Yürügen, Birsen

Loading...
Profile Picture
Name Variants
Yürügen, Birsen
Yurugen, B.
Birsen YÜRÜGEN
B., Yürügen
Yürügen Birsen
Birsen, Yürügen
Yürügen, B.
Birsen Yurugen
YÜRÜGEN Birsen
Yurugen B.
Yürügen B.
Birsen Yürügen
YURUGEN Birsen
Yurugen, Birsen
Yurugen Birsen
Birsen YURUGEN
Yürügen,B.
Job Title
Prof.Dr.
Email Address
birsen.yurugen@okan.edu.tr
ORCID ID
Scopus Author ID
Turkish CoHE Profile ID
Google Scholar ID
WoS Researcher ID
Scholarly Output

25

Articles

4

Citation Count

55

Supervised Theses

20

Scholarly Output Search Results

Now showing 1 - 10 of 25
  • Article
    Citation Count: 46
    Effects on caregiver burden of education related to home care in patients undergoing hemodialysis
    (Wiley, 2013) Mollaoglu, Mukadder; Kayatas, Mansur; Yurugen, Birsen; Hemşirelik / Nursing
    Caring for a patient undergoing hemodialysis is highly stressful and can negatively affect a caregiver's physical and psychological well-being. This study was conducted to examine the effect of educational support concerning caregiver burden and given to the caregivers of hemodialysis patients. This experimental study was performed with 122 caregivers. Patients' data were collected by means of Personal Information Form and Zarit Caregiver Burden Scale (ZCBS). Characteristics of caregivers of hemodialysis patients were analyzed descriptively in terms of frequencies and percentages for categorical data, means, and standard deviations. Mann-Whitney U test, Kruskall-Wallis test, and percentages were used in the data analysis. The mean ZCBS score was 52.1 +/- 8.6 (range, 0-88). Among the caregivers, the mean score of the ZCBS was significantly higher in women, single, young, family relatives as daughter/sister/brother/daughter-in-law and town/district, high educational level (P<0.05). Moreover, the mean score of the ZCBS was significantly higher in caregivers who have health problems/diseases. In addition, this study explored the educational needs of home-based such as nutrition (35.2%), dialysis (27.8%), fistula care (20.4%), catheter care (18.8%), the information about chronic kidney disease (18.0%), blood pressure (17.2%), weight control (17.2%), hygiene (3.1%), and travel/exercise (6.5%). The post-educational mean scores (55.0 +/- 7.6) of caregiver burden were observed to be lower than the pre-educational scores (43.9 +/- 5.2), and the difference was found to be statistically significant. The home-based educational program demonstrated a decrease in the burden of hemodialysis caregivers.
  • Master Thesis
    Kemoterapi alan hastalara bakım veren aile üyelerinin yaşam kalitesi ve etkileyen faktörler
    (2019) Çalışır, Şule; Yürügen, Birsen; Hemşirelik / Nursing
    Bu araştırma, kemoterapi tedavisi alan hastalara bakım veren aile üyelerinin yaşam kalitesini belirlenmek amacıyla tanımlayıcı tipte yapılmıştır. Çalışmanın yapıldığı hastanenin verilerine göre 2016-2017 yılları arasında tedavi alan 443 hastanın aile üyeleri araştırmanın evrenini oluşturmaktadır. Araştırmanın örneklemini araştırma kriterlerine uygun kemoterapi ünitesinde tedavi gören 120 hastanın aile üyesi oluşturmuştur. Veri toplama aracı olarak 'Hasta Yakınlarını Tanıtıcı Bilgi Formu'' ve 'Aile-Yaşam Kalitesi Ölçeği'' kullanılmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde SPSS 21 programı kullanılmıştır. Değerlendirmede Kolmogorov-Smirnov testi, Mann-Whitney U testi, Kruskall-Wallis testi ve korelasyon analizi kullanılmıştır. Araştırmaya katılan bireylerin demografik özellikleri incelendiğinde, katılımcıların çoğunluğunun 31-43 ve 44-56 yaş aralığında olduğu, %55.8'nin kadın, %82.5'inin evli, %35'i lise mezunu, %22,9 birbirine eşit iki oran ile emekli ve ev hanımı, %61,7'sinin çalışmadığı, %55'inin hastanın eşleri olduğu belirlenmiştir. Katılımcıların aile-yaşam kalitesi ölçeğinin alt boyutlarının puanları, psikolojik ve manevi sağlık durumu