Master Thesis / Master Tezleri

Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/20.500.14517/2606

Browse

Now showing 1 - 20 of 199

2000 sonrası bankacılık sektöründe kriz yönetimi ve Şekerbank modeli
(2011) Onar, Hale; Günceler, Bülent
Gelişmekte olan bir ülke olan Türkiye ekonomik yapısına bağlı olarak dönem dönem finansal krizler yaşamıştır. Yaşanan krizlerden bankacılık sektörü ve finansal kurumlar sektörel yapıları, ürettikleri ve sundukları ürünlerin özellikleri nedeniyle önemli ölçüde etkilenmişlerdir ve bunlara yönelik düzenlemeler, yeniden yapılandırma çalışmaları gündeme gelerek uygulanmıştır. Bu bağlamda bankacılık sektöründe potansiyel kriz veya krizler ortaya çıkmadan önlenmesi, kriz dönemi sonrasında ise durum analizi yapılması büyük bir önem taşımaktadır. Bu çalışmanın amacı, 2000 sonrası BankacılıkSektöründe Kriz yönetimi ve Son yaşanan Küresel Krizin etkilerini ve kriz yönetim stratejilerini ortaya koymaktır. Özellikle 2008 yılının son çeyreğinde ABD?de başlayan, batıdan doğuya doğru tüm ülkeleri çeşitli şekillerde etkileyen küresel ekonomik krizden dünya bankaları yanı sıra Türkiye özelinde Şekerbank T.A.Ş?nin etkilenme düzeyi ve bu süreçte uygulanan yönetsel ve örgütsel politikalarının neler olduğu Birim Müdürleri algıları doğrultusunda araştırılmıştır. Banka içinde Birimlerin Müdürleri ile anket ve mülakat yöntemi kullanılarak gerçekleştirilen çalışmada; kriz nedeniyle birçok kurumuniş hacminin ve müşteri sayısının önemli oranda azaldığı ve bu yönüyle kurumların krizden etkilendiği ortaya çıkmıştır. Birçok kurum üzerindeki yönetsel ve örgütsel etkiler göz önüne alındığında, Şekerbank özelinde 2000 ve 2001 krizi dönemindeki yeniden yapılanma ve düzenlemeler sayesinde küresel krizde yönetsel, örgütsel politika ve uygulamalar anlamında önemli olumsuzluklar yaşanmamış ancak banka içinde bazı tedbirlerin alındığı ortaya çıkmıştır.
6G Açık Radyo Erişim Ağlarının Gecikme Performansının Modellenmesi
(2024) Ktoan, Ghaith Hayder Abdulmohsin; Türeli, Didem Kıvanç
Bu çalışma, Açık Radyo Erişim Ağı (Açık RAN) sistemlerinin gecikmelere neden olan karmaşık kısımlarını ve bu gecikmelerin son kullanıcı deneyimini nasıl etkilediğini incelemektedir. Modern kablosuz iletim, Açık RAN mimarisi nedeniyle çok değişti, ancak gecikmeleri sorunlara yer açar. Gecikmeye neden olabilecek etkenlere gerçek zamanlı ve gerçek zamanlı olmayan görevler, sanal makine gecikmesi ve kanal yayılımı dahildir. Çalışma, sanal makinelerin ve kaynak bloklarının sayısı arttıkça gecikmelerin katlanarak arttığını göstermektedir. Bu hem Merkezi Ünitenin (CU) hem de Dağıtılmış Ünitenin (DU) performansını etkilemektedir. Bu çalışmada mesajların nasıl gönderildiğini ve kanalların birbirinden ne kadar uzak olduğu dikkate alarak toplam gecikmenin Open RAN'ın bulut altyapısını nasıl etkilediği yakından incelenmektedir. Sonuçlar, deneyim kalitesini sağlamak için olmak için gecikmeleri yönetmenin ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. Açık RAN sistemleri değişmeye devam ettikçe bu gecikmeleri etkileyen faktörleri anlamak önemlidir. Bu çalışma, ağ performansının iyileştirilmesi, son kullanıcı deneyiminin daha iyi hale getirilmesi ve yeni nesil kablosuz iletişim sistemlerinin ileriye taşınması için zemin hazırlamaktadır.
AB ile Nijerya arasındaki tedarik zinciri yönetimi uygulamaları ve zorlukları: Uluslararası ticaret araştırması
(2019) Usman, Said Abdullahi; Köseoğlu, Ahmet Murat
Çalışma, Nijerya ve AB arasındaki uluslararası ticareti etkileyen tedarik zinciri yönetimi zorlukları üzerinde yürütülmüştür. Araştırma, ulusal veri tabanından ikincil verileri ve 2007'den 2018'e kadar olan çeşitli kaynakları kullanarak saf nitel yaklaşımı kullandı. Araştırma, dünyanın iki farklı bölgesinden (Nijerya ve AB) lojistik ve tedarik zinciri uygulamalarının nasıl değerlendirildiğinin ve içerdiği bileşenleri ve her iki taraf arasındaki dış ticareti nasıl etkilediğinin genel bir görünümünü sunmaktadır. Araştırma, organizasyonların performansını etkileyecek ve Nijerya ile AB arasındaki ticareti artıracak etkin lojistik yönetimi ve tedarik zinciri uygulamalarına yol açan faktörleri ve özellikleri bulmayı amaçlamaktadır. . Konular Giriş, tedarik zinciri yönetimi hakkında genel fikir, Nijerya ve onun uluslararası ticareti hakkında genel bilgiler, AB'nin şu anki gözden geçirmesi ve Batı Afrika ile olan uluslararası ticaretinin tam anlamıyla Nijerya'dan oluşması. Son olarak, etkin bir lojistik yönetimi ile Nijerya'ya yönelik (Dış) ticaret sektöründe iyileşme ve büyümenin sağlanmasına yardımcı olacak önerilerde bulunulmuştur.
