İnsülin Direnci Tanısı Almış Yetişkin Kadınlarda Beslenme Durumunun Değerlendirilmesi
dc.contributor.advisor | Küşümler, Aylin Seylam | |
dc.contributor.author | Seylam Küşümler, Aylin | |
dc.contributor.other | Beslenme ve Diyetetik / Nutrition and Dietetics | |
dc.date.accessioned | 2025-01-15T21:49:44Z | |
dc.date.available | 2025-01-15T21:49:44Z | |
dc.date.issued | 2024 | |
dc.department | Sağlık Bilimleri Enstitüsü / Beslenme Ana Bilim Dalı | |
dc.description.abstract | Çeşitli kronik metabolik hastalıklara zemin hazırlayan obezite özellikle insülin direnci için risk faktörü olarak bilinmektedir ve prevelansının hem dünyada hem de ülkemizde giderek arttığı görülmektedir. Bu çalışma özel bir sağlık kuruluşuna başvuran en az altı ay önce doktor tarafından konulmuş insülin direnci tanısı bulunan ve çeşitli seviyelerde obez olan 18-65 yaş aralığındaki 71 kadın bireyin tıbbi beslenme tedavisi uygulanmadan önce ve uygulanmaya başlandıktan bir ay sonra beslenme durumunun değerlendirilmesi amacıyla yapılmıştır. Katılımcılara sosyodemografik bilgiler, sağlık ve beslenme bilgileri, antropometrik ölçümler, besin tüketim sıklıkları, mevcut beslenme bilgilerini ölçen Sağlıklı Beslenmeye İlişkin Tutum Ölçeği (SBİTÖ) ve Üç Faktörlü Beslenme Anketi (TFEQ-18) uygulanmıştır. Beslenme durumlarını değerlendirmek için hasta dosyalarından biyokimyasal bulgulardan yararlanılmış ve tıbbi beslenme tedavisi öncesi üç günlük besin tüketim kayıtları incelenmiştir. Katılımcıların BKİ ortalaması 35,23±4,62 kg/m2'dir (p<0,05). Katılımcıların tıbbi beslenme tedavisi almadan önceki alışkanlıkları incelendiğinde insülin direnci tanısına uygun beslenmedikleri, kan glukozu regülasyonu için önerilen dengeli ve düzenli beslenme protokolüne uymadıkları ve sedanter bir yaşam tarzı benimsedikleri görülmüştür. Özellikle porsiyon kontrolüne dikkat etmemeleri ve besin örüntüsünde herhangi bir kısıtlama yapmamalarının sonucu olarak tüm katılımcılarda çeşitli seviyelerde obezite olduğu saptanmıştır. Besin seçimlerine bakıldığında basit karbonhidrat ve yağ oranı yüksek bir beslenme modeli benimsedikleri görülmüştür. Katılımcıların TBT öncesindeki SBİTÖ puan ortalaması 41,94 iken TBT sonrasında 91,21 olduğu ve TBT öncesinde sağlıklı beslenme konusunda yeterince bilgi sahibi olmadıkları tespit edilmiştir (p<0,05). Katılımcıların günlük diyetle aldıkları enerji, karbonhidrat, yağ, protein, kolesterol ve birçok vitamin ve mineralin önerilenden yüksek olması kontrolsüz yeme, dengesiz ve düzensiz beslenme örüntüsü ile ilişkilendirilmiştir. TFEQ-18 ölçeğine göre ise TBT öncesinde kontrolsüz yeme, duygusal yeme, bilişsel kısıtlama, açlığa duyarlılık puanları sırasıyla 14.61, 8.97, 10.58, 11.25, iken TBT sonrasında sırasıyla 8.69, 6.13, 20.45, 6.65, olduğu tespit edilmiş özellikle TBT öncesi bilişsel kısıtlama puanları TBT sonrasına göre düşük bulunmuştur (p<0,05). TBT öncesi dönemde Kötü Beslenme Alışkanlığı alt boyutu ile HOMA-IR değeri arasında hesaplanan -0,245 korelasyon katsayısı ile istatistiksel olarak anlamlı, düşük düzeyli ve negatif yönlü bir ilişki tespit edilmiştir (p<0,05). Bireylerin beslenme konusunda bilgi düzeylerinin artırılmasının TBT sonrası SBİTÖ ve TFEQ-18 bilişsel kısıtlama alt boyutu puan artışıyla ölçek puanlarına yansıdığı görülmektedir. Her iki ölçek sonuçları katılımcıların TBT müdahelesi öncesinde bilgi düzeylerinin yetersiz olduğunu ve IR tanısına uygun beslenmediklerini göstermektedir. Bir aylık TBT ve görüşmelerde yapılan bilgilendirmelerle beslenme bilgi düzeyinde artış, vücut ağırlığında ve bel çevresi uzunluğunda azalma görülmüştür. Sonuç olarak IR'nin tedavisinde TBT'nin hem ağırlık kontrolünde hem de kan glukozu regülasyonu için gerekliliği doğrulanmaktadır. | |
