Yazıcı, Özlem

Loading...
Profile Picture
Name Variants
YAZICI Özlem
Ozlem YAZiCi
YAZiCi Ozlem
Özlem, Yazıcı
Yazici O.
Yazıcı, Özlem
Özlem YAZICI
Ö., Yazıcı
Yazıcı Özlem
Yazici Ozlem
Yazici, Ozlem
Yazici, O.
Özlem Yazıcı
Yazıcı, Ö.
Ozlem Yazici
Job Title
Dr.Öğr.Üyesi
Email Address
ozlem.yazici@okan.edu.tr
Main Affiliation
Hemşirelik / Nursing
Status
Website
ORCID ID
Scopus Author ID
Turkish CoHE Profile ID
Google Scholar ID
WoS Researcher ID
Scholarly Output

38

Articles

3

Citation Count

0

Supervised Theses

35

Scholarly Output Search Results

Now showing 1 - 10 of 38
  • Master Thesis
    Hastanede çalışan kadın hemşirelerin meme kanseri konusunda erken tanı yöntemlerine yönelik bilgi ve davranışlarının belirlenmesi
    (2018) Akkaya, Seda; Yazıcı, Özlem; Hemşirelik / Nursing
    Bu araştırmanın amacı, hastanede çalışan kadın hemşirelerin meme kanseri konusunda erken tanı yöntemlerine yönelik bilgi ve davranışlarının belirlenmesidir. Araştırma tanımlayıcı olarak planlanmış olup Ekim 2017-Aralık 2017 tarihleri arası gerçekleştirilmiştir. Çalışmanın evrenini Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde çalışmakta olan kadın hemşireler oluşturdu. Toplamda 314 kadın hemşire bulunan hastanede örneklem grubunu; hastanede izne ayrılmamış ve çalışmaya katılmayı kabul eden 302 hemşire (%96,17) oluşturmuştur. Araştırmada veri toplama aracı olarak anket formu kullanılmıştır. Anket formlarında hemşirelerin tanımlayıcı özelliklerine ilişkin sorular, meme kanserine yönelik tanımlayışı bilgilere ilişkin sorular ve Sağlık İnanç Modeli yer almaktadır. Araştırma sonucunda hemşirelerin meme kanseri ile ilgili bilgilerinin yeterli olmadığı ve sağlık inanç algılarının düşük olduğu tespit edilmiştir.
  • Master Thesis
    Hemşirelerin örgütsel bağlılıklarının iş performansı üzerine etkisi
    (2018) İslamoğlu, Simge; Yazıcı, Özlem; Hemşirelik / Nursing
    Bu çalışma, bir devlet hastanesinde çalışan hemşirelerin örgütsel bağlılık seviyelerini belirlemek ve örgütsel bağlılık kaynaklarını ortaya koyarak iş performansı üzerine etkisini tespit etmek amacıyla yapıldı. Araştırma verileri anket yöntemi ile toplandı. Araştırma, Ağustos-Eylül 2017 tarihleri arasında Zonguldak ilinde bulunan bir devlet hastanesinde gerçekleştirildi. Uygulanan ankete, 235 kişi katıldı. Araştırmada kullanılacak verileri elde etmek için Kişisel Bilgi Formu, Örgütsel Bağlılık ve İş Performansı Ölçeği kullanıldı. Veriler; SPSS 23.0 programı ile bağımsız gruplar t testi, tek yönlü ANOVA ve korelasyon analizleri ile değerlendirildi. Verilerin analizinde, kişilere ait demografik özelliklere ilişkin sonuçlar ortaya konuldu. Örgütsel bağlılık ölçeğinin; demografik özelliklere göre farklılaşıp farklılaşmadığı analiz edildi. Ayrıca devlet hastanesinde çalışan hemşirelerin örgütsel bağlılık düzeyinin iş performansı üzerindeki etkisini tespit etmek amacıyla neden-sonuç ilişkisi arandı, p<0,05 anlamlılık düzeyinde değerlendirildi. Çalışmamızda, devlet hastanesinde çalışan hemşirelerin örgütsel bağlılık seviyesinin eğitim düzeyine göre; iş performansı düzeyinin yaşa, eğitim düzeyine ve toplam iş deneyimine göre farklılık gösterdiği belirlendi. Ayrıca devlet hastanesinde çalışan hemşirelerin örgütsel bağlılık düzeyinin iş performansını artırdığı belirlendi. Anahtar Kelimeler: Örgütsel bağlılık, Hemşire, Hastane, İş performansı.
