Yarar, Onur
Loading...
Name Variants
Onur YARAR
Yarar O.
Onur Yarar
O., Yarar
Yarar, Onur
Yarar, O.
YARAR Onur
Onur, Yarar
Yarar Onur
Yarar,O.
Yarar O.
Onur Yarar
O., Yarar
Yarar, Onur
Yarar, O.
YARAR Onur
Onur, Yarar
Yarar Onur
Yarar,O.
Job Title
Doç.Dr.
Email Address
onur.yarar@okan.edu.tr
Main Affiliation
Ağız ve Diş Sağlığı / Mouth and Dental Health
Status
Website
ORCID ID
Scopus Author ID
Turkish CoHE Profile ID
Google Scholar ID
WoS Researcher ID

Scholarly Output
57
Articles
8
Citation Count
14
Supervised Theses
40
57 results
Scholarly Output Search Results
Now showing 1 - 10 of 57
Master Thesis Hastanelerde gürültü yönetimi: Yenidoğan yoğun bakım örneği(2014) Temizsoy, Ebru; Yarar, Onur; Ağız ve Diş Sağlığı / Mouth and Dental HealthBu çalışma hastanenin 4 farklı hizmet birimi ve Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde gürültü düzeylerinin belirlenmesi, iyileştirme faaliyetlerinin gürültüyü azaltmada etkisinin değerlendirilmesi amacıyla yapılmıştır. Araştırma, prospektif, tanımlayıcı ve deneysel olarak gerçekleştirilmiştir. Gürültünün azaltılmasında bir YYBÜ'de uygulanan iyileştirme faaliyetlerinin öncesi ve sonrası değerlendirilmiştir. YYBÜ'de gürültü iyileştirme öncesi 5 gün ve sonrası 5 gün 24 saat boyunca ölçülmüştür. Bruel & Kjaer Sound Level Metre Type 2260 cihazı YYBÜ gürültüsü ölçümlerinde kullanılmıştır. Gürültü düzeyleri saniyelik olarak ölçülüp 10 dakikalık kayıtlar alınmıştır. Veriler SPSS 16 programı ile Student t ve Kolmogorov Smirnov testleri ile değerlendirilmiştir. Hastanenin genel gürültü düzeyleri ulusal ve uluslararası standartlara göre yüksek bulunmuştur. YYBÜ'de iyileştirme faaliyetleri öncesi gürültü seviyesi; I. Düzey için 67 dB, II. Düzey için 66 dB ve III. Düzey için 69 dB ölçülmüştür. İyileştirme faaliyetleri sonrası gürültü seviyesi ise; I. Düzey için 58 dB, II. Düzey için 62 dB ve III. Düzey için 63 dB ölçülmüştür. YYBÜ'de iyileştirme faaliyetleri ile gürültü düzeyi azaltılmıştır ancak ulusal ve uluslararası standart değerlere erişilememiştir.Doctoral Thesis Obezitenin dolaylı maliyetleri ile obezite tedavisine yönelik sağlık harcamalarının karşılaştırmalı finansal analizi(2020) Demir, Ömer Çağatay; Yarar, Onur; Ağız ve Diş Sağlığı / Mouth and Dental HealthBu araştırmanın temel amacı; Obezite problem olan bireylerin katlanmak zorunda oldukları dolaylı harcama maliyetlerini tespit etmek ve İstanbul'da obez olan bireylerin bu sağlık sorununun tedavisi için katlanmak zorunda oldukları harcamalarla karşılaştırmalı bir şekilde analiz etmektir. Araştırma kapsamında İstanbul ilinde yaşayan 362 obezin katılımıyla bir anket çalışması gerçekleştirilmiştir. Ankete ek olarak 10 sağlık uzmanı ve 10 obez bireyle yarı yapılandırılmış mülakatlar yoluyla da araştırma verileri toplanmıştır. Araştırma sonucunda obezitenin; kadınlarda erkeklere göre; evlilerde bekarlara göre; 36 ve üstü yaşta olanlarda, daha gençlere göre; önlisans / lisans mezunlarında lise ve ilkokul düzeyinde eğitim alanlara göre; çalışanlarda çalışmayanlara göre; kendi iş yerinde çalışanların başkalarının yanında çalışanlara göre; ekonomik durumu iyi olanların ise ekonomik yönden kötü veya vasat durumda olanlara göre daha sık görüldüğü anlaşılmıştır. Araştırma sonucunda bireylerde obezitenin 1.evreden morbid düzeye doğru geliştikçe obeziteden kaynaklı dolaylı harcamaların pozitif yönde