Abidjan'da çevrimiçi çevrimiçi yemek dağıtım hizmetinde girişimcilik
(2023) Sawadogo, Mamadou; Uludağ, Mustafa Cenk
Gıda uygulamalarının etkisini ve kullanımını yönlendiren faktörleri anlamaya odaklanan bu yüksek lisans tezinin amacı, Fildişi Sahili'nde gıda uygulamalarına yönelik tüketici davranışını etkileyen değişkenleri incelemek ve bunların ilişkili olup olmadığını kanıtlamaktır. Yemek uygulamalarının popülaritesi önemli ölçüde arttı ve dijital dünya hızla gelişmeye devam ederken müşterilerin restoranlar ve yemek dağıtım hizmetleriyle etkileşim biçimini değiştirdi. Bununla birlikte, Fildişi Sahili ortamında tüketici davranışını etkileyen değişkenlere açıkça odaklanan çok sayıda çalışma vardır. Bu çalışmada, Fildişi Sahili müşterilerinden oluşan bir örneklemden bilgi toplamak için nicel bir araştırma metodolojisi ve yapılandırılmış bir anket kullanılmıştır. İlgili fikirlere ve tüketici davranışı ve teknoloji benimseme alanlarındaki daha önceki araştırmalara dayanarak, anket aracı oluşturulacaktır. Anket, algılanan kullanım kolaylığı ve algılanan fayda gibi önemli faktörlerin yanı sıra demografik verileri de toplayacaktır. Gıda uygulamalarına ilişkin müşteri tutumlarını etkileyen temel değişkenleri bulmak amacıyla toplanan verileri incelemek için tanımlayıcı istatistikler, korelasyon analizi ve regresyon analizi kullanılacaktır. Sonuçlar, Fildişi Sahili'ndeki mutfak uygulamalarıyla ilgili olarak müşteri davranışlarını ve tercihlerini etkileyen faktörler hakkında içgörülü bilgiler sunacak. Çalışmanın bulguları hem teorik hem de pratik alanlara fayda sağlayacaktır. Bu araştırma, özellikle Afrika pazarında gıda uygulamaları bağlamında tüketici davranışına ilişkin akademik anlayışı geliştirecektir. Ayrıca, Fildişi Sahili'nde tüketici tercihlerini ve teknolojinin benimsenmesini etkileyen sosyoekonomik ve kültürel konuları anlamamızı da geliştirecektir. Pratik olarak konuşursak, bulgular pazarlamacılara, politika yapıcılara ve gıda uygulamaları geliştiricilerine, tüketici kabulünü ve bu uygulamaların sürekli kullanımını etkileyen temel unsurlar hakkında bilgi sağlayarak, başarılı stratejiler ve müdahalelerin geliştirilmesine yardımcı olacaktır. Genel olarak bu çalışma, gıda uygulaması işindeki oyuncuların hedef kitlelerine daha iyi hizmet vermelerine yardımcı olacak ve bölgedeki dijital gıda hizmetlerinin yayılmasını teşvik edecek bilgiler verecektir. Ayrıca, Fildişi Sahili'ndeki gıda uygulamalarına yönelik tüketici davranışını yönlendiren değişkenlere de ışık tutacaktır.
Adaptif seyir sistemi tasarımı ve deneysel olarak incelenmesi
(2019) Günay, Recepşan; Tuncay, Ramazan Nejat
Günümüz araçlarında sıklıkla kullanılmakta olan seyir kontrol sistemi, araçların istenilen bir hızda ilerlemesine olanak sağlamaktadır. Adaptif seyir kontrol sistemi ise seyir kontrol sistemine ek olarak, etrafta bulunan diğer araçları algılayan, göreceli mesafeyi ve hızı sürekli ölçerek, araç hızını güvenli sürüş mesafesine göre ayarlayan ve gerektiğinde aracın frenlemesini sağlayan bir sistemdir. Bu sistem sürücü hatalarını azaltmanın yanı sıra, yorgunluğu da azaltarak özellikle uzun yol sürücülerinin sürüş motivasyonunu arttırmaktadır. Bu sistem, başka bir aracın aniden öne geçmesi ve yabani hayvanların yola fırlaması gibi durumlarda, kısaca ani tepki verilmesi gereken sürüş koşullarında güvenliği artıran bir sistemdir. Günümüzde opsiyonel olarak satın alınabilen bu sistem, gelecekte araçların birbirleriyle haberleşmesini sağlayan donanımların da eklenmesiyle sürücü hatalarını sıfıra indirecek ve güvenli ulaşımı bizlere sunacaktır. Bu tez çalışmasında seyir kontrol sistemi ve adaptif seyir kontrol sistemi üzerine kontrol tasarımı yapılmış ve araç dinamiğiyle kontrolcünün performansı senaryolar oluşturularak simule edilmiştir. Bu senaryolar adaptif seyir kontrol sisteminin bulunduğu bir araçla pratikte de uygulanmıştır. Bu aracın elektronik kontrol ünitesinden alınan ölçüm verileri teorik olarak öngörülen veriler ile karşılaştırılmış ve ölçüm sonuçlarının birbirlerini desteklediği görülmüştür.