  • Master Thesis
    Palyatif bakım hemşirelerinin yaşam sonu bakıma yönelik tutum ve davranışlarının incelenmesi
    (2019) Yapar, Hilal Hatice; Yazıcı, Özlem; Hemşirelik / Nursing
    Bu araştırma, İstanbul ilinde Palyatif Bakım Merkezlerinde çalışan hemşirelerin Palyatif Bakım Merkezlerinde çalışan hemşirelerin yaşam sonu bakıma karşı tutum ve davranışlarının belirlenmesi amacıyla yapıldı. Araştırmada veriler ölçek ile katılımcılara link üzerinden gönderilerek toplandı. Araştırma, Mayıs - Ağustos 2019 tarihleri arasında İstanbul ilinde Palyatif Bakım Merkezlerinde çalışan hemşirelerin Palyatif Bakım Merkezlerinde gerçekleştirildi. Araştırmaya 171 kişi katıldı. Araştırmada kullanılacak verileri elde etmek için 'Kişisel Bilgi Formu' ve 'Frommelt Ölmekte Olan Bireye Bakım Vermeye İlişkin Tutum Ölçeği' (FATCOD) kullanıldı. Veriler; İstatistiksel analizler için R vers. 2.15.3 programı (R Core Team, 2013) kullanıldı. Çalışma verileri raporlanırken tanımlayıcı istatistiksel metodlar (minimum, maksimum, medyan, birinci çeyreklik, üçüncü çeyreklik, ortalama, standart sapma, frekans ve yüzde) kullanıldı. Nicel verilerin normal dağılıma uygunlukları Shapiro-Wilk testi ve grafiksel inceleme ile değerlendirilmiştir. Normal dağılım gösteren değişkenlerin iki grup arası değerlendirmelerinde Bağımsız gruplar t testi kullanıldı. Normal dağılım göstermeyen değişkenlerin ikiden fazla grup arası değerlendirmelerinde Kruskal-Wallis test, anlamlılık gözlenmesi durumunda Dunn-Bonferroni post-hoc test kullanıldı. Normal dağılım gösteren değişkenlerin iki grup arası değerlendirmelerinde Mann-Whitney U test kullanıldı. Nicel değişkenler arasındaki ilişki düzeyinin belirlenmesinde Pearson korelasyon analizi kullanıldı. Ölçek alt boyutlarının iç tutarlılık düzeylerinin belirlenmesinde Cronbach alfa katsayısı kullanılarak değerlendirildi. Bu araştırmada, hemşirelerin yaşam sonu bakıma yönelik bilgi aldıklarını söyledikleri halde bilgilerinin yeterli olmadığı, yaşam sonu bakıma yönelik kalıcı bilgilerin çoğunlukla hizmet içi eğitim alan hemşirelerde görüldüğü belirlenmiştir.