etkilenerek aynı doğrultuda artış kaydettiği tespit edilmiştir. Yine araştırma sonucunda; İstanbul özelinde obezite kaynaklı dolaylı maliyetlerin aylık ve yıllık tutarları hesaplanmıştır. Son olarak ise araştırmanın ulaşılan sonuçlarına göre ülkemizde Obezitenin tedavisine yönelik bazı strateji ve politikalar önerilmiştir.Master Thesis Kalite yönetim direktörlerinin bilgi güvenliği farkındalığı:İstanbul ili örneği(2017) Çöp, Çiğdem Çelik; Yarar, Onur; Ağız ve Diş Sağlığı / Mouth and Dental HealthAraştırma kamu hastanelerinde görev yapan kalite yönetim direktörleri ve kalite birim sorumlularının bilgi güvenliği farkındalıklarını belirlemek amacıyla yapılmıştır. Araştırmanın evrenini İstanbul ilinde faaliyet gösteren kamu hastaneler birliğine bağlı 72 hastanenin kalite yönetim direktörleri ve kalite birim sorumluları oluşturmaktadır. Kamu hastaneler birliğine bağlı 6 genel sekreterliğe araştırma izni başvurusu yapılmış ancak 67 hastane için çalışma onayı alınmıştır. Örneklem seçilmemiş, evrende izin verilen hastanelerin tamamına ulaşılmış olup; toplam 87 kişiden veri toplanmıştır. Araştırma Kasım 2016-Ağustos 2017 tarihleri arasında 10 aylık bir sürede tamamlanması için etik kurul izni alınmış sonrasında Aralık 2016- Nisan 2017 tarihleri arasında 5 aylık bir sürede veri toplama süreci tamamlanmıştır. Katılımcılara yüz yüze ve elektronik anket uygulaması uygulanmıştır. Araştırmada veriler kalite direktörlerinin tanımlayıcı özelliklerini belirlemeye yönelik form ve 'Bilgi Güvenliği Farkındalık Ölçeği' ile toplanmıştır. Araştırmada elde edilen veriler SPSS (Statistical Package for the Social Sciences) Windows 22.0 programı kullanılarak analiz edilmiştir. Verilerin değerlendirilmesinde tanımlayıcı istatistiksel yöntemleri olarak frekans, yüzde, ortalama, standart sapma, t-testi, anova testi kullanılmıştır. Araştırma sonucunda kalite yönetim direktörlerin 'kişisel verilerin korunması' düzeyinin yüksek; 'saldırı ve tehditlere yönelik farkındalık' düzeyinin orta; 'bilgi güvenliği farkındalığı genel' düzeyinin orta seviyede olduğu belirlenmiştir. Araştırmada ayrıca bilgi güvenliği farkındalığına yönelik cinsiyet ve meslek grubuna göre farklılıklar bulunduğu sonucuna ulaşılmıştır.Conference Object Citation - Scopus: 37Measurement of radiation dose in thyroid scintigraphy(Polish Academy of Sciences, 2020) Günay,O.; Sarihan,M.; Yarar,O.; Akkurt,İ.; Demir,M.; Radyoterapi / Radiotherapy; Ağız ve Diş Sağlığı / Mouth and Dental HealthDetermination of radiation dose rate is very important for public health and medical workers because the nuclear radiation is hazardous for all. In this study, radiation dose rate was determined after radiopharmaceutical injection for thyroid scintigraphy. Measurements of the dose rate were made at 12 different points: 25, 50, 100, and 200 cm from the patient’s head, chest and foot level. Moreover, measurements were made at different times with GM counter to determine the dose rate decay. The amount of radioactivity injected into patients varies between 151 MBq (4.1 Ci) and 192 MBq (5.2 Ci), with average value of 162 MBq (4.4 Ci). The radiation dose rate at 100 cm from the patient’s chest level, after 9.16, 28.83 and 49.66 min of injection was calculated as 7.56, 6.35 and 4.73 µSvh−1, respectively. After Tc-99m injection, healthcare professionals must be 1 m away from the patient