Göğüş, Aytaç
Loading...
Name Variants
Göğüş A.
Aytac Gogus
Aytaç Göğüş
Göğüş, Aytaç
Gogus Aytac
GOGUS Aytac
A., Göğüş
Göğüş, A.
Gogus, Aytaç
GÖĞÜŞ Aytaç
Gogus, A.
Aytac GOGUS
Gogus A.
Aytaç, Göğüş
Gogus, Aytac
Aytaç GÖĞÜŞ
Göğüş Aytaç
Gögüs A.
Aytac Gogus
Aytaç Göğüş
Göğüş, Aytaç
Gogus Aytac
GOGUS Aytac
A., Göğüş
Göğüş, A.
Gogus, Aytaç
GÖĞÜŞ Aytaç
Gogus, A.
Aytac GOGUS
Gogus A.
Aytaç, Göğüş
Gogus, Aytac
Aytaç GÖĞÜŞ
Göğüş Aytaç
Gögüs A.
Job Title
Prof. Dr.
Email Address
aytac.gogus@okan.edu.tr
ORCID ID
Scopus Author ID
Turkish CoHE Profile ID
Google Scholar ID
WoS Researcher ID
Scholarly Output
16
Articles
10
Citation Count
57
Supervised Theses
5
16 results
Scholarly Output Search Results
Now showing 1 - 10 of 16
Master Thesis Okul öncesi eğitim kurumlarında ailelere gönderilen ev etkinliklerine ilişkin aile görüşlerinin incelenmesi(2021) Karaağaç, Sabriye İrem; Göğüş, Aytaç; Eğitim Bilimleri / Educational SciencesBu araştırma, okul öncesi eğitim kurumlarında ailelere gönderilen ev etkinliklerine ilişkin aile görüşlerinin incelenmesini amaçlayan nitel bir çalışmadır. Araştırmanın modelinde nitel araştırma deseni olan olgubilim deseni kullanılmıştır. Olgubilim deseniyle okul öncesi eğitim kurumlarından ailelere gönderilen ev etkinliklerine ilişkin ailelerin konuyla ilgili deneyim ve görüşlerini aktarmaları amaçlanmaktadır. Araştırmanın çalışma grubunu 2020 yılında covid-19 salgın hastalığı nedeniyle pandemi sürecinde evde online eğitim veya anaokulunda yüz yüze eğitim gören İstanbul'un çeşitli ilçelerinde yaşayan 3 ve 6 yaş arası çocuğu olan 32 ebeveyn oluşturmaktadır. Veri toplama aracı olarak online ortamda gerçekleşen görüşmelerde, görüşme öncesi bilgilendirilmiş onam formu ile ilgili araştırmacı tarafından bilgi verildikten sonra ebeveynlere 10 soruluk yarı yapılandırılmış görüşme soruları aynı sıra ile yöneltilerek verdikleri cevaplar kayıt altına alınmıştır. Verilerin analizi içerik analizi ile çözümlenerek kodlar belirlenmiş, kodların analizi ile alt tema ve temalar oluşturulmuştur. Bulguların aktarımında araştırmanın alt amaçları da göz önünde bulundurularak içerik analizi ile elde edilen kodlar, alt tema ve temalar doğrultusunda tablolar oluşturulup, ebeveynlerin görüşmelerde sorulara verdikleri cevaplardan doğrudan alıntılara yer verilerek araştırmacı tarafından yorumlanmıştır. Araştırmanın alt amaçları dikkate alınarak elde edilen veriler doğrultusunda okul öncesi eğitim kurumlarından eve gönderilen ev etkinliklerinin çocuklar üzerindeki etkileri, okul öncesi eğitim kurumları tarafından eve gönderilen ev etkinliklerinin neler olduğunun incelenmesi, ebeveynlerin süreç içerisinde yaşadıkları durumları değerlendirmeleri, eve gönderilen etkinlikleri planlama ve uygulama sürecinin yönetimi hakkındaki görüşleri ve ev etkinlikleri ile ilgili ebeveynlerin okullara ve öğretmenlere görüş ve önerileri, ebeveynlerin doğrudan aktarımları ile desteklenerek yorumlanmıştır. Araştırma sonuçlarına göre, ev etkinliklerinin çocukların gelişimleri üzerinde olumlu etkileri olduğu gibi, etkinlik sınırlılığından ve yaşa uygun olmayışından kaynaklı olumsuz etkilerinin de olduğu sonucuna varılmıştır. Ebeveynlerin etkinlikleri uygularken herhangi bir ortam belirlemedikleri ve ne zaman müsait olurlarsa ya da çocuklarının hazır bulunuşluk durumuna göre uygulamaları yaptıkları görülmüştür. Ev etkinlikleri ile ilgili okul öncesi eğitim kurumlarının genel bir planlama yaptığı ve herkese eşit davrandığı görülmüştür. Etkinlikler ile ilgili bilgilendirme sürecinde sıklıkla cep telefonu uygulamaları kullanılarak iletişime geçildiği sonucu elde edilmiştir. Ebeveynlerin görüş ve önerilerinden elde edilen sonuçlar ise; etkinlik çeşitliliğinin daha çok olması, ailecek yapılabilecek sosyal aktivite önerilerinin gerekliliği, etkinlik planlamalarının çocukların gelişimsel özellikleri ve yaş seviyeleri göz önünde bulundurularak yapılıp yollanması, anne baba çocuğun aynı anda aktif olduğu etkinliklerin yollanması gerektiğidir. Bu araştırmada ailelerin ev temelli aile katılım çalışmaları ile ilgili düşünceleri incelenmiştir ve bu sayede öğretmenlere ve ebeveynlere okul öncesi eğitim kurumlarından eve gönderilen ev etkinliklerine ilişkin farklı bakış açıları sunulmakla beraber, ileride gerçekleştirilebilecek araştırmalara da öncülük edecek