yaklaşık 6,6 olarak orta ile iyi arasında, fiziksel sağlık durumu 4,4 ile çok da kötü olmadığı, tanıya yaklaşım durumu 6,8 ile hasta yakınları için endişe verici ve üzücü, destek ve ekonomik etkilenme durumu 5,4 olarak orta düzeyde etkilendikleri tespit edilmiştir. Psikolojik ve manevi sağlık durumu ile fiziksel sağlık durumu ve tanıya yaklaşım durumu arasında negatif yönlü, anlamlı ilişki olduğu, fiziksel sağlık durumu ile tanıya yaklaşım durumu arasında pozitif yönlü, anlamlı ilişki bulunmuştur. Yaş, eğitim, medeni durum, meslek, çocuk sahibi olma değişkenlerinin aile –yaşam kalite düzeylerini etkilemediği belirlenmiştir. Kadın bakım vericilerin yaşam kaliteleri ve tanıya karşı duygusal yaklaşımlarının daha kötü olduğu, çalışan hasta yakınlarının ekonomik olarak daha çok etkilendiği saptanmıştır. Hasta yakınlarının %58'i bakım sürecinde sağlık personellerinden destek almak istediklerini ve %49,2'si bunu telefon yolu ile almak istediğini belirtmiştir. Bu çalışmanın sonucunda hemşirelerin bütüncül bakımda aileyi de değerlendirmesi, ailede bakımın paylaştırılması, bakım vericiye destek olunması, hasta yakınlarının bakım sürecinde sağlık profesyonellerinden destek alabilecekleri destek hatları oluşturulması, telefonla destek alınmasının sağlanması ve kanser hastası yakınlarına yönelik benzer çalışmaların farklı kurumlarda yapılması önerilir. Anahtar Kelimeler: Kanser, Kemoterapi, Hasta yakını, Aile, Bakım verme.
  • Master Thesis
    Hemşirelerin AIDS tanısı almış bireylere bakım vermeye yönelik görüşleri
    (2018) Semizoğlu, Emre; Yürügen, Birsen; Hemşirelik / Nursing
    Bu çalışma, hemşirelerin AIDS tanısı almış bireylere bakım vermeye yönelik görüşlerini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Tanımlayıcı nitelikteki çalışmanın evrenini, İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesinde Ocak 2018 itibariyle çalışmakta olan 165 hemşire oluşturmuştur. Çalışmada örneklem seçilmeden evren üzerinde çalışılmak istenmiş, ancak veri toplama tarihlerinde izinli/ raporlu hemşirelerin olması, çalışmaya katılmak istemeyenler ve eksik doldurulmuş anket formları nedeniyle 113 hemşire (%68,5) örneklemi oluşturmuştur. Veri toplama işlemine başlanmadan önce etik kurul onayı alınmış; araştırmanın verileri 1 Mart- 1 Nisan 2018 tarihleri arasında toplanmıştır. Veriler, demografik özelliklere yönelik anket formu ve araştırmacılar tarafından ilgili literatür incelenerek oluşturulmuş olan AIDS'li Bireylere Yönelik Görüş Anketi ile elde edilmiştir. Verilerin değerlendirilmesinde, sayı-yüzdelik hesaplamaları ve ki-kare önemlilik testleri kullanılmıştır. Çalışmaya katılan hemşirelerin %63,7'si daha önce AIDS'li bireye bakım vermediğini, %75,2'si AIDS'li bireye bakım vermeyi tercih edeceğini, %60,2'si AIDS ile ilgili eğitim/seminere katılmadığını ve %56,6'sı AIDS'li bireye bakım verme konusunda kendisini kısmen yeterli hissettiğini belirtmiştir. Hemşirelerin %79,6'sı 'AIDS'li bireylerin toplum tarafından dışlanmasını doğru bulmuyorum' ; %59,3'ü 'AIDS tanısı almış hastaların diğer hastalardan farklı olmadığını düşünüyorum' ve %52,2'si 'AIDS'li bireylerle arkadaşlık yaparım' görüşlerine katıldıklarını ifade etmiştir. Hemşirelerin AIDS'li ilgili eğitim/seminere katılma durumu ile AIDS'li bireylere yönelik görüşleri arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptanmazken (p>0.05); yaş gurubu, cinsiyet, meslekte çalışma yılı, öğrenim durumu, AIDS'li bireye bakım verme durumu, AIDS'li bireye bakım vermeyi tercih etme durumu ve AIDS'li bireye bakım verme konusunda kendini yeterli görme durumu ile bazı ifadelere yönelik görüşleri arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptanmıştır (p<0.05). Çalışma sonucunda, AIDS ile damgalamaya karşı savaşta liderlik etmesi beklenen hemşirelerin AIDS'li hastaya yaklaşım konusunda bilgilendirilerek güçlendirilmesi, rehberliğin geliştirilmesi önerilmektedir.