for radiation safety. It was also emphasized that the public should not be in proximity to the patient nearer than 1 m for 3 h after injection. © 2020 Polish Academy of Sciences. All rights reserved.Master Thesis Fiyatlandırma politikalarının hastane seçimine etkisi: Özel hastane örneği(2022) Aydın, Beyza; Yarar, Onur; Ağız ve Diş Sağlığı / Mouth and Dental HealthHastane seçimi çalışmaları incelenirken; hastane personeli, hastane temel faaliyetleri, hastane fiziksel koşulları, hasta geliri ve eğitim düzeyi gibi faktörlerin hastaların hastane tercihini etkilediği görülmektedir. Hastaneler avantajlarını artırmak için hasta güvenini artıran, alanında uzman hekimlere sahip olmalarını sağlayan, fiziki durumlarını iyileştirmeye yönelik projelere yer veren, bordro süreçlerinde çalışan politikalar belirlemektedir. Sağlık hizmetlerinde fiyatlandırma politikalarının hastane seçimine etkisini belirlemeyi amaçlayan bu araştırma nicel verilere dayalı tanımlayıcı araştırma ve ilişkisel tarama modelinde bir araştırmadır. Uygulanan anket neticesinde hastane logolarının, temizliğinin, doktor tanınmışlığının ve diğer faktörlerin hastane seçimini olumlu yönde etkilediği tespit edilmiştir.Master Thesis Patoloji laboratuvarında kullanılan dijital tarama sisteminin tanı kalitesine etkisi(2017) Bertalan, Meltem Algan; Yarar, Onur; Ağız ve Diş Sağlığı / Mouth and Dental HealthTeknolojik gelişmeler hemen her alanda olduğu gibi sağlık alanında da etkilerini gün geçtikçe daha fazla hissettirmektedir. Dijital sistemlerin patoloji laboratuvarlarında kullanılmaya başlanması ile kanser hastalığının tanısında önemli gelişmeler yaşanmıştır. Bu gelişmelerin en önemlileri tanı aşamasında kazanılan süre ve erişilebilirliktir. Patologların ışık mikroskopları ile gözle taradıkları kanserli hücreleri tek bir tuşla tarayan dijital sistemler, zamanla yarışan patologların işlerini hızlandırmakta ve aynı zamanda internetin olduğu her yerden bu preparatlara erişim imkanı sunmaktadır. Dijital patolojinin üzerinde durulması gereken en önemli konusu ise tanı kalitesidir. Kanserli hücreleri insan hatası olmaksızın sayan dijital mikroskoplar, tanı kalitesini de oldukça etkilemektedir. Bu çalışmada, patoloji laboratuvarında kullanılan dijital sistemlerin tanı kalitesine etkisi incelenmiştir. Çalışmada patoloji laboratuvarlarında kullanılan Ki67 ölçüm süresinin, Frozen ve Tiroid İnce İğne Aspirasyon Sitolojisi yöntemlerinin, ışık mikroskopları ve dijital mikroskoplarda verdiği sonuçların tanı kalitesine etkisi incelenmiştir. Çalışmada dijital patolojinin hata ihtimalinin insana oranla daha az olduğu baz alınmıştır.Master Thesis Klinik örneklemler ışığında ICD-10 uygulamalarının değerlendirilmesi(2015) Serinoğlu, Leyla; Yarar, Onur; Ağız ve Diş Sağlığı / Mouth and Dental HealthYapılan çalışmada klinik örneklemler ışığında Uluslararası Hastalık Sınıflandırması–Versiyon10 kodlamaları dâhilinde hasta veri girişinin yeterliliği incelenmiştir. Aynı zamanda Hastane Bilgi Yönetim Sistemlerinin etkinliği ve verimliliği bulgular doğrultusunda değerlendirilmiştir. Çalışmada Mersin Üniversitesi Sağlık Araştırma ve Uygulama Merkezi Hastanesi Kulak Burun Boğaz Polikliniği'nde, 2012-2013 yıllarında başvuran 1216 hastanın dosyası retrospektif olarak incelenmiştir. İlk aşamada, Hastane Bilgi Yönetim Sistemindeki hasta tanıları raporundan Kulak Burun