öneriler sunmaktadır. Anahtar Kelimeler: Okul Öncesi Dönem, Aile Katılımı, Aile Katılımı Etkinlikleri, Ev Etkinlikleri, Okul, Ebeveyn ve Çocuk ilişkisiArticle Citation Count: 1Öğretme Yöntemlerinin Çeşitlendirilmesi ile Öğrenci Motivasyonunun Artırılması:İngilizce Dersi Öğretmen Liderliği Örneği(2014) Göğüş, Aytaç; Yetke, Şebnem; Eğitim Bilimleri / Educational Sciencesİlköğretim İngilizce öğretmeni ve bir eğitim araştırmacısı tarafındanyürütülen bu eylem araştırmasında, öğretme yöntemleri ve materyallerininçeşitlendirilmesinin, öğrenci motivasyonu üzerindeki etkisi incelenmektir. Buçalışmada, öğrenci görüş anketi, öğrenci tutum anketi, öğrenci motivasyon kontrolölçeği, ders çalışma ve öğrenme etkinlikleri değerlendirme anketi ve öğretmenleriçin öğrenci motivasyonunu sağlayıcı yöntemler anketi kullanılmıştır. Dersöğretmeni, farklı öğrenme stillerine sahip öğrencilerinin ilgisini çekecek veöğrencilerinin derse karşı motivasyonlarını arttıracak öğrenme materyallerigeliştirerek ve bunları öğrencilerinin derste aktif olmalarını sağlayarak kullanmıştır.Uygulama süreci ve değerlendirme sonuçlarına göre, öğretim materyallerinin veyöntemlerinin zenginleştirilmesi sonucunda öğrencilerin motivasyonu ve öğrenmesürecinin kalitesi arttırılabilmektedir. Bu süreç ve uygulamalar, öğrencilere kendiöğrenme süreçlerini takip etme ve bu konuda sorumluluk alma imkânı sunmuştur;dış motivasyonla değil iç motivasyonla harekete geçen, kendine güvenen veöğrendiği bilgiyi yaşantısında etkin kullanabilen öğrenciler yetiştirebilmeye katkıdabulunmuştur. Bu bağlamda, sınıf içi uygulamaların sürekliliği ve diğer öğretmenlerile paylaşılması gelecek çalışmalar için tavsiye edilmektedir. Bu çalışma, biröğretmen liderliği projesi örneğidir.Article Citation Count: 2A scoring approach for the assessment of study skills and learning styles(International Journal of Information and Education Technology, 2020) Göğüş,A.; Ertek,G.; Eğitim Bilimleri / Educational SciencesThis paper presents the application of a scoring method and algorithm, adapted from the domain of financial risk management, for the computer-based assessment of study skills and learning styles of university students. The goal is to provide a single score that summarizes the overall intensity of a student’s study skills and, in effect, develop a deeper understanding of the relation between learning styles and study skills. The dimensionality reduction obtained through the scoring algorithm also enables comparing the single-dimensional study skill scores of students for various learning styles. The algorithm computes a weight for each study skill to measure its linear contribution to the overall study skill score, also providing a natural ranking of various study skills with respect to impact on total score. Statistical tests have been conducted to measure the differences in scores for various styles in Kolb’s four-region and nine-region models. The results suggest that students with different learning styles can have statistically significant differences in their overall study skill scores. The primary contribution of the study is illustrating how a scoring approach, based on unsupervised machine learning, can enable a deep understanding of learning styles and development of educational strategies. © 2020 by the authors.Article Citation Count: 1General approaches of adults on new media literacy: a national survey study(Springer, 2023) Gogus, Aytac; Onat, Semra Geckin; Yucel, Sumeyye; Eğitim Bilimleri / Educational SciencesThe study aims to examine the new media literacy levels of adults living in Turkey and North Cyprus in terms of various demographic levels by administrating the New Media Literacy Scale (NMLS). The NMLS comprises four factors: Functional Consumption, Critical Consumption, Functional Prosumption, and Critical Prosumption. Previous research studies have not been done on a national scale and new media literacy emerges as a need in every field that concerns society. According to the results from the study group consisting of 2927 individuals, the scores of the NMLS are above the average. The new media literacy level of young adults is higher than the other ages. As the education level of the participants increases, the level of new media literacy increases on