Master Thesis / Master Tezleri

Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/20.500.14517/2606

Browse

Now showing 1 - 8 of 8

İşletmeler arası rekabet avantajında zamana dayalı tedarik zinciri performansının rolü: Mobilya sektörü örneği
(2014) Uzunlar, Muhammet Bora; Acar, Avni Zafer
Son yıllarda bilgi teknolojilerindeki ve süreç geliştirme yöntemlerindeki gelişmelere paralel olarak, hammaddenin nihai ürünler halinde imal edildiği ve sonra müşterilere dağıtım yoluyla, parakende satış veya her ikisiyle teslim edildiği entegre bir sürecin yani Tedarik Zinciri Yönetiminin(TZY) önemi giderek artmıştır. Günümüzde ise TZY, bir yönetim disiplini olmuştur. Bu nedenle çalışmanın amacını, işletmelere rekabet avantajı sağlayan ürün döngü zamanlarını azaltan uygulamalarıyla tedarik zincirinin zamana dayalı performansının ölçülmesi oluşturmaktadır. Bu amaç doğrultusunda Kayseri Bölgesi'nde ki Mobilya sektöründe faaliyet gösteren firmalar üzerinde uygulanabilecek bir model oluşturulmuştur. Araştırma sonuçları, bilgi teknolojileri kullanımı ve süreç geliştirme çabalarının ortak etkileri ile rekabet avantajının zamana dayalı tedarik zinciri performansının geliştirilmesine dayanmaktadır. Anahtar Kelimeler: Tedarik zinciri yönetimi, bilgi teknolojisi, süreç geliştirme, rekabet avantajı, tedarik zincirinin zamana dayalı performansı.
Kümelenme stratejisi kapsamında bölgesel lojistik kümelenme potansiyeline yönelik araştırma ve lojistik kümelenme modeli önerisi: TR 21 Trakya bölgesi örneği
(2017) Alemdar, Ahmet; Acar, Avni Zafer
Lojistik ile ilişkili birçok firma ile lojistik operasyonların mekânsal yoğunlaşması olan lojistik kümelenmeler, lojistik altyapının gelişimi ve işbirliğine dayalı sinerji yaratılması lojistik firmalarının rekabet gücüne olumlu katkı yapmaktadır. Sektörel ve ulusal anlamda rekabet gücünü artırmak isteyen ülkeler lojistik sektöründe kümelenme stratejisini benimsemekte ve lojistik kümelerin kurulması çalışmalarını yürütmektedir. Lojistik faaliyetlerde ölçek ekonomileri (esas olarak direkt operasyonlu taşıma modları) ve yoğunluk ekonomilerinin (esas olarak konsolide taşımacılık modları) sağlanması ve intermodal/çok modlu taşımacılık sistemlerinin kullanımı ile yüksek güvenlikle daha hızlı ancak daha düşük maliyetli süreç yönetimi mümkün olmaktadır. Bu kapsamda, lojistik süreçlerin ve faaliyetlerin yoğunlaşma alanı olan lojistik kümelerin, ulaştırma altyapısı gelişmiş, üretim ve tüketim merkezlerine yakın, havalimanı ve limanlarına erişimi yüksek ve ulusal ve uluslararası taşımacılık koridorları üzerinde bulunan bölgelerde kurulmasının önemi büyüktür. Trakya bölgesi konumu itibariyle lojistik açıdan potansiyeli yüksek, sahip olduğu demiryolu, denizyolu, havayolu ve karayolu altyapısı ile intermodal taşımacılık sistemlerine uygun bir bölgedir. Bu çalışmada, sahip olduğu avantajlı lojistik unsurlara bağlı olarak lojistik sektöründe gelişime açık ve lojistik sektöründe kümelenme gelişimi açısından elverişli durumda olan Trakya bölgesinde lojistik kümelenme potansiyeli araştırılmış ve elde edilen sonuçlar ışığında Dünya genelinde uygulama örnekleri bulunan 5 farklı lojistik kümelenme modeli temelinde bölgeye yönelik lojistik kümelenme modeli önerisi ortaya konulması amaçlanmıştır.