Boğaz bölümünün kullandığı 8 tanı kodu seçilerek hasta listeleri oluşturulmuştur. Hastanın medikal bilgileri bölümünde, hasta dosyaları incelenerek anamnez ekranlarındaki özgeçmiş ve soy geçmiş bilgileri kontrol edilmiş ve tıbbi kayıtların klinik açısından önemine değinmek amaçlanmıştır. İkinci aşamada, Kulak Burun Boğaz kliniğinde ICD-10 tanılarına ulaşılabilirlilik analiz edilmiştir. Üçüncü aşamada ise Hastane Bilgi Yönetim Sistemini ne kadar etkin kullanılabildiği kişiye ve sisteme bağlı aksaklıklar açısından değerlendirilmiştir. Tanıya göre alınan hasta listelerinde, hasta öyküsüne bakıldığında, en iyi hastalık öykülerinin malign olgularda alındığı gözlenmiştir. Bu hastalıklar arasında ilk iki sırayı Larinks malign neoplazmı ve larinks kıkırdağı malign neoplazmı almaktadır. Kulak Burun Boğaz kliniğinde uygulamada kullanılan 8 tanıya göre, en fazla başvuru yoğunluğunun baş dönmesi tanısı ile geldiği görülmüştür. Hastane Bilgi Yönetim Sisteminin verimli kullanılmadığı ve sistemde aksayan yönlerin olduğu görülmüştür. ICD-10 uygulamaları klinik örneklemler ışığında incelendiğinde, eksikliklerin ve aksaklıkların olduğu saptanmıştır. Hastane Bilgi Yönetim Sistemlerinin etkin ve verimli olması için sağlık alanında kaliteli bir otomasyon sistemi kullanılması sonucunu göstermektedir. Hastane Bilgi Yönetim Sistemleri ve ICD-10 uygulamalarının hekimlere getirdiği ek iş gücü tekrar gözden geçirilmelidir.Article Yoğun Bakım Ünitelerinde Görev Yapan Yardımcı Sağlık Hizmetleri Sınıfı Çalışanlarında İş Stresi(2016) Yarar, Onur; Madaslı, Recayi; Ağız ve Diş Sağlığı / Mouth and Dental HealthAmaç: Sağlık en önemli hizmet kollarından biri olup, insanların kaliteli ve en iyi sağlık hizmeti alabilmesi için, sağlık çalışanının gereksinimlerinin maddi ve manevi olarak giderilmesi gerekmektedir. Yoğun bakım, hastanelerdeki en kritik ünitedir. Buradaki hastalar yaşamsal tehlikeyi en yüksek taşıyan hastalardır. Bu durum hastaların bakımını ve tedavisini üstlenmiş sağlık personelleri için yoğun strese neden olmaktadır.Gereç ve Yöntem: Çalışmada, bu stres seviyesi ölçülmeye çalışılmıştır. Bu araştırmaya Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yoğun bakım ünitesinde çalışmakta olan 115 personel katılmıştır. Araştırmanın verileri yoğun bakım ünitesi çalışanları üzerinde yapılan \"İş Stresi ile İlgili Anket\" aracılığı ile toplanmıştır. Bu anket 3 ana bölümden oluşmaktadır. İlk bölümde anket uygulanan evrenin \"Kişisel Özellikleri\" incelenmiştir. İkinci bölümde \"Mesleki Değerlendirme\"ye ilişkin sorulara verilen yanıtların dağılımı bulunmaktadır. Veriler betimleyici istatistik teknikleri kullanılarak analiz edilmiştir.Bulgular: Çalışmanın bulguları iş stresi düzeyi ile meslek, yaş, cinsiyet ve medeni durum arasında anlamlı farklar olduğunu göstermiştir. Tartışma ve Sonuç: Sonuç olarak, yoğun bakım çalı- şanlarının görev tanımları iyi yapılarak çalışma saatlerinin özel yaşantılarına etkisi azaltılmalıdır. Ücret düzeyleri personelin gereksinimlerini karşılayabilecek düzeye getirilmelidir. Yoğun bakım ünitelerinde çalışan sağlık personeli sayısı arttırılıp iş yükü azaltıldığında iş motivasyonu artırılabilir.Master Thesis Hastanede çalışan idari personelin genel ve örgütsel sinizm düzeylerinin belirlenmesi(2015) Kanar, Deniz; Yarar, Onur; Ağız ve Diş Sağlığı / Mouth and Dental HealthAraştırma, üniversite