the whole scale and on the sub-dimensions of functional consumption and functional production. In the critical consumption sub-dimension, graduate and undergraduate graduates have higher results than high school graduates. According to the income level, the scores of the high-income levels are high in all sub-dimensions and in the total score of the scale. The region of residence is an important variable since the new media literacy level is higher in the western regions of the country with a high population density and developed service sector. The NMLS of the participants did not differ significantly by gender and by marital status. The most frequently used media tools and the most frequently followed subject areas in digital media are discussed in descriptive results about the use of new media.Doctoral Thesis Okul müdürlerinin informal öğrenme biçimlerinin belirlenmesi ve öz-yönetimli öğrenmeye hazırbulunuşlukları ile yetkinliğe dayalı iş performansı algıları arasındaki ilişkinin incelenmesi(2023) Çamur, Hamiyet; Göğüş, Aytaç; Eğitim Bilimleri / Educational SciencesBu araştırmada, okul müdürlerinin informal öğrenme biçimlerinin belirlenmesi ve öz-yönetimli öğrenmeye hazırbulunuşlukları ile yetkinliğe dayalı iş performansı algıları arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırma nicel ve nitel olmak üzere iki desen ile yürütülmüştür. Bu araştırmanın nitel boyutunda, 'Okul Müdürlerinin İnformal Öğrenme Biçimlerinin Belirlenmesi' amacı ile İstanbul ilindeki resmi ve özel okullarda görev yapan toplam 31 ortaokul müdürü ile yarı yapılandırılmış görüşmeler gerçekleştirilmiş ve nitel veri analiz yöntemlerinden biri olan içerik analizi kullanılmıştır. Nitel çalışma süreci paralelinde eş zamanlı olarak, 'Okul Müdürlerinin Yetkinliğe Dayalı İş Performans Algıları Ölçeğinin' (Çamur ve Gogus, 2023) geliştirilmesi süreci yürütülmüş olup, ölçeğin ön çalışması için OECD raporunda yer alan Pont (2013) tarafından geliştirilen Okul Müdürleri Standartları Listesinin Türkçeye çevrilmesi ve sonrasında geliştirilmek istenen ölçek maddelerinin yazılması, Türkçeye uyarlanması, geçerlik ve güvenirlik çalışması yürütülmüştür. Araştırmanın nicel boyutunda, okul müdürlerinin öz-yönetimli öğrenmeye hazırbulunuşluklarını ölçmek için, Fisher, King ve Tague (2001) tarafından geliştirilen ve Türkçe'ye uyarlama çalışması Şahin ve Erden (2009) tarafından yapılan 'Öz-yönetimli Öğrenmeye Hazırbulunuşluk Ölçeği' ile bu tez çalışması sürecinde okul müdürlerinin yetkinliğe dayalı iş performans algılarını tespit etmek amacıyla geliştirilen 'Okul Müdürleri Yetkinliğe Dayalı İş Performans Algıları Ölçeği' (Çamur ve Gogus, 2023) kullanılmıştır. Her iki ölçek için geçerlik ve güvenirlik çalışması tamamlandıktan sonra, son olarak okul müdürlerinin öz-yönetimli öğrenmeye hazırbulunuşlukları ile yetkinliğe dayalı iş performansı algıları arasındaki ilişkinin incelenmesi için yeniden gerekli veriler toplanmış ve analizler yapılmıştır. Okul müdürlerinin öz-yönetimli öğrenmeye hazırbulunuşluk düzeylerinin, yetkinliğe dayalı iş performans algılarını yordama gücünün tespit edilmesi için ise Yapısal Eşitlik Modeli uygulanmıştır. Nicel verilerin toplandığı örneklemde, İstanbul ilinde yer alan resmi ve özel okullarda görev yapan ortaokul müdürlerinden, araştırma kapsamında ölçeklerin geçerlik-güvenirlik çalışması ve Açımlayıcı Faktör Analizi (AFA) için 182 katılımcıya, ikinci aşama olan Doğrulayıcı Faktör Analizi (DFA) için önceki örneklemden farklı olarak 145 katılımcıya ait veriler analiz edilmiştir. Ana verilerin analizi için ise üçüncü farklı katılımcı grubundan toplam 384 ortaokul müdürüne ait veriler analiz edilmiştir. AFA ve güvenilirlik testleri için SPSS 28™ programı, DFA ve Yapısal Eşitlik Modeli için LISREL 8™ programı kullanılmıştır. Yapılan analizler sonucu, 'okul müdürlerinin öz-yönetimli öğrenmeye hazırbulunuşluk düzeyleri ile yetkinliğe dayalı iş performans algıları' arasında pozitif yönlü yüksek düzeyde bir ilişkinin olduğu tespit edilmiştir. Elde edilen bu bulgu, okul müdürlerinin kendi öğrenme sorumluluklarını üstlendikçe, birtakım bilgi, beceri ve tutumlar elde ederek yetkinlik kazandıklarını bu yetkinliklerin ise onların performansını artırdığını ortaya koymaktadır. Çalışmada diğer önemli bir husus, performansı önemli bir