Adolesan kadın basketbol oyuncularında anaerobık yorgunluğun proprıosepsıyon üzerıne etkısı
(Turkish Physiotherapy Association, 2025) Kiliç, S.; Alpay, K.; Atici, E.; Soyal, M.; Inal-Gültekin, G.
Proproseptif duyudaki eksiklikler yaralanma riskini artırmakta ve sporcunun performansını olumsuz yönde etkilemektedir. Kadın basketbol oyuncularında anaerobik yorgunluğun ve toparlanma sürecinin propriosepsiyon üzerine etkisi üzerinde sınırlı sayıda çalışma bulunmaktadır. Bu amaçla adolesan kadın basketbol oyuncularında anaerobik yorgunluğun alt ekstremite propriosepsiyonu üzerine etkisini değerlendirilmiştir. Çalışmaya 12–16 yaş aralığında 30 lisanslı kadın basketbol oyuncusu dahil edildi. Katılımcıların demografik bilgilerine takiben, istirahat, yorgunluk ve toparlanma olmak üzere üç durumda kalp atım sayıları, 30° ve 60° aktif ve pasif diz eklemi pozisyon hissi ölçümleri yapıldı. Diz eklemi pozisyon hissi ölçümleri için dominant bacakları değerlendirmeye alındı. Anaerobik yorgunluk için bisiklet ergometresinde Wingate anaerobik test protokolü uygulandı ve hemen sonrasındaki yorgunluk durumu verileri alındı. Toparlanma sonrası verilerin alınması için katılımcılar 10 dakika istirahate alındılar. Katılımcıların elde edilen yorgunluk nabızları ortalama 171,6±4,2 atım/dakika olarak tespit edildi ve karvonen formülüne göre hesaplanan iş yoğunluğu %72,7±2,9 olarak belirlendi. Anaerobik yorgunluk sonrası 30° ve 60° diz fleksiyonu aktif eklem pozisyon hissinde istirahat değelerine göre anlamlı azalma saptandı (p>0,017). Yorgunluk sonrası 10 dakikalık toparlanma ile 30° ve 60° diz fleksiyonu aktif eklem pozisyon hissinde tekrar istirahat seviyelerine dönüş olduğu belirlendi. Diz fleksiyonu 30° ve 60° pasif eklem pozisyon hissinde anaerobik yorgunluk sonrası anlamlı farklılık tespit edilmedi. Sonuç olarak, adolesan kadın basketbolcularında anaerobik yorgunluğun diz propripsepsiyonunu azalttağı saptanmış ve çalışmanın literatürdeki benzer bulgularla örtüştüğü görülmüştür. Bunula birlikte, 10 dakika kadar kısa bir toparlanma süresi ile propriyoseptif duyarlılığın başlangıç seviyelerine geri döndüğü görülmüştür.
Africa ülkeleri ve Türkiye'deki ticari ve katılım banklarının performans analizi
(2018) Dıouf, Mame Anna; Taş, Oktay
Bu tez çalışması esas olarak iki bölümden oluşmaktadır: teorik bir bölüm ve ampirik bir bölümdür. Teorik bölümünde, tez konumuz olan CAMEL yöntemi aracılığıyla ticari ve katılım bankaların performans analizi ile ilgili literatür taramasını yapılmıştır. Genel olarak katılım bankacılık üzerinde durduktan sonra, Afrika ülkelerindeki, özellikle Senegal, Nijerya ve Güney Afrika'daki katılım bankacılık yaklaşımları gözden geçirerek, ticari bankalar ve katılım bankalar arasındaki temel farklılıklarını belirlemeye çalışılmıştır. Daha sonra, 2008 - 2012 finansal krizinden sonra Afrika ülkelerinde bankacılık sisteminin durumuna, özellikle Senegal, Nijerya, Güney Afrika ve Türkiye'de baktık. Bunun ardından bu tezde kullanılan performans analizi yöntemi olarak CAMEL yöntemini açıkladık. Ampirik bölümünde, 2008 - 2012 finansal krizinden sonrasının çerçevesinde, CAMEL yöntemi ile, Afrika ülkelerindeki (Senegal, Nijerya ve Güney Afrika) ve Türkiye'deki 2012 - 2014 yılları arasında, en iyi dört ticari banka ve katılım bankanın performans analizine geçtik. Ayrıca, Afrika ülkeleri ve Türkiye'deki finansal krizden sonra, ticari ve katılım bankanın finansal performansın farklılıkları meydana getirilmek amacıyla Afrika ülkelerinin ticari ve katılım bankalarının finansal performans analizini Türklerinkilerle karşılaştırdık. Afrika ülkelerinde ve Türkiye'de bankacılık sisteminin krizden hemen sonra toparlandı mı? CAMEL yöntemine göre hangi bankalar tarafından daha iyi performans gösterilmiştir.
AHP methodu ile Delone Modeli kullanılarak havayolu endüstrisinde ERP yazılım kalitesinin karşılaştırılması
(2019) Kelek, Bura Sabiha; Kocaoğlu, Batuhan
İş sektöründe Kurumsal Kaynak Planlamadaki yazılım sistem özellikleri önemli bir yere sahiptir. Bu çalışmanın amacı AHP methodu ve 5'li Likert ölçeği analizi ile havayolu şirketlerinin kullandıkları yazılım programlarının başarılı olup olmadığını belirlemektir. Türkiye'de faliyet gösteren 2 önemli havayolu şirketinde alt ve üst pozisyonlardaki 60 çalışan ile çalışma yapılmıştır. İkili karşılaştırma sonrasında, bu iki şirketin kullanmış oldukları yazılım programlarının güçlü ve zayıf yönleri, havacılık sektöründeki rekabet öncelikleri göz önüne alınarak değerlendirilmiştir.