hastanesinde çalışan idari personelin genel (kişilik) sinizmi ve örgütsel sinizm düzeylerinin belirlenmesi amacıyla tanımlayıcı nitelikte gerçekleştirilmiştir.Araştırma evreni Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi'nde çalışan idari personelden oluşmaktadır (N=384). Veriler, araştırmaya katılan idari çalışanların demografik özellikleri, genel (kişilik) sinizmi ölçeği ve örgütsel sinizm ölçeğine ait maddeleri içeren üç bölümden oluşan anket formu ile değerlendirilmiştir. Araştırmada demografik değişkenlerden 'Eğitim Durumu (Lisans-Yüksek Lisans- Doktora)', 'Mesleğini İstemeyerek Seçme', 'İş Memnuniyeti Olmayan- Kısmen Olan' ve 'Nöbet Usulü veya Sadece Gece Çalışanlar' kısımlarında anlamlı farklılıklar görülmüştür. Ölçekler arasındaki ilişki incelendiğinde ise genel (kişilik) sinizm ölçeği ile örgütsel sinizm ölçeği ve alt boyutlarından 'bilişsel' ve 'davranışsal' olanlarda pozitif korelasyon tespit edilmiştir.Sonuç olarak demografik değişkenlerden bazılarının örgütsel sinizmi ve alt boyutlarını etkilediği görülmüştür. Genel sinizm düzeyi skoru bilişsel boyut, davranışsal boyut ve örgütsel sinizm arasında da pozitif yönde ilişki bulunmuştur.Master Thesis Sağlık yöneticilerinin çocuk ihmal ve istismarına yönelik bilgi ve farkındalık düzeyleri(2015) Kır, Mikail; Yarar, Onur; Ağız ve Diş Sağlığı / Mouth and Dental HealthAraştırmanın konusu ihmal ve istismara uğramış çocuklar sağlık kurum ve kuruluşlarına başvurduklarında sağlık yöneticilerin ihmal ve istismar hakkında ne kadar bilgi sahibi oldukları, ne yapmaları gerektiği konusunda bilgi ve farkındalıklarının düzeylerinin değerlendirilmesidir. Çocuk İhmal ve İstismarı konusu dünyada ve ülkemizde üzerinde çalışılan önemli bir konudur. Araştırmanın evreni ; Araştırmanın yapıldığı tarihte Denizli ilinde bulunan kamuda ve özel sektörde çalışan 117 sağlık yöneticisi oluşturmuştur. Çalışma Denizli ili Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliğinden, Denizli İli T.C. Sağlık Müdürlüğünden, Denizli İli T.C. Halk Sağlığı Müdürlüğünden ve T.C. Pamukkale Üniversitesi Sağlık Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürlüğünden gerekli izinler alındıktan sonra 02.04.2013- 02.07.2013 tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir. Yöneticilerden veriler toplanmış ve analiz edilmiştir. Araştırmada kullanmış olduğumuz 'Çocuk İstismarı ve İhmalinin Belirti ve Risklerinin Tanılanmasına Yönelik Ölçek' 5 bölümden oluşmaktadır. Bu alt faktörler İstismarın Çocuk Üzerindeki Fiziksel Belirtileri (İÇÜFB), İstismar ve İhmalin Çocuktaki Davranışsal Belirtileri (İİÇDB), İhmalin Çocuk Üzerindeki Belirtileri (İÇÜB), İstismar ve İhmale Yatkın Ebeveyn Özellikleri (İİYEÖ), İstismar ve İhmale Yatkın Çocukların Özellikleri (İİYÇÖ) ve Çocuk İstismarı ve İhmalinde Ailesel Özellikler (ÇİİAÖ) olarak oluşturulmuştur. Bu alt faktörlere göre analizler yapılarak çalışma sonuçlandırılmıştır. Araştırmanın ülkemizde çocuk istismar ve ihmalinin sebeplerini anlama, bilgi düzeyini artırma konuya dikkat çekme adına, koruyucu, önleyici tedbirlerin alınmasında yararlı olacağı ve kuramsal bilgilere destek olacağı düşünülmektedir. Bu nedenle çocuğun yüksek menfaati açısından sağlık yöneticilerine çocuk istismar ve ihmali konusunda eğitim verilmesinin yerinde olacağı değerlendirilmiştir. Anahtar Kelimeler: Sağlık yöneticisi, Çocuk istismarı, Çocuk ihmali