ölçüde etkileyen informal öğrenme ve öğrenmede öz yönetim becerisi; nasıl, hangi yollarla ve hangi kaynaklardan kazanılmaktadır sorularına cevap bulmak ve öğrenme sorumluluklarını üstlenen okul müdürlerinin; nasıl, hangi kaynaklardan öğrendiklerini, hangi stratejileri kullandıklarını ortaya koyarak, informal ve öz-yönetimli öğrenme konusunda kılavuz niteliğinde bir çalışma sunmaktır. Araştırma sonucunda, nitel çalışma kapsamında resmi ve özel ortaokullarda görev yapan okul müdürlerinin görüş ve düşüncelerinden, informal öğrenme biçimlerinden öz-yönetimli öğrenmeye; özellikle kendi öğrenme ihtiyaçlarını belirleyerek, öğrenme için gerekli kaynağı ve yöntemi seçerek başvurdukları, bunun yanı sıra zaman zaman bazı öğrenmelerin de tesadüfen veya sosyal etkileşimler yoluyla gerçekleştiği tespit edilmiştir. Okul müdürlerinin informal öğrenmede başvurdukları informal öğrenme stratejileri ise 'meslektaşlara ve üstlere danışma, deneyerek-yaşayarak öğrenme, geçmiş deneyimler, alan ile ilgili literatür, kaynak taraması yapma, araştırarak, okuyarak öğrenme ve gözlem yapma' şeklindedir. İnformal öğrenme kaynakları ise 'meslektaş ve üstlerin tecrübe ve bilgileri, dijital kaynaklar, sosyal medya, mevzuat ve diğer yazılı kaynaklardan öğrenme' şeklindedir. Son olarak okul müdürlerinin görüş, düşünce ve deneyimlerinden yola çıkarak, informal öğrenmeye yönlendiren nedenler, 'yaşanan değişim ve dönüşüme uyum sağlama ihtiyacı, mesleki ve kişisel gelişim ihtiyacı, resmi eğitimlerin yetersiz oluşu, maddi kaynak ve fiziksel koşulların yetersizliği, veli, öğrenci ve diğer paydaşlarla yaşanan sorunlar sürecindeki ihtiyaç duyulan bilgi ve sorun çözme becerilerinin geliştirilmesi' şeklindedir. Araştırmanın nicel boyutu doğrultusunda, okul müdürlerinin öz-yönetimli öğrenmeye hazırbulunuşlukları ile yetkinliğe dayalı iş performans algıları arasındaki ilişki incelenmiştir. Her iki ölçek için yapılan analizlerde, kesme puanları ve ortalamalara göre belirlenen üç grup düzey olan, olumsuz, orta düzey ve olumlu düzeylerine göre incelendiğinde, okul müdürlerinin öz-yönetimli öğrenmeye hazırbulunuşluk düzeyinin hem ölçeğin tamamı için hem üç alt boyut için orta düzey olduğu, yetkinliğe dayalı iş performansı algılarının ölçeğin tamamı için orta düzey ancak olumluya da yakın, tüm altı alt boyutta ise olumlu bir algı içinde oldukları söylenebilir. Alt boyutlar açısından bakıldığında öz-yönetimli öğrenmeye hazırbulunuşluk ölçeğinin üç alt boyutundan en yüksek ortalamaya sahip boyutun 'Öz Yönetim', daha sonra 'Öz Kontrol' boyutu, en düşük ortalamaya sahip boyutun ise 'Öğrenme İstekliliği' olduğu görülmektedir. Okul müdürlerinin yetkinliğe dayalı iş performansı algıları ölçeğinin altı alt boyutu açısından ise 'İletişim ve Değerler' boyutunun en yüksek ortalamaya sahip olup, sonra ortalamalara göre sırasıyla 'Örgütsel Koşulları Oluşturma, Okulu ve Personeli Geliştirme', 'İzleme ve Rehberlik Etme', 'Pedagojik Yönetim', 'Okul İçinde Uyum Yaratma ve Mesleki Gelişim' boyutları olup ve en düşük ortalamaya sahip alt boyut ise 'Finansal Kaynakların Sağlanması ve Yönetimi' boyutudur. Demografik bilgilere göre yapılanan incelemelerde, yaş, öğrenim durumu, hizmet yılı, müdür olmadan önceki hizmet yılı değişkenlerine göre, öz-yönetimli öğrenmeye hazırbulunuşluk düzeyleri ve yetkinliğe dayalı iş performans algıları arasında anlamlı bir farklılığın olmadığı ama cinsiyet, okul türü, okuldaki öğrenci sayısı, okuldaki öğretmen sayısı değişkenlerine göre anlamlı bir fark olduğu tespit edilmiştir. Cinsiyetlerine göre; kadınların öz-yönetimli öğrenmeye hazırbulunuşluk düzeylerinin ve yetkinliğe dayalı iş performans algılarının erkeklerden daha yüksek olduğu, iki ölçeğin tüm alt boyutlarında kadın okul müdürleri erkekler okul müdürlerinden daha yüksek puan almakla birlikte sadece yetkinliğe dayalı iş performans algıları alt boyutlarından finansal kaynakların sağlanması ve yönetimi boyutunda düşük puan aldıkları tespit edilmiştir. Okul müdürlerinin çalıştıkları okul türüne göre, özel okullarda çalışan okul müdürlerinin öz-yönetimli öğrenmeye hazırbulunuşluk düzeyleri ve yetkinliğe dayalı iş performans algıları, resmi okullarda görev yapanlara göre daha yüksektir. Son olarak okuldaki öğrenci ve öğretmen sayısı açısından, okul müdürlerin öz-yönetimli öğrenmeye