Akıllı Yansıtıcı Yüzeylere Sahip MIMO Ağında Kaynak Tahsisi için Derin Öğrenme Algoritmaları
(2024) Aledain, Ahmed Dhahir Habeeb; Türeli, Didem Kıvanç
Akıllı yansıtıcı yüzeylerin (IRS) çok girişli çok çıkışlı (MIMO) ağlarda konuşlandırılması, kablosuz iletişim sistemlerinin spektral verimliliğini önemli ölçüde artırma potansiyeline sahiptir. Ancak güç, bant genişliği ve anten gibi kaynakların bu ağlardaki kullanıcılar arasında verimli bir şekilde tahsis edilmesi kritik bir zorluk olmaya devam etmektedir. Bu tezde, IRS'li MIMO ağlarında sinyal tahmini için derin öğrenme tabanlı bir algoritma önerilmektedir. Önerilen algoritma, gerçek zamanlı tahmin gerçekleştirmek için derin öğrenmenin gücünden yararlanırken aynı zamanda kanal koşullarını ve kullanıcı hareketliliğini de hesaba katıyor. Önerilen algoritmanın performansını simülasyonlar aracılığıyla değerlendiriyoruz. Sonuçlar, önerilen algoritmanın spektral verimlilik, adalet ve yakınsama hızı açısından mevcut algoritmalardan daha iyi performans gösterdiğini göstermektedir. Bu araştırma, kablosuz iletişim hizmetlerine yönelik artan talebin karşılanması açısından hayati önem taşıyan MIMO ağlarında IRS ile verimli kaynak tahsis tekniklerinin geliştirilmesine katkıda bulunmaktadır. Anahtar Kelimeler: MIMO ağı, Akıllı yansıtıcı yüzeyler (IRS), Kaynak tahsisi, Derin öğrenme, Spektral verimlilik, Hizmet kalitesi (QoS), Kanal koşulları,
Akıllı Yansıtıcı Yüzeylere Sahip MIMO Ağında Kaynak Tahsisi için Güçlendirme Öğrenme ve Q Öğrenme
(2024) Al-bdoor, Wameedh Naseer Taha; Türeli, Didem Kıvanç
Son on yılda, modern kablosuz iletişim sistemi, kanal performansını artırmak ve solma sorununu aşmak için yaygın olarak geliştirildi. Ancak modern şehirlerin yeni altyapılarıyla birlikte binalardan ve engellerden gelen çok yollu yansımalar sorunu, sinyal kalitesini ve bit hata oranını düşüren önemli bir sorun haline gelmiştir. Bu gibi durumlarda, kullanıcı ile düğüm arasındaki sinyale giden, modülasyon/de-modülasyon işleminin doğruluğunu sınırlayan birçok yol oluşturulabilir. Bu nedenle, R-öğrenme ve Q-öğrenme süreçlerinin iki akıllı algoritmasının birleştirilmesine dayanan hibrit bir tekniğin kullanılması bu araştırmanın konusudur. Bu teknik, IRS ve MIMO ağlarına dayanan modern kablosuz iletişim sistemlerine uygulanabilir. Bu konuda R-öğrenmenin kullanılması, sinyal kalitesi kriterlerine göre soldurmanın istenip istenmediğini belirleme işlemini başlatır. Q-öğrenmenin sırası, minimum BER yanıtına dayalı bir kriter oluşturarak kullanıcıyı en iyi eylemle yerelleştirmeye gelir. Bu tür bir kombinasyondan, alınan sinyalin BER'inde, gürültü veya sönümleme etkileri olmadan neredeyse ideal duruma yakın bir rezonans gerçekleştiren önemli bir azalma elde edildiği gözlemlenmektedir. Daha sonra donanım çözümü olarak IRS elemanlarının sayısı arttırılarak önceki çözümden elde edilen sonuçlarla karşılaştırılacak analitik bir çalışma ortaya konmuştur. IRS elemanlarının sayısının artmasıyla sinyal kalitesinde önemli bir iyileşme sağlandığı ancak sistem karmaşıklığının hızla arttığı bulunmuştur. Bu, bu tür algoritmaların minimum donanım karmaşıklığını düşük maliyetle sürdürmek için ne kadar etkili bir çözüm olduğunun bir göstergesidir
Akıllı yansıtıcı yüzeylere sahip MIMO ağında kullanıma yönelik yama anten dizisi tasarımı
(2024) Raheem, Afnan Ayad Raheem; Türeli, Didem Kıvanç
5G hücresel ağlar, büyük ölçüde artan sistem kapasitesi ve kullanıcı veri hızlarını gerektirecektir. Mevcut spektrum açığı, ek frekans spektrumuna olan talebi daha da acil hale getiriyor. Yeni milimetre dalga spektrumunda (yaklaşık 60 GHz) çok fazla açık bant genişliği var ve bu da onu gelecek vaat eden bir rakip haline getiriyor. Yeni spektrum, tek elemanlı anten ve dizi tasarımına yeni bir gereksinim getiriyor. Bu çalışma, mm-dalga antenlerinin geliştirilmesi sürecinde ortaya çıkabilecek zorlukları tartışmaktadır. Ayrıca bu çalışma, milimetre dalga (mmw) uygulamaları için akıllı yansıtıcı yüzey (IRS) tabanlı MIMO tasarım sisteminin sorunlarını da ele almaktadır. Önerilen IRS, yaklaşık 2 GHz bant genişliği ile 26 GHz civarında bir rezonans frekansına sahiptir. Işın yansıma kontrolü sayısal ve analitik simülasyonlar yoluyla ele alınmaktadır. Sonuçlar, önerilen IRS tasarımından elde edilen elektromanyetik ışının, mmw'deki modern kablosuz iletişim sistemlerine uyacak şekilde -26o'dan +26o'ya etkili bir şekilde yönlendirilebileceğini göstermektedir. Önerilen IRS katmanı 64×64 elemandan oluşur; elektromanyetik teori kullanılarak tasarlanmıştır. Son olarak sonuçlar, dizi boyutu artışına göre hızla artan maksimum kanal kapasitesini (CC) göstermektedir.