Lojistik sektörü içerisinde lojistik köylerin yeri ve önemi
(2017) Çakmak, Mücahit; Acar, Avni Zafer
Küreselleşen dünyada lojistik sektöründeki faaliyetlerin önündeki sınırlar kalkmış ve lojistik sektörü büyük bir gelişim kaydetmiştir. Lojistik sektörü içerisinde lojistik köylerin yeri ve önemini belirlemek bu çalışmanın temel amacını oluşturmaktadır. Bu amaçla çalışmada literatür taraması ve anket uygulaması yöntemlerinden bir arada faydalanılmıştır. Elde edilen sonuçlara göre lojistik köy maliyeti azaltması, karlılığı artırması ve müşteri ilişkilerini geliştirmesi sebebiyle önemli bir konumdadır. Bunun yanı sıra hedef pazarlara kolay ulaşım, yeni pazarlama alanları oluşturma, ihracatı artırma gibi konular da lojistik köyleri önemli konuma getirmektedir. Araştırmada lojistik köy algısının yaş, eğitim durumu, çalışılan sektör gibi değişkenlere göre değiştiği, ancak personelin unvanına göre değişmediği sonucuna varılmıştır. Yapılan araştırmanın İstanbul ili sınırlarında gerçekleşmesi ve 100 katılımcıdan ibaret olması, bu çalışmanın sınırlılıklarını meydana getirmektedir. Anahtar Kelimeler: Lojistik, Lojistik sektörü, lojistik köyler. Tarih: 18 Eylül 2017
Tedarik zinciri uygulamalarının işletme performansına etkisi: Otel işletmelerinde bir araştırma
(2019) Gülsoy, Emin; Acar, Avni Zafer
Otel işletmeleri, müşteri bağımlılığını ve müşteri sadakatini sağlamak için müşteri istek ve ihtiyaçlarını tam zamanında karşılamayı hedeflemektedir. Bu hedefin gerçekleşmesi otel tedarik faaliyetlerinin başarısı ile doğrudan ilişkilidir. Otel tedarik faaliyetlerinin başarılı olabilmesi için ise otel işletmeleri doğru tedarik zinciri içinde yer alarak doğru tedarik zinciri uygulamalarına yönelmesi gerekmektedir. Bu çalışma da Bursa ilinde faaliyet gösteren otel işletmelerinin uyguladıkları tedarik zinciri uygulamalarının işletme performansı üzerindeki etkisinin ölçülmesi hedeflenmiştir. Yapılan araştırma sonucunda Tedarik zinciri uygulamaları kapsamında yer alan lojistik entegrasyon, teslimat uygulamaları ve bilgi teknolojileri kullanımının otel işletme performansı üzerinde anlamlı bir etkisi olduğu tespit edilmiştir. Fakat tedarik zinciri ortaklığı tedarik zinciri uygulamasının otel işletme performansı üzerinde anlamlı bir etki yaratmadığı gözlemlenmiştir. Bu durum otel işletmelerinin kalite, maliyet vd. tedarikçi seçim kriterlerinin etkin olması nedeniyle tedarik zinciri ortaklığı kurmak yerine tedarikçi çeşitliliği sağlayarak ihtiyaç durumuna göre tedarikçi temini gerekmesine dayandırılmıştır.