hazırbulunuşluk düzeylerinin ve yetkinliğe dayalı iş performans algılarının okuldaki öğrenci ve öğretmen sayısına göre düşük düzeyde anlamlı şekilde farklılaştığı tespit edilmiştir. Sonuç olarak elde edilen bu bulguların eğitim örgütlerinde informal ve öz-yönetimli öğrenme konusunda bir farkındalık yaratacağı düşünülmektedir. Ayrıca çalışmadan elde edilen bulgulara göre okul müdürleri informal yollardan sürekli bir öğrenme süreci içerisinde kendi öğrenmelerini üstlenerek, kendilerini geliştirebilir ve mesleki yaşamlarında daha yeterli ve verimli olabilirler. Bunun yanı sıra okul müdürlerinin öğretmenlere rol model olması ve destek vermesi öğrenen bir organizasyon oluşturmada ayrıca önemli bir husustur. Bu konuda okul liderlerine informal öğrenme fırsatları sağlama, diğer müdürlerden öğrenme, koçluk ve mentorluk yapma, risk alma ve hatalardan ders alma, bilgi paylaşımının önemini vurgulama, işbirliği ve destek sağlama gibi öneriler sunulabilir. Yapılacak diğer bir öneri ise kendi öğrenme süreçlerini üstlenecek olan tüm öğrenen bireyler içindir. Bu konuda asıl görev kendilerine düşmektedir çünkü öz-yönetimli öğrenmede 'Öz Yönetim' 'Öz Kontrol' ve 'Öğrenme İstekliliği' boyutlarına bakıldığında, tüm süreçlerin üzerinde bireyin kendi kontrolü söz konusudur. Özetle öğrenenler kendi öğrenme süreçlerini üstlenmeli, bu öğrenmeyi etkileyebilecek iç ve dış etkileri kontrol altına almalı ve öğrenme konusunda kendi kendini motive etmelidir. Son olarak yabancı literatürde örgüt ve iş gören performansı üzerindeki önemli etkisi nedeniyle birçok teorik ve pratik büyük araştırmaya konu olan informal ve öz-yönetimli öğrenmenin aynı zamanda yurtiçi alanyazında araştırılması farkındalık yaratmakla birlikte nasıl, hangi yollarla, hangi stratejilerle öğrenme gerçekleştiğini ortaya koyması açısından önemlidir. Bu nedenle bu konuda araştırmacılara özellikle eğitim örgütlerinde informal ve öz-yönetimli öğrenme ile performans arasındaki ilişkiyi ortaya koyacak farklı çalışmaların yapılması önerilmektedir. Ayrıca, bu tez çalışmasında geliştirilen okul müdürlerinin yetkinliğe dayalı iş performans algılarını ölçeği, öğretmen algıları ile okul müdürlerinin yetkinliğe dayalı iş performanslarının incelenmesi ve farklı değişkenlerin ortak etkisini inceleyecek yeni çalışmaların yapılmasına olanak sağlamaktadır. Anahtar kelimeler: Okul müdürleri informal ve öz-yönetimli öğrenme, okul müdürlerinin öz-yönetimli öğrenmeye hazırbulunuşluk düzeyleri, okul müdürleri yetkinliğe dayalı iş performansları.Article Citation Count: 5Academic domains as political battlegrounds: A global enquiry by 99 academics in the fields of education and technology(Sage Publications Ltd, 2017) Al Lily, Abdulrahman E.; Foland, Jed; Stoloff, David; Gogus, Aytac; Erguvan, Inan Deniz; Awshar, Mapotse Tome; Schrader, P. G.; Eğitim Bilimleri / Educational SciencesThis article theorizes the functional relationship between the human components (i.e., scholars) and non-human components (i.e., structural configurations) of academic domains. It is organized around the following question: in what ways have scholars formed and been formed by the structural configurations of their academic domain? The article uses as a case study the academic domain of education and technology to examine this question. Its authorship approach is innovative, with a worldwide collection of academics (99 authors) collaborating to address the proposed question based on their reflections on daily social and academic practices. This collaboration followed a three-round process of contributions via email. Analysis of these scholars' reflective accounts was carried out, and a theoretical proposition was established from this analysis. The proposition is of a mutual (yet not necessarily balanced) power (and therefore political) relationship between the human and non-human constituents of an academic realm, with the two shaping one another. One implication of this proposition is that these non-human elements exist as political actors', just like their human counterparts, having agency' - which they exercise over humans. This turns academic domains into political (functional or dysfunctional) battlefields' wherein both humans and non-humans engage in political activities and actions that form the identity of