  • Article
    Olay Yeri Triyajı Bilgi Düzeyini Değerlendirmeye Yönelik Ölçek Geliştirme: Metodolojik Bir Çalışma
    (2023) Afacan, Zeynep Kaplan; Yazıcı, Özlem; Hemşirelik / Nursing
    Amaç: Triyaj; afet olaylar ında mevcut imkanlar dahilinde en çok hasta veya yaralıyı kurtarmak için uygulanan bir sınıflama sistemidir. Doğru triyaj uygulamaları ile yaralıların hayatta kalmas ı sağlanabilir. Bu amaçla yetişkin yaralılar için Simple Triage and Rapid Treatment (START) Triyaj Modeli, çocuk yaralılar için Jump START Modeli kullanılması önerilir. Bu çalışma, hastane önces i acil sağlık hizmetlerinde görev yapan personel in olay yeri triyajı bilgi düzeyinin değerlendirilmesi için ölçek oluşturulması amacıyla yapılmıştır. Gereç ve Yöntemler: Bu araştırma tanımlayıcı, ke- sitsel ve metodolojik tipte uygulanmıştır. Araştırmacılar tarafından literatür doğrultusunda 18 maddelik soru havuzu oluşturulmuştur. Kapsam geçerli- liği analizi sonrası, 16 maddelik taslak ölçek elde edilmiştir. Araştırma, İs- tanbul İl Ambulans Serv isi Başhekimliğinde Eylül-Aralık 2018 tar ihleri arasında, 338 sağlık personeli ile gerçekleştirilmiştir. Veriler anket yönte- miyle toplanmış ve istatistiksel analizler için R vers iyon 2.15.3 program ı kullanılmıştır. İstatistiksel olarak anlamlılık düzeyi p<0,05 olarak kabul edil- miştir. Bulgular: Kapsam geçerlilik analizleri istatistiksel olarak anlaml ı bulunmuştur (Kapsam Geçerl ik İndeksi=0,920>Kapsam Geçerl ik Oranı=0,780). Test-tekrar test anal izlerinde sınıf içi korelasyon katsayısı 0,958 (p<0,001) ve Pearson korelasyon katsay ısı 0,956 (p<0,001) bulun- muştur. İç tutarlılık analizinde Kuder-Richardson 20 sonucu 0,563 olarak bulunmuştur. Çalışma sonucunda elde edilen verilere göre İstanbul 112 per- sonelinin olay yeri triyajı bilgi düzeyi puanı 5-16 arasında değişmekte olup, ortalama 11,77±2,30 olarak bulunmu ştur. Sonuç: İstanbul 112 ac il sağlık hizmetleri personelinin olay yeri triyajı bilgisi orta düzeydedir. Eğitim plan- lamalarında triyaj konusunda teorik ve uygulamalı eğitimlere ağırlık veril- mesi önerilmektedir. Ölçeğin kapsamının geçerli, iç tutarlılık düzeyinin orta, güvenilirliğinin istatistiksel olarak çok iyi olduğu sonuçları elde edildi. İle- ride yapılacak çalışmalarda kullanılabileceği önerilmektedir.
  • Master Thesis
    Aile sağlığı merkezlerinde görev yapan sağlık çalışanlarının akılcı ilaç kullanımı konusunda bilgi, tutum ve davranışlarının değerlendirilmesi
    (2019) Baygümüş, Cemile Aydoğan; Yazıcı, Özlem; Hemşirelik / Nursing
    Akılcı İlaç Kullanımı; etkili, güvenli, uygun ve az maliyetli ilacın temini, kullanımı ve saklanmasını içeren oldukça geniş bir kavram olup, son yıllarda tüm dünyada önemle üzerinde durulan bir konudur. Bu araştırma; akılcı ilaç kullanımına dikkat çekmek ve mevcut durumu belirlemek üzere planlanmış olup, aile sağlığı merkezlerinde görev yapan sağlık çalışanlarının Akılcı İlaç Kullanımı hakkındaki bilgi, tutum ve davranışlarını inceleyen tanımlayıcı nitelikte bir çalışmadır. Araştırma, Mayıs-Aralık 2018 tarihleri arasında İstanbul ili Fatih ilçesine bağlı 30 Aile Sağlığı Merkezinde yapıldı. Araştırmanın evrenini Aile Sağlığı Merkezlerinde görev yapan 117 Aile Hekimi ve 114 Aile Sağlığı Elemanı (N=231) oluşturdu ve Aile Hekimlerinin %94,87'sine (n=111), Aile Sağlığı Elemanlarının (Hemşire, Ebe, Sağlık Memuru-Toplum Sağlığı, Acil Tıp Teknisyeni) %96,49'una (n=110) ulaşılabildi. Verilerin toplanmasında araştırmacılar tarafından literatür bilgisine dayalı olarak oluşturulan 'Aile Sağlığı Merkezi Sağlık Çalışanlarına Özgü Akılcı İlaç Kullanımı Anket Formu' kullanıldı; sağlık çalışanlarına sosyo-demografik özellikleri, mesleki özellikleri ve Akılcı İlaç Kullanımıyla ilgili bilgi, tutum