  • Article
    Citation Count: 1
    Hemşirelik Öğrencilerinde Nazal Staphylococcus aureus Taşıyıcılığının Araştırılması
    (2022) Kevser ATALIK; Aydın AYDINLI; Birsen YÜRÜGEN; Ülken Tunga BABAOĞLU; Deniz SERTEL ŞELALE; Harika DİNÇ; Ayşe Demet KAYA; Tıbbi Mikrobiyoloji / Medical Microbiology; Hemşirelik / Nursing
    Amaç: Staphylococcus aureus ve Metisiline dirençli Staphylococcus aureus (MRSA) ile kolonize sağlık personeli ve sağlık alanında eğitim alan öğrenciler, hastane enfeksiyonları gelişimi açısından risk oluşturmaktadır.Nazal taşıyıcılığın belirlenmesi ve önlenmesi, enfeksiyon kontrolünde önem taşımaktadır. Bu çalışmada, hemşirelik öğrencilerinin klinik stajlara başlamadan ve staj döneminde aktif olarak sağlık kurumlarında çalışırken nazal S. aureus taşıyıcılık durumları araştırılmıştır. Gereç ve Yöntemler: Çalışmaya, 69’u birinci sınıfta, 60’ı ise üçüncü sınıfta eğitim görmekte olan toplam 129 hemşirelik öğrencisi dahil edilmiştir. Öğrencilerden alınan nazal sürüntü örnekleri koyun kanlı agar ve mannitol tuz agara ekilmiş ve bir gece inkübasyonu takiben, konvansiyonel yöntemler ile identifiye edilmiştir. Metisilin duyarlılığı disk difüzyon yöntemi ile belirlenmiştir. İstatistiki analizde Pearson Ki-Kare testi kullanılmış ve istatistiksel anlamlılık p
  • Master Thesis
    Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde kronik böbrek yetmezliği olan ve hemodiyaliz tedavisi alan hastaların algılanan aile desteğinin belirlenmesi
    (2017) Sevindik, Gözde; Yürügen, Birsen; Hemşirelik / Nursing
    Bu araştırma 'Kronik Böbrek Yetmezliği Olan Diyaliz Tedavisi Alan Hastaların Algılanan Aile Desteğini Belirlenmesi' amacıyla tanımlayıcı olarak yapılmıştır. Araştırmanın evrenini Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde diyaliz ünitesi bulunan tüm hastanelerdeki 169 hasta oluşturmaktadır. Toplama araçları olarak 17 sorudan oluşan sosyo-demografik veri formu ve 'Algılanan Aile Desteği Ölçeği' kullanılmıştır. Araştırmada elde edilen veriler SPSS (Statistical Package for Social Sciences) for Windows 22.0 programı kullanılarak analiz edilmiştir. Verilerin değerlendirilmesinde tanımlayıcı istatistiksel yöntemleri olarak sayı, yüzde, ortalama, standart sapma ve iki bağımsız grup arasında niceliksel sürekli verilerin karşılaştırılmasında Man Whitney-U testi, ikiden fazla bağımsız grup arasında niceliksel sürekli verilerin karşılaştırılmasında Kruskall Whallis-H testi kullanılmıştır. Elde edilen bulgular %95 güven aralığında, %5 anlamlılık düzeyinde değerlendirilmiştir. Çalışmada algılanan aile desteğinin; yaş, cinsiyet, medeni durum, evde kimlerle yaşadığı, çocuk sayısı, yaşanılan yer, çalışma durumu, meslekte çalıştığı süre, aile bireyleriyle iletişim kurarken zorlanma durumu ve aile dışında destek alınan kişi durumuna göre ortalamaları anlamlı bulunmamıştır (p>0.05). Gelir düzeyi, eğitim düzeyi, aile ilişkilerini etkileme durumu, ailenin destek olduğunu hissetme durumu, aile ve akraba desteğinin hastalığa olumlu etkisi, aile dışında destek alınan kişi durumu puanları arasında ise istatistiksel olarak anlamlı fark olduğu saptanmıştır. Sonuç olarak; çalışmamızda hastaların algılanan aile desteği düzeyinin orta düzeyde olduğu saptanmış ve hastaların, aile desteğine ihtiyaç duyduğu belirlenmiştir. Bu nedenle algılanan aile desteğinin artırılması için hastanın yakın çevresine, hastalığın doğuracağı sorunlar ile ilgili ve birbirleri ile iletişim kurma becerilerini artırmaya yönelik eğitimler düzenlenmesi önerilmektedir. Anahtar kelimeler: Aile, Algı, Destek, Hemodiyaliz,