the academic domain. For more information about the authorship approach, please see Al Lily AEA (2015) A crowd-authoring project on the scholarship of educational technology. Information Development. doi: 10.1177/0266666915622044.Master Thesis Okul öncesi ve özel eğitim öğretmen adaylarının web 2.0 araçlarını kullanma ve dijital öğretim materyali geliştirme yeterliklerinin öğretim teknolojileri dersi kapsamında incelenmesi: Bir eylem araştırması(2023) Doğan, Bilge; Göğüş, Aytaç; Eğitim Bilimleri / Educational Sciences21. yüzyılda teknoloji yaygın olarak kullanılmakta ve sürekli değişime uğramaktadır. Buna bağlı olarak her alanda kullanılması kaçınılmaz olmuş, eğitim de bu durumdan etkilenen alanlardan biri olmuştur. Eğitimde teknolojinin etkili ve verimli kullanılması koşulu ile eğitimin kalitesi artmakta, öğrenciler öğrenme sürecinde aktif rol oynamakta, eğitim-öğretim süreci eğlenceli ve kalıcı hale gelmektedir. Web 2.0 araçları herkesin rahatlıkla erişebildiği kullanımı kolay olan araçlar olup, öğretmenlerin teknolojiyi eğitime etkili bir biçimde entegre edebilmeleri sürecinde dijital öğretim materyali geliştirmelerine olanak tanır. Her yeni nesil, dijital ortama daha fazla maruz kalıyor ve gelişen yeni teknolojiler ve dijital dönüşümler öğrenme ortamlarını da değiştiriyor. Erken çocukluk eğitiminde teknolojinin anlamlı ve faydalı kullanılması gerektiği göz önünde bulundurulduğunda öğretmen adaylarının da öğretim teknolojilerini anlamlı bir şekilde öğrenme ortamlarına entegre etmek ve etkili dijital öğretim materyali tasarlayabilmek için Web 2.0 araçlarını kullanabilmeleri beklenmektedir. Bu araştırmada erken çocukluk döneminde çalışacak öğretmen adaylarının, Web 2.0 araçlarını kullanabilme ve dijital öğretim materyali geliştirebilme yeterlikleri 'Öğretim Teknolojileri' dersi kapsamında incelenmiştir. Araştırmanın çalışma grubunda İstanbul'da bulunan bir vakıf üniversitesinin Eğitim Fakültesinde öğrenim gören ve 'Öğretim Teknolojileri' dersini almakta olan 30 öğretmen adayı ve dersin öğretim elemanı yer almaktadır. Araştırmada nitel araştırma desenlerinden eylem araştırması deseni kullanılmıştır. Nitel ve nicel verilerin dâhil edildiği araştırma kapsamında veriler; yarı yapılandırılmış görüşme formu, öğretim teknolojileri dersi izlencesi, gözlem (saha notları), 'Öğretmenlerin Dijital Öğretim Materyali Geliştirme Öz-Yeterlik Ölçeği', 'Web Tabanlı Eğitim Materyalini Değerlendirme Formu', materyal değerlendirme rubriği ve kişisel bilgi formu aracılığıyla elde edilmiştir. Verilerin analizinde ise içerik analizi yöntemi, doküman analizi yöntemi, betimsel istatistikler ve Mann-Whitney U testi kullanılmıştır. Bulgulara göre, erken çocukluk dönemi öğretmen adayları, Web 2.0 araçlarından en çok Wordwall olmak üzere, Powtoon, Canva, Kahoot, PowerPoint, Storyjumper, My Story Book kullanmaktadır. Web 2.0 araçlarını kullanma amaçları etkinlik geliştirmeye yönelik, giriş-sonuç-değerlendirme etkinliklerinde kullanmak, öğretimin kalıcılığını arttırmak, konu anlatımına yönelik materyal hazırlamak, öğrenme hedeflerini pekiştirmek, oyun hazırlamak, dijital ders ve değerlendirme materyalleri hazırlamak olarak vurgulanmıştır. Ayrıca, çocukların dikkatini çekmek, çocukların daha kolay öğrenmesini sağlamak, çocukların eğlenmesini sağlamak ve de öğretmenin kendi sorumluluklarını planlama ve yürütme işlerini kolaylaştırmak amaçları ile kullandıkları vurgulanmıştır. Erken çocukluk döneminde çalışacak öğretmen adaylarının tasarladıkları dijital öğretim materyallerinin öğretimsel uygunluğunun, eğitim programına uygunluğunun ve programlama uygunluğu/teknik yeterliliğinin çok iyi düzeyde, görsel tasarım yeterliliğinin ise iyi düzeydedir. Erken çocukluk döneminde çalışacak öğretmen adaylarının Web 2.0 araçlarını kullanarak geliştirdiği dijital öğretim materyalleri ile ilgili görüşleri incelendiğinde; öğretmen adaylarının bir kısmının etkili ve yeterli bir materyal olduğu bir kısmının ise geliştirilebilir bir materyal olduğu vurgulanmıştır, Web 2.0 araçlarını nasıl kullandıkları ve kullanırken hangi adımları izledikleri bir lineer süreç olarak ortaya konulmuştur. Öğretim Teknolojileri dersinin öğretmen adayları üzerindeki etkisi hakkında, Web 2.0 araçlarını kullanma yeterliklerine etkisinin olumlu olduğunu, yeni Web 2.0 araçlarını