dc.description.abstract | Obesity, which predisposes to various chronic metabolic diseases, is known as a risk factor for insulin resistance and its prevalence is increasing both in the world and in our country. This study was conducted to evaluate the nutritional status of 71 female individuals aged 18-65 years with various levels of obesity and insulin resistance diagnosed by a physician at least six months ago who applied to a private health institution before and one month after the start of medical nutrition therapy. Sociodemographic information, health and nutritional information, anthropometric measurements, food consumption frequencies, Attitudes Toward Healthy Eating Scale (AHAS) and Three-Factor Nutrition Questionnaire (TFEQ-18) were administered to the participants. Biochemical findings from patient files were utilized to assess nutritional status and three-day food consumption records before medical nutrition therapy were analyzed. The mean BMI of the participants was 35.23±4.62 kg/m2 (p<0.05). When the habits of the participants before receiving medical nutrition therapy were examined, it was observed that they did not eat in accordance with the diagnosis of insulin resistance, did not follow the balanced and regular nutrition protocol recommended for blood glucose regulation, and adopted a sedentary lifestyle. As a result of not paying attention to portion control and not making any restrictions in the food pattern, all participants were found to have various levels of obesity. Considering their food choices, it was observed that they adopted a dietary pattern high in simple carbohydrates and fat. The mean score of the participants' SBITÖ before TBT was 41.94, while it was 91.21 after TBT and it was determined that they did not have enough information about healthy nutrition before TBT (p<0.05). The fact that the participants' daily dietary intake of energy, carbohydrate, fat, protein, cholesterol and many vitamins and minerals was higher than recommended was associated with uncontrolled eating, unbalanced and irregular eating pattern. According to the TFEQ-18 scale, the scores of uncontrolled eating, emotional eating, cognitive restraint, and sensitivity to hunger were 14.61, 8.97, 10.58, 11.25, respectively before TBT and 8.69, 6.13, 20.45, 6.65, respectively after TBT, and especially the cognitive restraint scores before TBT were lower than after TBT (p<0.05). In the pre-TBT period, a statistically significant, low-level and negative correlation was found between the Bad Eating Habits sub-dimension and HOMA-IR value with a correlation coefficient of -0.245 (p<0.05). It is seen that increasing the knowledge level of individuals about nutrition is reflected in the scale scores with an increase in the scores of SBITÖ and TFEQ-18 cognitive restriction sub-dimension after TBT. The results of both scales show that the participants' knowledge level was insufficient before the TBT intervention and that they were not eating in accordance with the diagnosis of IR. After one month of TBT and interviews, there was an increase in nutritional knowledge and a decrease in body weight and waist circumference length. As a result, the necessity of TBT in the treatment of IR for both weight control and blood glucose regulation is confirmed. | en |
dc.identifier.pageno | 120 | |
dc.identifier.uri | https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=LY6e5xGA7WWUpEdrBmEPLlQjQrpbpqjlLpdVAb4nie61uQh1N1b7L78z4M8kV7O1 | |
dc.identifier.uri | https://hdl.handle.net/20.500.14517/7631 | |
dc.identifier.yoktez | https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=LY6e5xGA7WWUpEdrBmEPLlQjQrpbpqjlLpdVAb4nie61uQh1N1b7L78z4M8kV7O1 | |
dc.identifier.yoktezid | 906915 | |
dc.language.iso | tr | |
dc.subject | Beslenme ve Diyetetik | |
dc.subject | Nutrition and Dietetics | en_US |
dc.title | İnsülin Direnci Tanısı Almış Yetişkin Kadınlarda Beslenme Durumunun Değerlendirilmesi | |
dc.title | Evaluation of Nutritional Status in Adult Women Diagnosed With Insulin Resistance | en_US |
dc.type | Master Thesis | |
dspace.entity.type | Publication | |
relation.isAuthorOfPublication | 79eb489a-5843-475b-b962-df5cf9174590 | |
relation.isAuthorOfPublication.latestForDiscovery | 79eb489a-5843-475b-b962-df5cf9174590 | |
relation.isOrgUnitOfPublication | d52a8bdd-1f8b-4052-ae98-032b3ff7e4b9 | |
relation.isOrgUnitOfPublication.latestForDiscovery | d52a8bdd-1f8b-4052-ae98-032b3ff7e4b9 |