  • Master Thesis
    Kanserli hastalarda ağrı değerlendirilmesi, ağrı kontrolünde kullanılan alternatif yöntemler ve başvurma sıklığı
    (2019) Ceylan, Dilek Cansu; Yürügen, Birsen; Hemşirelik / Nursing
    Kanser, dünya genelinde kardiyovasküler sistem hastalıklarından sonra en sık ölüm nedenleri arasında ikinci sırada yer almaktadır. Kanser tanısı ile izlenen hastalar, kanserin sebep olduğu ağrı ile baş edebilmesi için ağrı kontrolü hakkında iyi bilgilendirilmeleri gerekir. Bu araştırmada kanserli hastalar da, ağrı kontrolü ve ağrı kontrolünde kullanılan alternatif yöntemlere başvurma sıklığının incelenmesi amaçlanmıştır. Tanımlayıcı nitelikte olan araştırmanın evrenini, Mart 2018 -Haziran 2018 tarihleri arasında Kocaeli' de özel bir hastanede onkoloji kliniğine başvuran ve yatan hasta katında bulunan 163 hasta oluşturmuştur. Örneklemin belirlenmesinde, evrendeki birey sayısı bilindiğinde kullanılan formülden yararlanılmıştır. Bu formüle göre örneklem büyüklüğü 115 olarak belirlenip araştırmaya 116 hasta katılmıştır. Araştırmadan elde edilen bulgulara göre; hastaların %92,2'sinin ağrı gidermede alternatif yöntemleri, hastaların tamamına yakınının (%99,1)tanılarının hangi sistem/organda olduğunu bildikleri, alternatif yöntemler hakkındaki düşünceleri sorulduğunda %40,5'inin ''işe yaradığını düşünüyorum'' dediği belirlendi. Ağrının yayılımına bakıldığında %78,4'ünün ağrısının bölgesel olduğu tespit edildi. Bu çalışmada ağrı gidermede kullanılan alternatif yöntemlerin etki süresi ile eğitim durumları arasında istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmaktadır.
  • Conference Object
    Citation Count: 8
    Effect on anxiety of education programme about care of arteriovenous fistula in patients undergoing hemodialysis
    (Sage Publications Ltd, 2012) Mollaoglu, Mukadder; Tuncay, Fatma Ozkan; Fertelli, Tulay Kars; Yurugen, Birsen; Hemşirelik / Nursing
    Purpose: This study investigated the impact of education, provided to individuals, in whom AV fistula was preferred as a vascular access, regarding information and anxiety. Methods: This experimental study was performed on 32 patients undergoing hemodialysis between November 2009 and February 2010 in the Nephrology Clinic of Sivas Cumhuriyet University Hospital. Patients' data was collected by means of Personal Information Form (PIF), AV Fistula Information Form (AV-FIF), and Beck Anxiety Inventory (BAI); education brochures were used in order to inform the individuals. Collected data were assessed with SPSS. Statistical analyses were used in order to assess the data: percentage account, paired samples t test. Results: When comparing information and anxiety score of individuals prior to and following education about AV fistula care, it was seen that information and anxiety scores were low and high respectively, prior to the education. Following education, patients' information and anxiety scores became higher and lower respectively. All these results were statistically significant (P < 0.001). Conclusions: Education about fistula increased the information level about fistula care and decreased anxiety in patients undergoing hemodialysis. It is important to perform patient education regularly, because it increases the level of orientation towards illness and interventions in patients.