kullanmayı ve etkili dijital materyal tasarlayabilmeyi öğrendiklerini vurgulamışlardır. Araştırmanın sonuçları göz önüne alınarak yeni araştırmacılara yönelik ve Öğretim Teknolojileri dersine yönelik öneriler sunulmuştur.Article Citation Count: 13Use of handwriting recognition technologies in tablet-based learning modules for first grade education(Springer, 2017) Yanikoglu, Berrin; Gogus, Aytac; Inal, Emre; Eğitim Bilimleri / Educational SciencesLearning through modules on a tablet helps students participate effectively in learning activities in classrooms and provides flexibility in the learning process. This study presents the design and evaluation of an application that is based on handwriting recognition technologies and e-content for the developed learning modules. The application aims to support the handwriting learning process in first grade and provides an efficient interface to the learning modules through the natural form of handwriting input. The learning modules consist of handwriting and arithmetic modules, which were deemed to benefit most from the use of handwriting recognition technologies. The developed e-content was designed to be used in the evaluations of the developed application, rather than being a complete set of exercises. Among the main findings were that the majority of the children in the two evaluations were visibly motivated to use the application for doing exercises and preferred using the tablet over pen-paper, while teachers were concerned about the extra work associated with preparing questions in the new medium. Reflections from the design of the application and students' and teachers' perceptions and teachers' observations in two separate evaluations are presented with related recommendations.Conference Object Citation Count: 9Learning and personal attributes of university students in predicting and classifying the learning styles: Kolb's nine-region versus four-region learning styles(Elsevier Science Bv, 2016) Gogus, Aytac; Ertek, Gurdal; Eğitim Bilimleri / Educational SciencesDeveloping effective study skills and learning habits is very important for university students, not only for getting a university degree but also for preparing themselves for their career. Students and their instructors should be aware of what attributes related to students' perceptions and habits influence their learning styles. Studies in literature have mainly used Kolb's four-region styles, and this study is one of the few that investigate Kolb's nine-region styles and the only study that compares the two with data from the field. This is the first study in literature that investigates the research question of how important the various learning and personal attributes of university students are in predicting and classifying the learning styles. The main contribution of this study is showing that the Kolb's four-region and the nine-region learning style can be explained through different attributes. This study is also valuable for discovering the relations of the students' personal attributes, the students' learning styles and perceptions about studying and learning. Study planning, active participation, and group studies are listed as the most desired learning activities. Making learners aware of their learning styles and how to accommodate this in the learning environment obtains significant benefits to learning outcomes. (C) 2016 Published by Elsevier Ltd.Master Thesis Vakıf üniversiteleri öğretim elemanlarının örgütsel sinizm ve örgütsel bağlılık düzeyleri arasındaki ilişkinin incelenmesi(2019) Çınar, Bircan; Göğüş, Aytaç; Eğitim Bilimleri / Educational SciencesBu araştırmanın temel amacı öğretim elemanlarının örgütsel sinizm düzeylerinin örgütlerine olan bağlılıkları üzerindeki etkisini belirlemektir. Örgütsel bağlılık değişkeni; duygusal, devam ve normatif bağlılık olmak üzere üç boyutta ele alınırken örgütsel sinizm değişkeni de bilişsel boyut, davranışsal boyut ve duyuşsal boyut olarak üç boyutta ele alınmıştır. Bu çalışmanın diğer bir amacı da; araştırmaya katılan öğretim elemanlarının demografik faktörleri dikkate alınarak örgütsel bağlılık ve örgütsel sinizm düzeylerinde farklılaşma olup olmadığını incelemektir. Kurumun sağladığı olanakları demografik bilgiler içinde ele alarak, örgütsel bağlılık ve örgütsel sinizm üzerine etkisinin incelenmesi de amaçlanmaktadır. Bu çalışmanın 6 temel araştırma sorusu bulunmaktadır. Araştırma soruları: 1) Öğretim elemanlarının örgütsel sinizme ve örgütsel sinizme ait alt boyutlarına ilişkin algıları nasıldır? 