ve davranışlarıyla ilgili sorular soruldu. Araştırmada elde edilen veriler IBM SPSS for Windows 22.0 programı kullanılarak analiz edildi. Verilerin değerlendirilmesinde tanımlayıcı istatistiksel yöntemleri olarak sayı, yüzde, en düşük ve en yüksek değerleri ile ortalama ve standart sapma kullanıldı. Mesleklere göre akılcı ilaç kullanım özelliklerinin karşılaştırılmasında Ki-Kare testi kullanıldı. Çalışma bulgularında çoğunlukla aile hekimlerinin (%62,2) Akılcı İlaç Kullanımı konusunda eğitim aldıkları, aile sağlığı elemanlarının ise %83,6'sının eğitim almadıkları tespit edildi. Aile sağlığı elemanlarının %89,1'u meslek içi eğitimlere katıldığı halde AİK eğitimi almamasının, planlanmamış olmasından kaynaklandığı düşünülmektedir. Hekimlerin günlük hasta muayene sayıları (ortalama 50,76±17,83) yüksek bulundu. 'İlacın Adı, Uygulama Şekli, Günlük Dozu, Etki Mekanizması ve Olası Yan Etkileri ile İlgili Bilgi Verme Sıklığı' ile 'Meslek' değişkeni arasında (p<0,05) anlamlı ilişki bulundu. Aile sağlığı elemanlarının özellikle ilaçların uygulanmasına ilişkin konularda bilgi verme rollerini daha fazla yerine getirebildikleri söylenebilir. Sonuç olarak; hekim ve aile sağlığı elemanlarının AİK konusunda bilgi eksiklikleri ve uygulama hataları tespit edilmiş, eğitim almaya gönüllü oldukları belirlenmiştir. Akılcı ilaç kullanımı ile ilgili benzer çalışmaların sağlık hizmeti alan hastalar üzerinde de yapılması önerilmiştir. Anahtar Kelimeler: İlaç, Akılcı ilaç, Rasyonel ilaç, Hemşire, Sağlık çalışanları, Aile sağlığı elemanı.
  • Master Thesis
    Sağlık çalışanlarının enfeksiyon kontrol ve izolasyon önlemlerine yönelik bilgi düzeylerinin değerlendirilmesi
    (2018) Şan, Abdulkadir; Yazıcı, Özlem; Hemşirelik / Nursing
    Hastanelerdeki sağlık bakım hizmetlerinin en önemli göstergelerinden biri olarak kabul edilen hastane enfeksiyonları, hastaların yoğun bakım ünitelerinde ve tedavi aldıkları kurumlarda daha uzun süre yatmalarına yol açmaktadır. Bununla birlikte hastaların morbidite ve mortalite oranları artmakta olup, dolayısıyla tedavi maliyetlerinde de artışa neden olmaktadır. Hastaneye tanı ve tedavi amaçlı yatan hastaların %5-10'u yoğun bakım ünitelerinde tedavi almaktadır. Bu birimlerde meydana gelen enfeksiyonlar, tüm hastane enfeksiyonlarının %20-25'ini oluşturmaktadır. Enfeksiyonların yayılımının önlenmesinde kullanılan enfeksiyon kontrol ve izolasyon önlemleri hastaların yoğun bakım ünitelerine veya hastanenin diğer alanlarına kabul edilmesiyle başlayan bir süreçtir. Bu sürecin doğru işlemesi ve hastaların hastane enfeksiyonlarına karşı korunmasında enfeksiyon kontrol ve izolasyon önlemlerinin tüm sağlık çalışanları tarafından iyi bilinmesi ve kullanılması önemli bir yere sahiptir. Bu araştırmada, hastane enfeksiyonlarının önlenmesine yönelik enfeksiyon kontrol ve izolasyon önlemlerine uyumun değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Evreni 254 olan sağlık çalışanlarının (hemşire, hekim, ebe) örneklem sayısı tabakalı örneklem hesabı ile 153 olarak belirlenmiştir. 'İzolasyon Uyum Ölçeği' kullanılarak yapılan çalışmada sağlık çalışanlarının daha çok iç hastalıkları biriminde çalıştığı ve meslekteki çalışma süreleri ve kurumda çalışma sürelerinin ortalamalarının eşit olduğu saptanmıştır. Çalışanların birimlerine ait enfeksiyon hızlarını biliyor olması, hasta bakımında daha çok temas izolasyonu uyguladıkları ve birimlerine ait dirençli mikroorganizma varlığında enfeksiyon kontrol hemşiresine danıştıkları görülmüştür. İzolasyon önlemlerine uyumun hemşire ve yönetici hemşirelerin daha çok özen gösterdikleri saptanmıştır. Anahtar Kelimeler: Hastane enfeksiyonu, Enfeksiyon kontrolü, İzolasyon önlemleri, Yoğun bakım ünitesi çalışanları, Hemşirelik.