Teknoloji tabanlı kontrol sistemlerinin personelin bireysel performans, iş tatmini ve motivasyon üzerindeki etkileri: Taşımacılık sektöründe bir uygulama
(2016) Sevim, Elif; Acar, Avni Zafer; Köseoğlu, Ahmet Murat
Üretim ve pazarlama şirketlerinin, müşterilerine doğru zamanda, doğru fiyat ve doğru miktarlarda hizmet verebilmeleri açısından taşımacılık sektörü özel bir öneme sahiptir. Ulaşım ve iletişim teknolojilerinde yaşanan her türlü gelişmeye rağmen taşımacılık sektöründe faaliyet gösteren işletmeler halen emek yoğun yapıdadırlar. Taşımacılık faaliyetinde bulunan işletmeler teknolojik gelişmelere uyum sağlamak ve çalışanların motivasyonu ile bireysel performansını artırmak gayretinde ve buna bağlı olarak çalışanın performansını etkileyecek teknolojik gelişmelere yapılan yatırımlar ile de hizmet kalitesini artırmayı hedeflemektedirler. Bu bağlamda, son on yıl içerisinde gelişen ve taşımacılık sektöründe yoğun bir şekilde kullanılan araç ve yük takip sistemleri, yüklerin doğru zamanda doğru adrese teslim edilmesi ve düşük maliyetle en iyi hizmetin verilmesi amacıyla kullanılan teknoloji tabanlı kontrol sistemlerden biri haline gelmiştir. Bilgi ve iletişim teknolojilerinde yaşanan söz konusu gelişmeler işletmelere rekabet avantajı sağlamakla birlikte çalışanların performansı üzerinde gerek iş yükünün gerekse sürekli izlenmenin getirdiği stres nedeniyle olumsuz sonuçlar da oluşturabilmektedir. Bu çalışmada özellikle, firma dışında çalışanları takip etmeye imkan sağlayan ve konumlama teknolojileri arasında yerini alan Araç Takip Sistemlerinin; personelin izlenmesine imkan sağlayan süreci ve bu sürecin spesifik olarak uzun yol taşımacılığı operasyonlarında çalışan 'sürücüler' üzerindeki psikolojik ve sosyolojik etkileri merak konusu olduğundan, Türkiye'de kurulu ve kara yolu taşımacılık sektöründe faaliyet gösteren firmalarda çalışan sürücüler çalışmanın hedef kitlesi olarak belirlenmiştir. Türkiye'de kara yolu taşımacılık sektöründe faaliyet gösteren firmalarda, uzun yol taşımacılığı operasyonlarında çalışan sürücüler üzerinde bir anket çalışması yapılmıştır. Anket çalışmasıyla, taşımacılık sektöründe çalışan sürücülerin görev esnasında sürekli izlenerek kontrol altında tutulması ve takip edilmesine imkân sağlayan araç takip sistemleri, bu sistemlerin firmalara sağladığı avantajlar ve çalışan sürücüler üzerindeki etkilerin düzeyi incelenmiştir. Söz konusu sistemlerin sürücüler üzerindeki etkileri anket yöntemi ile tespit edilmiştir. Bu amaçla, ülkemizde karayolu taşımacılığı faaliyetinde bulunan 246 adet işletmeden temin edilen ve 707 anketten oluşturulan veri seti SPSS 15 istatistiksel paket programı ile analiz edilmiştir. Anketlerden elde edilen verilerin analizi neticesinde teknoloji tabanlı kontrol sistemlerinin çalışanın iş yeri davranışları üzerinde etkileri olduğu belirlenmiştir. Anahtar Kelimeler: Bireysel Performans, İş Tatmini, Motivasyon, Teknoloji Tabanlı Kontrol Sistemleri, Taşımacılık Sektörü
Tersine lojistik ağ yapılanması sürecinde bölgesel toplama merkezlerinin yer tespiti ve uygulamalı bir örnek
(2013) Kara, Karahan; Acar, Avni Zafer
Son yıllarda; gerek devletlerin yapmış olduğu yasal düzenlemeler, gerek özel işletmelerin maliyetleri azaltmak amacıyla yapmış oldukları faaliyetler tersine lojistiğin önemini ortaya koymaktadır. Aynı zamanda, işletmelerin tersine lojistiğe yönelmelerinde büyük etken olarak devletler tarafından, çevrenin ve doğal kaynakların korunması amacıyla ortaya koyulan yasal düzenlemeler olduğunu da söyleyebiliriz. Tersine lojistiğin artan bu önemi ile çeşitli sorunları da beraberinde getirdiğini görmekteyiz. Bu sorunlar arasında belirsizliğin hakim olduğu tüketiciden üreticiye olan geri akışın planlanması ve yönetilmesini de söyleyebiliriz. Bu çalışmada Tersine lojistiğin, tedarik zinciri ve tersine tedarik zinciri içerisindeki yeri ortaya koyularak tersine lojistik