2) Öğretim elemanlarının örgütsel bağlılığa ve örgütsel bağlılığa ait alt boyutlarına ilişkin algıları nasıldır? 3) Öğretim elemanlarının örgütsel sinizm ve örgütsel bağlılık algıları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki var mıdır? 4) Öğretim elemanlarının örgütsel sinizm algıları ve örgütsel bağlılık algıları çeşitli değişkenlere göre nasıl farklılaşmaktadır? 5) Öğretim elemanlarının örgütsel sinizm algıları ve örgütsel bağlılık algıları çalışılan kurumdaki olanaklara göre nasıl farklılaşmaktadır? 6) Öğretim elemanlarının örgütsel sinizm algıları, öğretim elemanlarının örgütsel bağlılık algılarındaki değişkenliğin ne kadarını açıklamaktadır? Bu nicel araştırma, İstanbul ilindeki yedi vakıf üniversitelerinde çalışan, öğretim elemanlarından, erişim kolaylığı nedeniyle oluşturulan çalışama grubu ile yapılmıştır. Veri toplama aracı üç bölümden oluşmaktadır. Birinci bölüm, demografik bilgiler ve kurumun sağladığı olanaklar ile ilgili 20 soruyu içermektedir. İkinci bölüm, Brandes, Dharwadkar ve Dean (1999) geliştirilerek Kalağan (2009) tarafından Türkçe'ye uyarlanan 'örgütsel sinizm ölçeği'ni içermektedir. Üçüncü bölüm, Meyer ve Allen (1984) tarafından geliştirilen, Boylu, Pelit ve Güçer (2007) tarafından Türkçe'ye uyarlanan 'örgütsel bağlılık ölçeği'ni içermektedir. Elde edilen veriler SPSS istatistik programı kullanılarak çözümlenmiştir. Ölçeklerin geçerlik ve güvenirlik çalışması yapılmış olup, araştırma soruları uygun istatistik analizlerle cevaplanmıştır. Araştırma bulgularına göre öğretim elemanlarının örgütsel bağlılık ve örgütsel sinizm puanlarının ortalamanın üzerinde olduğu görülmüştür. Örgütsel sinizm ve örgütsel bağlılık arasında negatif yönde anlamlı ilişki saptanmıştır. Bu sonuca göre örgütsel sinizm puanı arttıkça örgütsel bağlılık puanı azalacaktır. Örgütsel bağlılık alt boyutlarına göre, örgütsel sinizm puanı arttıkça, duygusal bağlılık, normatif bağlılık puanları azalmakta; devam bağlılığı puanları da artmaktadır. Örgütsel Sinizm Ölçeği puanı ortalamanın altı ve üstü olan katılımcıların, Örgütsel Bağlılık Ölçeği duygusal, devam ve normatif bağlılık alt boyutu toplam puan ortalamaları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmuştur. Örgütsel Sinizm Ölçeği puanı ortalamanın altında olanların örgütsel bağlılık, duygusal bağlılık ve normatif bağlılık puanı en yüksekken devam bağlılığı puanı en düşük bulunmuştur. Örgütsel bağlılığın yordayıcılarını bulmak için üç regresyon modeli elde edilmiştir. Kurulan ilk modelde duygusal bağlılık toplam puanının yordayıcıları incelenmiştir. Analiz sonucunda davranışsal ve duygusal sinizm alt boyut toplam puanları, duygusal bağlılık toplam puanının yordayıcıları olarak bulunmuştur. Duygusal bağlılığın %45'i davranışsal ve duygusal sinizm alt boyutu ile açıklanmaktadır. Kurulan ikinci modelde devam bağlılığı toplam puanının yordayıcıları incelenmiştir. Analiz sonucunda davranışsal ve duygusal sinizm alt boyut toplam puanları, devam bağlılığı toplam puanının yordayıcıları olarak bulunmuştur. Devam bağlılığının %24'ü davranışsal ve duygusal sinizm alt boyutu ile açıklanmaktadır. Kurulan üçüncü modelde normatif bağlılık toplam puanının yordayıcıları incelenmiştir. Analiz sonucunda davranışsal sinizm alt boyut toplam puanı, normatif bağlılık toplam puanının yordayıcıları olarak bulunmuştur. Duygusal bağlılığın %21'i davranışsal sinizm alt boyutu ile açıklanmaktadır. Demografik bilgilerin ve kurum olanaklarının örgütsel bağlılık ve örgütsel sinizm düzeyleri üzerine etkisi incelendiğinde, kurumların özel sağlık sigortası hizmeti, lojman ve kira yardımı, makale, kitap ve diğer yayın teşviki, yurt içi, yurt dışı kongre katılım desteği, gelişime yönelik hizmet içi eğitimler ile sosyal aktivite imkânı sağlamasının anlamlı bir etkisi bulunurken; medeni durum, unvan, çalışma yılı, kişisel araştırma desteği, yol ve servis imkânı gibi değişkenlerin anlamlı bir etkisi bulunmamaktadır. Anahtar Kelimeler: Örgütsel bağlılık, örgütsel sinizm, öğretim elemanı, kurum olanakları.