  • Master Thesis
    Onkoloji hastalarında anksiyete ve depresyon düzeyinin manevi bakım gereksinimine etkisinin incelenmesi
    (2019) Döndü, Necibe; Yazıcı, Özlem; Hemşirelik / Nursing
    Bu çalışma onkoloji hastalarında anksiyete ve depresyon düzeyinin manevi bakım gereksinimine etkisinin incelenmesi amacıyla tanımlayıcı ve ilişki arayıcı nitelikte yapıldı. Araştırma İstanbul ili sınırları içinde bulunan; tanı, tedavi ve bakım hizmetlerinin sunulduğu İstanbul Üniversitesi Onkoloji Enstitüsü'nde Şubat 2019-Mart 2019 tarihleri arasında hastanenin ayaktan kemoterapi ünitesine ve yatan hasta katlarına kemoterapi uygulanmak üzere başvuran, çalışmaya katılmayı gönüllü olarak kabul eden 390 hasta ile gerçekleştirildi. Araştırma verileri Hasta Bilgi Formu, Hastane Anksiyete ve Depresyon Ölçeği ile Manevi Bakım Gereksinim Ölçeği kullanılarak yüzyüze görüşme yöntemi ile anket kullanılarak toplandı. Verilerin analizinde SPSS 21.0 paket programı kullanıldı. Değişkenlerin normal dağılıma uygunluğu Shapiro Wilks testi, Q-Q grafikler ve histogramlar ile değerlendirildi. Çalışma verileri değerlendirilirken tanımlayıcı istatistiksel yöntemlerin (frekans, yüzde, ortalama, standart sapma) yanı sıra niceliksel verilerin iki grup arası değerlendirmelerinde Student-t testi kullanıldı. Niceliksel verilerin ikiden fazla grup arası değerlendirmelerinde Tek Yönlü Varyans Analizi (ANOVA) testi, farklılığa neden olan grubun tespitinde ise yine Tukey HSD post-hoc testi kullanıldı. Ölçek puanları arasındaki ilişkinin değerlendirilmesinde Pearson Korelasyon Analizi kullanıldı. Ölçek puanlarının ve sosyo-demografik özelliklerin MBG Ölçeği toplam puanına etkisinin incelenmesi amacıyla Doğrusal Regresyon Analizi kullanıldı. Bu çalışmada onkoloji hastalarının anksiyete ve depresyon düzeyleri ile manevi bakım gereksinimi arasında bir ilişki saptanmadı.