Akuple Endüktans Tabanlı Çok Seviyeli Evirici Tasarımı ve Analizi
(2024) Alradhawı, Noor; Koç, Şirin
Çok seviyeli eviriciler, özellikle orta ve yüksek voltaj uygulamaları için güç elektroniğinde vazgeçilmez hale gelmiştir. Bu tez, daha az bileşen sayısı ile kompakt ve maliyet etkin çözümler sunmak amacıyla bağlı indüktörler ve optimize edilmiş konfigürasyonlar kullanan yenilikçi tek fazlı on yedi seviyeli ve beş seviyeli evirici tasarımlarını tanıtmaktadır. Bağlı indüktörlerin kullanımı, bu topolojilerin yüksek kaliteli çıkış voltajları sağlamasına, güç cihazları üzerindeki akım stresini en aza indirmesine ve genel performansı artırmasına olanak tanır. On yedi seviyeli topolojiye özel olarak uyarlanmış bir seviye kaydırmalı darbe genişlik modülasyonu (LS-PWM) tekniği sunulmuş ve kapsamlı bir şekilde analiz edilmiştir. Her iki tasarım simüle edilmiş olup, on yedi seviyeli eviricinin bir donanım prototipi performansını doğrulamak için yapılmıştır. Sonuçlar, önerilen topolojilerin yüksek verimlilik ve kaliteli çıkış ile amaçlanan performansa ulaştığını göstermektedir. Kademeli H-köprüsü tasarımları da dahil olmak üzere alternatif çok seviyeli evirici topolojileriyle yapılan karşılaştırmalı analiz, önerilen eviricilerin üstün verimliliğini ve maliyet etkinliğini doğrulayarak onları çok seviyeli evirici teknolojisinde gelişmiş çözümler olarak konumlandırmaktadır.
An exami̇nati̇on i̇n to the factors that affect the behavi̇or problems and self percepti̇on of chi̇ldren aged 60 to 72 months
(2017) Çebi, Şeyma; Kotil, Çiğdem
Bu çalışmanın amacı, okul öncesi eğitim kurumuna devam eden 60-72 aylık çocukların davranış sorunları ile kendilik algıları arasındaki ilişkiyi incelemektir. Ayrıca çocukların yaşı, cinsiyeti, annenin öğrenim düzeyi, babanın öğrenim düzeyi, annenin mesleğine, babanın mesleğine, anne-babanın medeni durumuna, anne- baba ayrı ise çocuğun kimin yanında kaldığına, ailedeki çocuk sayısı gibi özellikler de değişken olarak ele alınmıştır. Araştırmanın örneklem grubu, 2015-2016 eğitim öğretim yılında İstanbul ilinde Kadıköy İlçesinde bulunan devlete ait okul öncesi eğitim kurumuna devam eden 60-72 aylık 200 çocuktan oluşmaktadır. Örneklem grubunu oluşturan 200 çocuk ile Purdue Okul Öncesi Çocuklar İçin Benlik Kavramı Ölçeği araştırmacı tarafından uygulanmış, yine aynı 200 çocuk için öğretmenleri tarafından Okul Öncesi Davranış Sorunları Tarama Ölçeği doldurulmuştur. Araştırmanın sonucuna göre; çocukların kendilik algılarının alt boyutlarından olan fiziksel yeterlilik alt boyutunda cinsiyete göre anlamlı bir farklılık vardır ve erkek çocuklar lehinedir. 72 aylık çocukların, 60 aylık çocuklara göre kendilik algıları daha yüksektir. Bu durum kendilik algısı için sosyal yeterlilik alt boyutu ve anne kabulü alt boyutu ve ölçeğin tamamı için geçerlidir. Yine araştırma sonuçlarına göre 60-72 aylık çocukların davranış sorunları; kavgacı- saldırgan alt boyutunda, aşırı hareketli- dikkatsiz olma alt boyutunda ve ölçeğin tamamında cinsiyete göre istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık göstermektedir. Elde edilen bu bulgulara göre, kavgacı-saldırgan alt boyutunda, aşırı hareketli- dikkatsiz olma alt boyutunda ve ölçeğin tamamında erkek çocukların davranış sorunları puanları, kız çocuklarının puanlarından yüksek çıkmıştır. Araştırmadan elde edilen bulgulara göre 60-72 aylık çocukların davranış sorunları ile kendilik algıları arasındaki ilişki incelendiğimizde, istatistiksel açıdan anlamlı ilişkiler olduğu ortaya çıkmıştır. Bu durum ölçeklerin alt boyutlarında ayrıntılı olarak incelenmiştir.