  • Master Thesis
    Hastaların erkek hemşirelere bakış açısının değerlendirilmesi
    (2018) Armut, Mustafa; Yürügen, Birsen; Hemşirelik / Nursing
    Bu çalışma, hastaların erkek hemşirelere bakiş açısını değerlendirmek amacı ile tanımlayıcı olarak yapılmıştır. Araştırmanın evrenini Kasım 2016–Mayıs 2017 tarihleri arasında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Çapa Hastanesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Kliniklerinde yatmakta olan hastalar 5090, çalışmaya katılmayı kabul eden, çalışma kriterlerine uyan 384 hasta da örneklemi oluşturmuştur. Veriler araştırmacı tarafından literatüre uygun hazırlanan anket formu ile toplanmıştır. Verilerin analizinde, SPSS 22,0 paket programı, verilerin değerlendirilmesinde frekans, yüzdelik dağılım ve ki-kare kullanıldı. Araştırma kapsamına alınan hastaların %55,2'sinin erkek, %52,1'inin 57 yaş ve üzeri olduğu saptandı. Hastaların %87,8'i hemşirelik mesleğinde erkeklerinde hizmet verdiğini bildiğini, %87,5'i hemşireliğin hem kadınların, hem de erkeklerin yapacağı bir meslek olduğunu, %76'sı hemşirelerin uygulamalardaki başarılarının cinsiyetten daha önemli bulduğunu, %47,7'si erkek hemşirelerin hastane ortamında her serviste çalışabileceğini ve %61,2'si erkek hemşirelerin mesleği geliştireceğini ifade etti. Ayrıca hastalar erkek hemşirelerin sağlık hizmetinde %98,9'unun yönetici, %92,1'inin eğitimci, %91,9'unun araştırmacı, %84,1'inin uygulayıcı rollünde görev almalarını belirtti. Araştırmada, hastaların erkek hemşirelere bakış açısı ile ilgili önermeler ile bazı sosya demografik özellikler arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulundu (p<0,05). Hastalar tarafından erkek hemşirelerin büyük oranda kabul görüldüğü, hemşirelik mesleğinin cinsiyet ayrımcılığından uzaklaştığı ve hastaların erkek hemşirelere bakış açısı genel olarak pozitif yönde olduğu bulundu. Anahtar Kelimeler: Hemşirelik, Hemşirelik mesleği, Erkek hemşire.
  • Master Thesis
    Diyaliz hemşirelerinin iş gücü verimliliğini etkileyen faktörler
    (2016) Karçkay, Asiye; Yürügen, Birsen; Hemşirelik / Nursing
    Sağlık hizmetlerinde yaşanan yapısal ve teknik değişimler, gelişmeler ile bu değişimlere uyma zorunluluğu, yöneticilerin önemli görev ve sorumluluklarından birisidir. Hemşirelik hizmetleri; hem sağlık ekibi içerisindeki rolü, hem de hastanelerin kaliteli hizmet sunma başarısındaki etkileri gereği önemli bir konuma sahiptir. Bu da tüm sağlık sektöründe hemşirelik hizmetlerinin verimli ve etkin bir şekilde kullanılması zorunluluğunu ortaya koymaktadır. Hemşirelik hizmetlerinde, istenen verimliliğin elde edilebilmesi için mevcut sorunların belirlenmesi ve çözümlenmesi gerekmektedir. Araştırma, Denizli ilindeki diyaliz merkezlerindeki hemşirelerin iş gücü verimliliğine etki eden faktörleri belirlemek amacıyla tanımlayıcı olarak gerekli izinler alınarak 74 hemşirenin katılımıyla gerçekleştirilmiştir. Çalışmanın veriler, demografik özellikleri ve profesyonel işlevleri içeren bir anket uygulanarak toplanmıştır. Veri toplama aracı olarak,hemşirelerin tanıtıcı ve mesleki özelliklerini içeren bilgi formu ile iş gücü verimliliğine ilişkin 77 sorudan oluşan anket formu kullanılmıştır.Verilerin istatistiksel analizi SPSS Windows 22 paket programı dahilinde ANOVA tek yönlü varyans analizi ve t-Testi,ki-kare testi, sayı ve yüzdeler kullanılarak yapılmıştır(ki kare<0,05). Çalışma sonuçları değerlendirildiğinde; çalışmaya katılanların %90,4'ü ücret artışı sağlanması ve eşit işe eşit ücret uygulanmasının işgücü verimliliğini artıracağını düşündüklerini belirtmişlerdir.Bu sonuçlara göre, diyaliz hemşirelerinin işgücü verimliliğini etkileyen en önemli faktörün ücret faktörü olduğu belirlenmiştir. Personel eksikliği, çalışanların işgücü verimliliğini olumsuz etkilemektedir. Sonuç olarak hemşirelerin; ücret artışı,terfi sisteminde liyakate önem verilmesi,eleman ihtiyacının karşılanması,motivasyon arttırıcı önlemler alınması,çalışma koşullarının ve ortamının iyileştirilmesi gibi konuların işgücü verimliliklerini arttırmada önemli buldukları saptanmıştır.