  • Master Thesis
    Paramediklerin akut göğüs ağrısının değerlendirilmesi konusunda bilgi düzeylerinin belirlenmesi
    (2019) Şimşek, Ahmet; Yazıcı, Özlem; Hemşirelik / Nursing
    Bu araştırma; 112 Acil Sağlık Hizmetleri İstasyonunda görev yapan paramediklerin akut göğüs ağrısının değerlendirilmesi konusunda bilgi düzeylerinin belirlenmesi için ölçek geliştirmek amacıyla metodolojik olarak yapılmıştır. Ölçek geliştirilmesi amacıyla metodolojik olarak planlanan araştırmanın örneklemini İstanbul İl Ambulans Servisi Başhekimliği'ne bağlı olarak çalışan 285 paramedik oluşturmuştur ve Eylül-Aralık 2019 tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir. Araştırma verileri, 'Kişisel Bilgi Formu' ve 'Akut Göğüs Ağrısının DeğerlendirilmesiBilgi Düzeyi Belirleme Ölçeği' ile toplanmıştır. İstatistiksel analizler için R vers. 2.15.3 programı (R Core Team, 2013), Shapiro-Wilk testi, Tek yönlü varyans analizi, t testi, Pearson korelasyon analizi kullanılmıştır. Ölçeğin iç tutarlılığı KR-20 katsayısı ile ifade edilmiştir. İstatistiksel anlamlılık p(küçük)0,05 olarak kabul edilmiştir. Araştırmaya katılan paramediklerin %53,3'ü kadın, %58,6'sı önlisans ve %34,4'ü lisans mezunu, %52,6'sı bekârdır. Katılımcıların %41,4'ünün hastanede çalışma deneyimi mevcuttur. Mezuniyet sonrası zorunlu eğitim olarak; katılımcıların %99,3'ü temel eğitim modülüne, %75,1'i travma ve resüsitasyon kursuna, %69,5'i erişkin ileri yaşam desteği kursuna, %60,7'si çocuklarda ileri yaşam desteği kursuna katılmıştır. Katılımcıların yaş, toplam çalışma süresi, cinsiyet durumlarına göre istatistiksel olarak anlamlı bir fark saptanmamıştır (p(büyük)0,05). Öğrenim durumu yüksek olanlarda; evli olanlarda; hizmet içi eğitim, kurs, kongre/seminerlerde göğüs ağrısı ile ilgili eğitim alanlarda; göğüs ağrısı ile ilgili aldığı eğitimin yeterli olduğunu düşünenlerde bilgi düzeyleri istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksek bulunmuştur (p(küçük)0,05). 'Akut Göğüs Ağrısının Değerlendirilmesi-Bilgi Düzeyi Belirleme Ölçeği'nin geçerli ve güvenilir bir ölçüm aracı olarak kullanılabileceği belirlenmiştir.
  • Master Thesis
    Yetişkinlerde COVID-19 korkusu ile sağlıklı yaşam biçimi davranışları ilişkisinin incelenmesi
    (2021) Can, Nezaket; Yazıcı, Özlem; Hemşirelik / Nursing
    Bu araştırma ile yetişkinlerde COVID-19 korkusu ile sağlıklı yaşam biçimi davranışları ilişkisi incelendi. Araştırmaya, Türkiye il sınırları içerisinde yaşayan, 18 yaşından büyük, katılmaya istekli 603 yetişkin dâhil edildi. Veriler; Kasım 2020-Ocak 2021 tarihleri arasında Kişisel Bilgi Formu, Koronavirüs (COVID-19) Korkusu Ölçeği ve Sağlıklı Yaşam Biçimi Davranışları Ölçeği II ile toplandı. Verilerin analizinde; tanımlayıcı istatiksel yöntemler, Kolmogrov Smirnov, Mann Whitney U, Kruskal Wallis H ve Spearman testi kullanıldı. Katılımcıların yaş ortalaması 29,59±9,28 (Min=18; Maks=81), %58,4'ü kadındır. Koronavirüs (COVID-19) Korkusu Ölçeği puan ortalaması 11,96±6,86, Sağlıklı Yaşam Biçimi Davranışları Ölçeği II puan ortalaması 131,41±23,47 olarak tespit edildi. Katılımcıların KKÖ puanları ile SYBDÖ II alt boyutu Sağlık Sorumluluğu puanları (r=0,187), Fiziksel Aktivite puanları (r=0,229) ve Beslenme puanları (r=0,133) arasında pozitif yönde, düşük düzeyde ilişki saptandı (p<0,05). Bireylerin koronavirüs korkusu arttıkça sağlık sorumluluğunun, fiziksel aktivitelerinin ve sağlıklı beslenme alışkanlıklarının