ağ yapılanması kapsamında bölgesel toplama merkezlerinin yer tespiti yapılması uygulamalı bir örnek ile gösterilmiştir. Bu uygulamalı örnek ile tersine lojistik ağ yapılanması kapsamında bölgesel toplama merkezlerinin nerelerde olması gerektiği sorusuna cevap bulmaya çalışılmıştır. Ayrıca problem ele alınırken Türkiye'de mevcut kamu kurum ve kuruluşları çerçevesinde değerlendirilmiştir. Kullanılan metodoloji ise; problemin tanımlanması, verilerin toplanması ve elde edilen verilerin Tam sayılı matematiksel model içerisinde çözümlenmesi şeklinde uygulanmıştır. Modelin çözülmesi ile elde edilen bulgular, kabul edilen bölgelerde kurulacak bölgesel toplama merkezlerinin nerelerde olması gerektiği sonucunu ortaya çıkarmıştır. Yapılan bu çalışmanın; Birinci bölümünde, yapılan çalışmaya genel bir giriş ve çalışmanın temel amacı ortaya konulmuştur. İkinci bölümünde, tedarik zinciri ve tedarik zinciri yönetimi kavramları ortaya koyularak, tedarik zinciri içerisinde geri akışında mevcut olduğu açıklanmıştır. Üçüncü bölümünde, sadece geri akış olarak ele alınan tersine tedarik zinciri ve tersine tedarik zinciri yönetimi kavramları ortaya koyularak, tersine lojistik sürecinin tersine tedarik zinciri içerisindeki yerinden bahsedilmiştir. Dördüncü bölümünde, ileri ve geri akışın beraber ele alınıldığı kapalı döngü tedarik zincirinden bahsedilerek, kapalı döngü tedarik zinciri iş modelleri ortaya koyulmuştur. Beşinci bölümünde, tersine lojistik kavramı ve literatürdeki yeri ortaya koyularak, tersine lojistik içerisindeki mevcut ağ yapısı türleri ortaya koyulmuştur. Altıncı bölümünde ise tersine lojistik ağ yapılanması ile ilgili literatür araştırması yapılarak yapılan çalışmaların hangi konuları ele aldığı ve hangi çözüm tekniklerini kullandıkları ortay koyulmuştur. Yedinci bölümünde, tersine lojistik ağ yapılanması kapsamında toplama merkezlerinin yer seçimi uygulama örneği ele alınarak, tam sayılı programlama modeli kullanarak optimum çözüm ve alternatif çözümler elde edilmiştir. Sonuç bölümünde ise yapılan çalışmadan elde edilen sonuçlar ve bu konu kapsamında akademisyenlere önerilen çalışma konuları yer almaktadır.
Türkiye'de lojistik yazınının tarihsel gelişimi
(2013) Gürol, Pınar; Acar, Avni Zafer
Lojistik, müşterilerin ihtiyaçlarını karşılamak üzere her türlü ürün, hizmet ve bilgi akışının, hammaddenin başlangıç noktasından, ürünün tüketildiği son noktaya kadar olan tedarik zinciri içindeki hareketinin, etkin ve verimli bir şekilde akış ve depolanmasının sağlanması, kontrol altına alınması ve planlanması sürecidir (WEB_1, 2013). Günümüzdeki lojistik içeriğine uygun ilk akademik çalışmalar yirminci yüzyılın ortalarında görülmektedir. 1961 yılında alanının ilk dergisi olan 'Transportation Journal' yayınlanmaya başlamıştır. Ardından 'International Journal of Logistics Management, Journal of Business Logistics, International Journal of Physical Distribution and Logistics Management' gibi dergiler yayınlanmıştır (Gravier ve Farris, 2008). Aynı dönemde bilim adamları ve sektör temsilcilerini bir araya getiren dernekler kurulmuştur. Lojistik ve taşımacılık ile ilgili akademik çalışmalar ise Yale Üniversitesi rektörlerinden Henry Adams'ın 1850'de açtığı 'Ulaşım Ekonomisi' dersine kadar uzanmaktadır (Farris, 1997). Çalışmamızda giderek önem kazanan lojistik bilimine ülkemizde akademik anlamda nasıl yaklaşıldığı, 1980-2011 yılları arasında alanındaki yerli yazını içerik analizi yöntemiyle değerlendirilerek incelenecektir. Belirlenen amaç doğrultusunda Türkiye'de lojistik alanında ne kadar bilimsel çalışma yapıldığı YÖK Elektronik Tez arşivinden ve yerel indekslerden faydalanılarak tespit edilmiş, elde edilen veriler yayınlanma yıllarına, yapıldıkları üniversite/ enstitülere, özgün dillerine ve alana özel anahtar kelimelerine göre dağılımları incelenmiş, konularının değişim trendleri ve araştırma alanları belirlenmiştir.