  • Master Thesis
    Tip 2 diyabetli hastalarda algılanan aile desteğinin değerlendirilmesi
    (2017) Okçu, Perihan; Yürügen, Birsen; Hemşirelik / Nursing
    Tip 2 diyabet, ömür boyu devam eden, zorunlu yaşam biçimi değişikliklerine neden olan, birey dışında aileyi de etkileyen bir metabolizma hastalığıdır. Bu yüzden diyabet bakım sürecinde aile de rol almaktadır. Bu çalışmanın amacı; tip 2 diyabetli hastalarda algılanan aile desteğinin değerlendirilmesidir. Araştırma tanımlayıcı tipte olup, Okmeydanı Eğitim Araştırma Hastanesi'nde yatarak veya ayaktan tedavi gören, 40 yaş ve üzeri olan 121 tip 2 diyabetli birey ile 2016 Aralık - 2017 Nisan tarihleri arasında yürütüldü. Araştırmaya alınacak hastalara önce Bilgilendirilmiş Onam Formu dolduruldu. Veri toplama aracı olarak Kişisel Bilgi Formu ve Hensarling Diyabet Aile Destek Ölçeği kullanıldı. Veri toplamada yüzyüze görüşme tekniği kullanıldı. Verilerin istatistiksel analizinde; sayı, yüzde, aritmetik ortalama, standart sapma, Kruskal Whallis Testi ve Man Whitney-U Testi kullanıldı. Araştırma örneklemini oluşturan 121 hastanın %72,7'si kadın, %27,3'ü erkektir. Olguların yaş ortalaması 56,47±10,16 yaş olarak bulundu. Diyabetlilerin %86,8'i evli olup eş ve çocukları ile yaşadığı görüldü. Diyabette en çok destek veren kişinin bireyin eşi olduğu bulundu. Olguların çoğunun diyabet eğitimi aldığı ve diyabet eğitimi alanlarda aile destek algısı yüksek olduğu saptandı. Hastaların diyabet eğitimini, çoğunlukla diyabet eğitim hemşiresinden aldığı görüldü. Eğitim düzeyi yüksek olan bireylerde aile destek algısı yüksek olarak tespit edildi. Diyabette tanı alma süreleri ortalama olarak 8,48±6,22 yıl olarak belirlendi. Ailede başka diyabet hastası olma durumu aile destek algısını yükseltti. Aile destek algısı puanlamada beş üzerinden ortalama üç buçuk olarak belirlendi. Sosyo-ekonomik durumu iyi olan bireylerde aile destek algısı yüksek bulundu. Buna göre; diyabet bakımında ailede en çok desteği veren kişinin belirlenmesinin gerekliliği, diyabet hastasının eğitim düzeyi, sosyo-ekonomik durumu, diyabete eşlik eden başka hastalık olma durumu belirlenip hastaya özel bakım ve eğitim programı geliştirilmesi önerilmektedir. Anahtar Kelimeler: Tip 2 diyabet, Algı, Aile, Destek.