Analitik rekabet
(2014) Aydın, Mehmet Noyan; Günceler, Bülent
Geçmişte ülkelerin ve organizasyonların rekabet gücünden bahsedilirken ölçek ekonomisi, doğal kaynak zenginliği, enerji bolluğu gibi kavramlar kullanılırdı. Eskiden rekabet avantajı olarak gösterilebilecek üstte saydıklarımız gibi pek çok husus bugün önemini yitirmiş durumdadır. İçinde bulunduğumuz bu yüzyılın petrolü bilgi olmuştur. Dolayısıyla istatistiki ve nicel metotları kullanarak bu petrolü işleyebilen organizasyonlar ve uluslar kendilerini diğerlerinden farklılaştıracak ve rekabette bir adım öne geçecektir. Tezin ilk iki bölümünde genel olarak analitik rekabetin ne olduğu, ne şekilde kullanılabileceği, kullanımının bize sağlayacağı avantajlar, analitik rekabetçi firmaların ortak özellikleri ve analitik rekabet basamakları incelenmiş. Analitik rekabetçi olma yolunda ilerleyen firmaların hangi aşamada olduklarını ölçebilmeleri için ihtiyaç duydukları değerlendirme sistemi açıklanarak her bir basamakta sahip olunması gereken yeteneklerden bahsedilmiştir. Tezin üçüncü bölümünde Analitik Delta faktörleri altında organizasyonlara datanın ne şekilde hazırlanması gerektiği, hangi tip dataların firmaya rekabet avantajı sağlayacağı, kaliteli data denilince neyin kast edildiği, organizasyonun analitik rekabetçi olmaya giden yolda nasıl bir liderliğe ihtiyaç duyduğu ve analitik liderlerin ortak özellikleri, rekabette farklılaşma için hedeflerin nasıl belirleneceği ve organizasyonların bu yolda ihtiyaç duyduğu insan kaynağı olan analistleri hangi kaynaklardan elde edebileceği ve nasıl elde tutacağına ilişkin yol gösterilmiş. Dördüncü bölümde Analitik rekabetçi firma olmak için gereken yetenekler örneklendirilerek ve uygulamalarla desteklenerek bu yolu izleyecek kurumlar için bir yol haritası oluşturulmaya çalışılmıştır. Son kısımda da analitik rekabetin geleceğine ilişkin ön görüler paylaşılarak tez bitirilmiştir.
Araç Gövdesi Yan Kayma Açısı Tahmini ve Kontrolü
(2024) Alqudwa, Motasem S. M.; Bayezit, Assoc. İsmail
Automatic control becomes more and more important for the automobile industry. In application areas such as passenger safety, environmental protection and passenger comfort, control functions are implemented in the vehicle electronic control units. In the engine control unit for example, there are several algorithms to reduce emissions, to improve the engine power output and to protect against damage from engine failures. Compensation of drivetrain oscillations and the adaptive control of automatic gear boxes are examples for applications in the drivetrain area. ABS control, suspension control and vehicle dynamic control increase the driveability of the vehicle and support the driver in dangerous situations. Airbag-systems with automatic recognition of seat occupancy improve passive safety of the passengers in case of an accident. Another large area of control applications are comfort functions like air-condition or navigation systems. Most of these functions require sophisticated signal processing and control algorithms, which are based on models for the system dynamics. In the modern passenger cars, to avoid the accidents or to limit the damage that caused from accidents, the control systems as: Antilock Braking System (ABS) and Electronic Stability Control (ESC) have been improved along years. So, studying parameters of vehicles -as Sideslip angle- is very important to improve the accuracy of vehicles control systems and to have a fully understanding about vehicles dynamic. Unfortunately, the Sideslip angle cannot be measure directly because it considered as the difference between actual heading and velocity vector of the car. Although, it is important to calculate the Sideslip angle in Real Time (RT) to provide the ability of improving the task of vehicle control systems. So, in this project, the cheap electronic components and extended Kalman filter (EKF) are used in implement a practical experiment on measuring the vehicle Sideslip angle in Real Time. (This study was produced from the master's thesis of the first author.)
Araçsal Tasarsız Ağlar için Çok Yollu İletim Denetim Protokolü (MPTCP) Benzetimi ve Analizi
(2024) Abed, Sura Kadhim; Türeli, Didem Kıvanç