arttığı belirlendi. Katılımcıların KKÖ puanları ile SYBDÖ II alt boyutu Manevi Gelişim puanları arasında negatif yönde, düşük düzeyde ilişki saptandı (p<0,05). Bireylerin koronavirüs korkusu arttıkça manevi gelişim yani yaşamdaki amaçlar için çalışma düşüncesinin azaldığı belirlendi. Bu araştırmanın sonucunda, yetişkinlerde sağlıklı yaşam biçimi davranışları ile COVID-19 korkusu ilişkisiyle ilgili toplumu bilinçlendirici çalışmalar tasarlanması önerilmiştir. Anahtar kelimeler: COVID-19, Korku, Sağlıklı yaşam biçimi
  • Master Thesis
    Radyal arter kateterizasyonuna ilişkin konfor ve anksiyete düzeylerinin karşılaştırılması
    (2019) Çakır, Ece; Yazıcı, Özlem; Hemşirelik / Nursing
    Bu araştırma, radyal arter yoluyla koroner anjiyografi yapılan hastaların girişim öncesi ve sonrası dönemde konfor ve anksiyete düzeylerinin karşılaştırılarak, aralarındaki ilişkinin belirlenmesi amacıyla yapıldı. Tanımlayıcı ve kesitsel nitelikteki araştırmanın örneklemini Okan Üniversitesi Hastanesi Genel Cerrahi Servisi'nde Mart-Haziran 2019 tarihleri arasında radyal arter yoluyla koroner anjiyografi yapılan 107 hasta oluşturdu. Araştırma verilerinin toplanmasında Hasta Bilgi Formu, Genel Konfor Ölçeği ve Durumluk - Sürekli Kaygı Envanteri kullanılmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde, sayı-yüzdelik hesaplamaları, Pearson korelasyon analizi, t-test, ANOVA testi ve Post Hoc testlerinden LSD test kullanılmıştır. Hastaların girişim sonrası dönemdeki konfora ilişkin algılarının (ferahlama, rahatlama ve sorunların üstesinden gelme), girişim öncesi dönemdeki konfora ilişkin algılarından yüksek olduğu belirlendi. Bununla birlikte hastaların girişim öncesi dönemdeki durumluk ve sürekli kaygı düzeylerinin girişim sonrası dönemdeki durumluk ve sürekli kaygı düzeylerinden yüksek olduğu belirlendi. Araştırmada girişim öncesi ve sonrası dönemlerde sürekli kaygının konfora ilişkin ferahlama, rahatlama ve sorunların üstesinden gelme alt boyutları ile negatif yönlü ilişkili olduğu; durumluk kaygının ise sadece ferahlama ile negatif yönlü ilişkili olduğu belirlendi. Kadınların sürekli kaygı düzeylerinin erkeklere göre istatistiksel olarak anlamlı şekilde yüksek olduğu belirlendi. Yaşı büyük olan hastaların 'sorunların üstesinden gelme' düzeyi küçük yaş gruplarından anlamlı şekilde yüksek bulundu. 'Fazla kilolu' hastaların girişim öncesi 'ferahlama' ve 'rahatlama' algı düzeyleri ile girişim sonrası 'rahatlama' algı düzeyleri 'normal kilolu' ve 'obez' hastalara göre yüksek bulundu. Girişim öncesi dönemde 'ferahlama, rahatlama ve sorunların üstesinden gelme' algı düzeyleri vegirişim sonrası dönemde 'rahatlama' algı düzeylerinin 'Evli' hastalarda daha yüksek olduğu sağlandı. Girişim öncesi durumluk kaygı ve sürekli kaygı ile girişim sonrası sürekli kaygının üniversite mezunlarında en düşük düzeyde olduğu belirlendi. Daha önce kalp ameliyatı geçiren hastalarda girişim öncesi durumluk kaygı düzeyinin, daha önce kalp ameliyatı geçirmeyen hastalara oranla istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksek olduğu belirlendi. Günde 6 ve daha fazla ilaç alan hastaların girişim öncesi sürekli kaygı düzeylerinin ilaç almayan ve dört ya da daha az ilaç alan hastalardan yüksek olduğu belirlendi. Bu araştırma sonuçlarına göre, hemşirelerin koroner anjiyografi uygulanacak hastaların konfor ve kaygı düzeylerini değerlendirerek hastaları bilgilendirmesi önerilmektedir.