık boyutunda ise 11-20 yıl kıdeme sahip öğretmenlerin ortalamalarının 30 ve üzeri kıdeme sahip öğretmenlerin ortalamalarından anlamlı bir biçimde yüksek olduğu saptanmıştır.Doctoral Thesis Öğretmenlerin karara katılma durumu ve katılma isteği ile örgütsel yabancılaşma düzeyi arasındaki ilişkinin incelenmesi(2022) Acarbay, Faika Yelda; Köklü, Muharrem; Eğitim Bilimleri / Educational SciencesAraştırmanın amacı, okullarda öğretmenlerin karara katılma durumu ve isteği ile örgütsel yabancılaşma düzeyi arasındaki ilişkinin incelenmesidir. Bu araştırma nicel araştırma yöntemlerinden genel tarama yöntemi ile tasarlanmıştır. Araştırmanın örneklemini, İstanbul ili Avrupa yakasındaki liselerde görev yapan 477 öğretmen oluşturmaktadır. Verilerin toplanmasında, 'Karara Katılım Ölçeği', 'Örgütsel Yabancılaşma Ölçeği‟ ve demografik özelliklerden oluşan bir bilgi formu kullanılmıştır. Verilerin analizinde istatistiksel yöntemler olarak frekans, yüzde, aritmetik ortalama ve standart sapma kullanılmıştır. Değişkenler arasında farklılığı ortaya koyabilmek için ikili karşılaştırmalarda t-Testi, ikiden fazla değişken gruplarının karşılaştırılmasında tek yönlü varyans analizi (ANOVA) kullanılmıştır. Araştırmada değişkenler arasındaki ilişkiyi belirlemek amacıyla korelasyon analizinden, bağımlı değişkenin bağımsız değişkeni yordama düzeyini belirlemek için de regresyon analizinden yararlanılmıştır. 'Karara Katılım Ölçeği' içinde öğretmenlerin kararlara katılma durumları ve karara katılma isteklerine ilişkin algılarını saptamaya yönelik dört soru ve bu dört sorunun her birinin altında Hiç (1), Biraz (2), Oldukça (3) ve Çok (4) seçeneklerini içeren dörtlü bir ölçek yer almıştır. Bu araştırmada öğretmenlerin katılma durumlarını ve katılma isteklerini ölçmek amacıyla düzenlenen sorular kullanılmıştır. Araştırma sonucunda öğretmenlerin okullarda öğretim kararlarına katılma durum düzeyleri 'Biraz', öğretim kararlarına katılma istekleri ise 'Çok' seçeneklerinde; yönetim kararlarına katılma durum düzeyleri ise 'Biraz', yönetim kararlarına katılma istek düzeyleri de 'Çok' seçeneklerinde yoğunlaşmıştır. Öğretmenlerin okullarda öğretim kararlarına katılma durumlarına göre katılma istekleri, yönetim kararlarına katılma durumlarına göre de katılma istekleri anlamlı bulunmuştur. Öğretmenlerin karara katılma durumlarında cinsiyete göre; kadınların ortalaması erkeklerin ortalamasından anlamlı şekilde yüksektir. Araştırma sonucunda, yabancılaşma ölçeği toplam puanlarına göre öğretmenlerin 'nadiren' örgütsel yabancılaşma yaşadıkları sonucuna ulaşılmıştır. Yabancılaşma düzeyinin en fazla görüldüğü boyutlar sırasıyla; 'kuralsızlık, yalıtılmışlık, kendine yabancılaşma, güçsüzlük ve anlamsızlık' olarak tespit edilmiştir. Cinsiyete göre; yapılan analiz sonucunda güçsüzlük, kuralsızlık ve kendine yabancılaşma alt boyutlarında farklılıklar anlamlı bulunurken anlamsızlık, yalıtılmışlık alt boyutları ile ölçek toplam puanları için erkeklerin ortalaması kadınlardan anlamlı şekilde yüksek olduğu tespit edilmiştir. Okul statüsüne göre; yabancılaşma ölçeği güçsüzlük, anlamsızlık, kuralsızlık yalıtılmışlık, kendine yabancılaşma alt boyutları ve ölçek toplam puanı için resmi okulların ortalaması özel okul ortalamasından anlamlı şekilde yüksek olduğu belirlenmiştir. Analizler sonucunda karara katılma ölçeği durum toplam puanları ile yabancılaşma ölçeği tüm alt boyutları ve ölçek toplam puanları arasında negatif yönlü; karara katılma ölçeği öğretimsel karara katılma durum puanları ile yabancılaşma ölçeği tüm alt boyutları ve ölçek toplam puanları arasında negatif yönlü; karara katılma ölçeği yönetimsel karara katılma durum puanları ile yabancılaşma ölçeği tüm alt boyutları ve ölçek toplam puanları arasında negatif yönlü anlamlı ilişkiler saptanmıştır. Bu arastırma sonucunda, karara katılımın örgütsel yabancılaşmanın yordayıcısı olduğu tespit edilmiştir.