Günümüzde meydana gelen gelişmenin artması ve araçlarla ilgili iletişim alanındaki gelişmelere ayak uydurmak için aralıksız çaba gösterilmesi ve bilgi alışverişi ihtiyacını karşılamak için bilgi alışverişi ağlarının oluşturulması ve VANET ağlarında bulunan araçlar, binalar ve kontrol merkezleri arasındaki koordinatlar Bu ağlarda bilgi ve iletişim alışverişi için kullanılır, iletim için bazı özel protokoller vardır. Bu araştırmada, belirli mesafelerde araçlar arasında yüksek güvenilirlikle veri aktarımında kullanılan TCP protokolünü inceleyeceğiz ve belirli problemlerde nelerin gözlemlendiğini ve nasıl düzeltileceğini göstereceğiz. onları kontrol edin ve bu sorunlardan bazılarını çözmeye çalışın TCP protokolü ile yaptığımız çalışmalarda iletişimde kesintiler, paket kayıpları ve veri yoğunluğu ile karşılaştık ve bu durum ağı sekteye uğrattı ve onu bozulmaya, hasara veya yavaşlamaya maruz bıraktı. Yaşananların önüne geçmek, gelişime ayak uydurmak ve çalışmalarını onurlu bir şekilde geliştirmek amacıyla, TCP protokolünün daha yeni yollarla kullanımını sağlayarak, yollarda bir artış yaratarak iletim yollarını arttırmak ve iletimi normal TCP protokolünü kullanmaktan ve çok yollu TCP protokolünü kullanmaktan uzaklaştırdım ve bunun için tüm durumlara yönelik senaryolar oluşturmak için en son simülasyon programlarını kullandım
Asenkron motorun doğrudan olmayan alan etkili vektör kontrolü ile düşük çözünürlüklü enkoder kullanılarak doğrusal en küçük karesel yaklaşım yöntemiyle düşük hızlardaki performans analizi
(2017) Rehman, Saeedur; Öztürk, Salih Barış
Bu projenin temel amacı, 3 fazlı alternatif akım motorunun maksimum yük koşulu altında ve düşük çözünürlüklü enkoder ile çok düşük hızlarda, küçük kareler yaklaşım metodunu kullanarak alan yönlendirmeli vektör kontrolünü yapabilmektir. Elektrikli makinelerin yaygın kullanımı ve talebi, pozisyon sensörlerinin ihtiyacını beraberinde getirmiştir. Son zamanlarda pozisyon sensörsüz algoritmaların geliştirilip kullanılmasına rağmen, elektrikli makinelerin güvenli ve hassas çalışabilmesi için pozisyon sensörlerinin kullanımı gereklidir. Piyasada çeşitli fiyat aralıklarında enkoderler vardır. Bu fiyatlar enkoderlerin marka, model ve çözünürlüğüne bağlı olarak değişir. Yüksek çözünürlüklü enkoderler (256-2048 darbe sayısı), 100TL ile 1000TL arasında değişen yüksek fiyatlara sahiptir ve düşük hızlarda iyi performans gösterirler. Bununla beraber, düşük darbe sayılı enkoderlerin fiyatı 20 TL ila 100TL arasında olmasına rağmen, düşük hızlarda iyi performans gösterememektedir. Önerilen projenin amacı, düşük fiyatlı, düşük darbe sayılı, artımsal enkoderli, çok yüksek hızlarda, yüksek çözünürlüklü enkoderler yerine şirketlere para kazandıran bir motor kontrol sistemi elde etmektir. Bu projenin yeniliği, maksimum yük koşullarında, düşük hızlarda, düşük darbe sayılı enkoder sinyallerinin işlenmesinde alternatif akım motorlarının doğrudan olmayan alan etkili vektör kontrölü için doğrusal en küçük kareler algoritmasını kullanmaktır. Anahtar Kelimeler: Doğrusal En Küçük Karesel, Doğrudan Olmayan Alan Etkili Vektör Kontrolü, Kalıcı Mıknatıslı Senkron Motor, Asenkron Motor, Artımsal Enkoder
Bağdat özel hastane personeli perspektifinden e-pazarlamanın müşteri hizmet kalite değerlendirmelerine etkisi
(2022) Hamzah, Dıyar Alı Hamzah; Palacı, Havva
Bu çalışma e-pazarlama ve hizmet kalitesi arasındaki ilişkiyi ortaya koymayı amaçlamaktadır. Bu amaçla Bağdat özel hastanelerinde görev yapan yöneticilerin e pazarlama uygulamalarının verilen hizmetlerin kalitesine etkisine yönelik değerlendirmeleri alınmıştır. Araştırmanın evrenini Bağdat'ta bulunun özel hastanelerin kalite güvence departmanı, pazarlama departmanı ve halkla ilişkiler departmanlarında görev yapan üst ve orta düzey yöneticiler oluşturmaktadır. Veri toplamak amacıyla e- pazarlama ve hastane hizmet kalitesine yönelik bir anket oluşturulmuştur. Basit rastgele örneklem yöntemi kullanılarak toplam 217 istatistiksel analiz için geçerli anket elde edilmiştir. Sosyal bilimler için istatistik paketi (SPSS) v.26, istatistiksel analizi tamamlamak için kullanılmıştır ve ana başlıkları ile elde edilen sonuçlar şöyledir: Anket yapılan hastanelerde e-pazarlama uygulama düzeyleri orta düzeydedir. Yöneticilerin Bağdat özel hastaneleri tarafından sağlanan hizmetlerin kalitesine yönelik genel değerlendirmeleri orta düzeydedir. Bağdat özel hastaneleri tarafından sağlanan hizmetlerin kalitesine ilişkin müşteri izlenimini geliştirmede e-pazarlama boyutunun önemli bir etkisi olduğuna yönelik sonuçlara ulaşılmıştır [R2= %36,7]. Elde edilen verilerin ışığında araştırma sonucunda alana yönelik öneriler şöyle sıralanabilir: 1. Bağdat'taki özel hastanelerin müdürleri, e-pazarlamanın genel uygulaması orta seviyelerde bulunduğundan, e-pazarlamayı daha iyi seviyelerde tutmak için daha fazla çaba göstermelidir. 2. Bağdat'taki özel hastanelerin yöneticileri, hastaların [müşterilerinin] sundukları hizmetlere yönelik izlenimlerini geliştirmek için daha fazla çaba göstermelidirler, özellikle şu durumlarda. 3. Bağdat'taki özel hastanelerin yöneticileri, regresyon modellerinin önemli etkiler bildirdiği gibi, e-Pazarlamanın müşterilerin hizmetlerin kalitesine ilişkin izlenimlerini iyileştirmedeki önemli rolünün farkında olmalıdır. Anahtar Kelimeler: e-Pazarlama, hizmet kalitesi, özel hastane, Bağdat.