Yabancı ve Türk sermayeli lojistik firmalarının Türkiye'deki büyüme stratejileri
(2017) Lokmanhekim, Rüveyda; Acar, Avni Zafer
Dünyada lojistik sektörü büyüyen genç bir sektördür. Ülkemiz ise bu sektör içinde bölgesel olarak Orta doğu, Türki Cumhuriyetleri ve Avrupa arasında bir aktarma merkezi olarak görülmektedir. Bu nedenle Türkiye lojistik bir üs olma özelliği kazanmıştır. Yaşanan ekonomik koşullardaki değişkenlik ve belirsizlik, karakterize edilen dönemler ve krizler, sektörde faaliyet gösteren firmaları farklı yönlerden etkilemektedir. Bu yüzden lojistik sektöründe büyüme stratejileri büyük önem taşımaktadır. Büyüme lojistik işletmelerinin temel amaçlarından birisi olarak görülmektedir. Sistem yaklaşımı ile incelendiğinde lojistik işletmeleri çevresi ile sürekli etkileşimde olan, çevresinden etkilenen ve onu etkileyen bir yapıya sahip olan açık sistemler olarak bilinmektedir. Bu bakımdan lojistik işletmeleri birer canlı organizma gibi davranmaktadırlar. Ekonomik, sosyal, politik ve teknolojik değişimlerin sürekli olarak tesiri altında bulunan lojistik işletmeleri bir taraftan da rekabet içerisinde kaynaklarını en iyi şekilde kullanarak yaşamlarını sürdürmek mecburiyetindedirler. Lojistik işletmeleri de canlı bir organizma gibi doğar, büyür, gelişir, yaşlanır ve ölür. Lojistik işletmelerinin en önemli mücadelesi ömürlerini uzatma olarak görülmektedir. Bu çalışmada lojistik sektöründe faaliyet gösteren yabancı ve Türk sermayeli firmaların büyüme stratejilerini nasıl uyguladıkları, ne katkılar sağladığının belirlenmesini amaçlanmış ve bu amaca ulaşmak için piyasanın dinamikleri, kısa ve orta vadeli hedefler, 2023 hedeflerine ne şekilde ulaşacakları gibi faktörler düşünülerek bir görüşme formu oluşturulmuş ve bu form gerek cirosal anlamda gerekse pazar lideri olması açısından farklı sektörlerden seçilen beş firmanın firma sahipleri veya CEO 'ları ile yüz yüze görüşülerek veriler elde edilmiştir. Elde edilen veriler sonucunda firmaların orta ve uzun vadede stratejilerini belirlemiş oldukları ve bu doğrultuda alt yapılarını hazırladıkları görülmüştür. Ayrıca altyapı çalışmaları sadece sermaye veya ekipman değil vi aynı zamanda IT, insan kaynakları, ar-ge, know-how gibi değişkenlerle tamamlamış oldukları ve geliştirmelere devam ettikleri görülmüştür. Anahtar Kelimeler: Lojistik, İşletme, Büyüme, Büyüme Stratejileri

Browse

Browsing Master Thesis / Master Tezleri by Author "Acar, Avni Zafer"