Bahis piyasasi ve piyasa etkinliği futbol örneği
(2019) Keskin, Gökhan; Ünal, Halit Targan
Ekonomistler uzun süredir finansal piyasaların etkinliğiyle ilgilenmişlerdir. Etkinliğin derecesi piyasa analizleri için önemlidir. Bahis piyasalarının zayıf formda etkinliği konusunda bir çok araştırma bulunmaktadır. Tezde öncelikle piyasa etkinliği hipotezi tanımlanmıştır. Spor bahisleri, önemi ve Türkiye spor bahisleri tarihinden bahsedilmiştir. Spor bahisi piyasalarının nasıl çalıştığını anlamak için bahis firması, oranlar ve marj konuları tanımlanmıştır. Türkiye'nin tek yasal şirketinin ana Türkiye ligleri olan Süper lig ve 1. Lig karşılaşmalarının bulunduğu 4 sezona ait karşılaşmaların oranları kullanılmıştır. Sunulan seçeneklerin kazanan oranları ve farklı seçimlerin (ev, beraberlik, rakip) oranları oran etkinliği için kontrol edilmiştir. Olasılıklar düşük olasılık yanlılığı için kontrol edilmiştir.
Batarya yönetim sistemi tasarımı ve uygulaması
(2019) Tosun, Gürkan; Tuncay, Ramazan Nejat
Teknolojinin gelişmesi ile birlikte her geçen gün ihtiyaç duyduğumuz elektronik cihazlara bir yenisi eklenmekte ve kullandığımız cihazların fonksiyonellikleri artmaktadır. Bunların başında ulaşım alanı en başta gelmektedir. Ulaşım ihtiyaçlarımızı karşılamak için artan içten yanmalı motorlu araçlar çevreye olumsuz yönde etkilemekte ve havaya zehirli gazlar salmaktadırlar. Günümüzde bu zehirli gazların zorlayıcı emisyon regülasyonlarından dolayı sıfır emisyona sahip elektrikli araçlara talebin arttığı aşikardır. Elektrikli araçların ihtiyaç duyduğu enerji depolama sistemlerindeki gelişmeler her geçen gün artmakta ve bu alanda yapılan yatırımlar ivme kazanmaktadır. Elektrikli araçlarda kullanılan enerji yoğunluğu yüksek bataryaların sürekli olarak kontrol altında tutulmaları gerekmektedir. Batarya paketinin içerisinde birden çok hücrenin bir araya getirilmesi ile birlikte istenilen gerilim seviyesi ve kapasitesi oluşturulmaktadır. Elektrikli araçların ihtiyaç duyduğu yüksek gerilim ve kapasitenin elde edilmesi için çok fazla sayıda hücre kullanılmaktadır. Her bir hücrenin kontrol altında tutulması için hücre gerilimi ve sıcaklığının ölçülmesi için batarya yönetim sistemine ihtiyacı vardır. Bataryanın enerji transferi sırasında hücre gerilimleri ve sıcaklıkları izlenerek batarya paketi güvenli tarafta kalması sağlanmaktadır. Elde edilen bilgiler doğrultusunda batarya paketinin anlık olarak aktarabileceği güç hesaplanmakta ve sistem tarafından talep edilen güç bu limitlerin altında kalması sağlanmaktadır. Batarya paketinin doluluk oranının hesaplanması ve sağlık durumunun belirlenmesi için farklı kontrol algoritmaları kullanılarak kullanıcı bilgilendirilmektedir. Sürekli olarak şarj ve deşarja maruz kalan batarya paketi zaman içerisinde kullanılabilir kapasitesini kaybetmektedir. Bu durumun sürekli olarak takip edilerek kullanıcının doğru bilgilendirilmesi batarya yönetim sisteminin kritik fonksiyonlarından biridir. Ayrıca birden çok hücrenin kimyasal tepkimeden dolayı birbirleri arasında gerilim farklılıkları oluşmaktadır. Bu düzensizliğin giderilmesi için batarya yönetim sistemi her bir hücreyi eşit seviyeye getirebilecek fonksiyonelliğe sahip olmalıdır. Aktif ve pasif dengeleme özelliğine sahip batarya yönetim sistemleri batarya paketinin verimliliğini arttırmak için kritik öneme sahiptir. Tez kapsamında, batarya yönetim sistemi için yukarıdaki gereksinimler yerine getirilmiş ve bir elektrikli bisiklet batarya paketine uygulanmıştır. İlk olarak hücrenin modellenmesi ve simülasyonu yapılmış, daha sonra batarya paketinin şarj ve deşarj performansları hesaplanmıştır. Simulink State-Flow blokları kullanılarak hücre dengeleme tekniği elde edilmiştir. Her bir hücrenin gerilimi izlenerek hücrenin paralel denge direncini kontrol eden MOSFET'lerin kontrol sinyalleri oluşturulmuştur. Bu model farklı şarj akımları için test edilmiştir. Deneysel çalışma, bir batarya yönetimi (BYS) sisteminin tasarım ve testinden oluşmaktadır. Master-slave batarya yönetim sistemi seçilerek detaylı tasarım çalışmaları yapılmıştır. 42 Volt batarya paketi, 10 seri bağlı Samsung ICR18650-25R silindirik hücre kullanılarak oluşturulmuştur. Son olarak, elektrikli bisiklet batarya yönetim sisteminin tasarlandığı, kontrol ve koruma algoritmalarının geliştirilerek entegrasyonunun yapıldığı belirtilmiştir. Deneysel sonuçlar, prototip sistemin fonksiyonel olarak batarya paketini kontrol etmek ve korumak için yeterli şekilde çalıştığını göstermektedir.

Browse

Browsing Master Thesis / Master Tezleri by Language "en"